Hayvana şiddet 'kabahat' değil suçtur
Hayvanlara yönelik şiddet ve tecavüz olaylarında gözle görülür artış yaşanıyor. Mevcut yasalar ise bunlara zemin hazırlıyor.
Alicem AYDIN
İSTANBUL
Son zamanlarda hayvanlara yönelik şiddet ve tecavüz olaylarında gözle görünür bir artış yaşanıyor. Hayvanlara yönelik işlenen bu suçların cezası ne peki? 5199 sayılı Yasa’ya göre bu suç değil ‘kabahat’. Bu ‘kabahatı’ işleyen kişi ise 250 ile 1000 lira arasında ceza ödüyor. Elbette yakalanırsa! Hayvan hakları savunucularıysa bu tür olayların önüne geçilmesi için bu ‘suçların’ Kabahatler Kanunu kapsamında değil, Türk Ceza Kanunu kapsamında cezalandırmasını talep ediyor.
Mevzuata göre ‘sahipsiz hayvana’ tecavüz eden kişilere 2015 yılında 499 TL idari para cezası uygulanırken, bu ceza 2016 yılında 526 TL’ye çıkartıldı. İdari para cezasının uygulanabilmesi için de ortada ya bir kamera görüntüsü ya da tanık beyanının olması gerekiyor.
Eğer ortada kanunen hiçbir delil yoksa idari para cezasının uygulanması mümkün olamıyor. Yasalar nezdinde, hayvanlara uygulanan şiddet de aynen hayvanlara tecavüz gibi değerlendiriliyor yani 526 TL’lik idari para cezası. Bu cezalar ne hayvanlara işkence edenlerin ne de tecavüz edenlerin sabıkalarına işleniyor. Çünkü hayvanlara yönelik işlenen suçlar ‘kabahat’ kapsamında değerlendiriliyor.
‘HAYVANA ŞİDDETİ İNSANA ŞİDDETTEN AYIRAMAZSINIZ’
CHP milletvekilliği yaptığı dönemde hayvan hakları alt komisyonunda yer alan Melda Onur ise 24. dönem çalışmalarında konuyla ilgili bir yasa taslağı hazırladıklarını ve taslağın alt komisyondan geçtiğini hatırlattı. Taslağın artık Meclis gündemine getirilmesi gerektiğini söyleyen Onur, “Şu anki yasa ile bu tür olayların önüne geçemeyiz” dedi. Onur, hayvanlara yönelik işlenen suçlarda suçun şahısların sabıkasına yazılmadığını belirterek duruma şu sözlerle tepki gösterdi: “Hayvana tecavüz eden veya hayvanı öldüren şahıs ‘yakalanır’ ise parasını öder. Sonra da çocuğunuzun servis şoförü olabilir. Hayvan şiddeti ve tecavüzünü insan şiddeti ve tecavüzünden ayıramazsınız. Suçun kime karşı işlendiği değil kimin işlediği önemlidir. Bunun için şiddet ve tecavüz bir bütündür.”
‘CEZA DEGİL, AFERİN OĞLUM TAKDİRİ’
Konu hakkında görüştüğümüz HAYTAP (Hayvan Hakları Federasyonu) Basın Sözcüsü Şule Baylan, “Devletin yasası, ‘Bu kabahattir’ derken biz de hayır bu ‘suçtur’ diyoruz. Devlet hayvana tecavüz eden kişiden bu cezayı taksitle alıyor. Oysa kesinlikle ertelenemez. Bu kişiler hapis cezası almalıdır. Ben tecavüzcünün parasını istemiyorum. Bu ona ceza değil, aferin oğlum takdiridir” dedi.
Devletin, çocukları, engellileri, hayvanları, yaşlıları yani ‘zayıf halkaları’ korumakla yükümlü olduğunu hatırlatan Baylan, “Ancak şu andaki hayvan korumaya yönelik yasa halen kabahatler kanununda kalmaya devam ediyor. Toplumdaki şiddet-tecavüz olayları en savunmasız zayıf halkalardan biri olan hayvanlar üzerinde uygulanıyor. Katillerin çoğu ilk denemelerini hayvanlar üzerinde uygularlar, sonra çocuk, engelli, kadın ve yaşlı olarak devam eder” diye konuştu.
AKP’Lİ MİLLETVEKİLİ 6 AY CEZAYI ÇOK BULMUŞTU
HayvanlarıI Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nın komisyonda görüşüldüğü sırada, hayvan sahiplenmekten men etme cezası hakkında konuşan Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ, "hayvanlara işkence yapmak" ile "kasıtlı olarak kötü davranmak, psikolojik olarak acı çektirmek, aç ve susuz bırakmak, sokağa terketmek, aşırı soğuğa ve sıcağa maruz bırakmak" suçlarından ceza alan insanlar için ‘sahiplenmekten men etme’ cezasının ağır bir ceza olduğunu söyleyerek şunları söyledi: “Hayvan sahiplenmekten men etmeyi de ben doğru bulmuyorum çünkü insanlara şans vermek gerekir. Yanlış yapabilir, hata yapabilir bu insanlar için de geçerlidir. Türkiye’de hata yapan insanlar veya hata yaptıkları kanunlar tarafından teşhir edilen kişilere tekrar yeniden yaşama tutunma hakkı vermiyor muyuz? Veriyoruz. O nedenle, ben bunu çok ağır bir ceza olarak görüyorum.”