7 yıl geçti Aydın Erdem cinayeti dosyası hala tozlu raflarda
DTP’nin kapatılmasını protesto ederken öldürülen Aydın Erdem’in davasında 7 yıldır ilerleme sağlanmadı.
Diyarbakır’da 6 Aralık 2009’da Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) kapatılmasının protesto edildiği bir eylem sırasında polis olduğu belirtilen kişiler tarafından sırtından vurularak öldürülen Dicle Üniversitesi öğrencisi Aydın Erdem’in katledilmesinin üzerinden 7 yıl geçmesine rağmen failleri bulunamadı.
Aydın Erdem’in babası Mahmut Erdem, dosyanın AİHM’de olduğunu ve davanın takipçisi olacaklarını dile getirdi. İHD Diyarbakır Şube Hukuk Komisyonu üyesi ve Erdem ailesinin avukatı Abdullah Zeytun ise, olayla ilgili birçok tanık beyanı olmasına rağmen savcılığın takipsizlik kararı verdiğine dikkat çekti.
‘İKİ ÇOCUĞUM ÖLDÜRÜLDÜ...’
Oğlunun halkın gördüğü baskılara sessiz kalmadığını söyleyen Erdem, “Ölüm haberini ilk aldığımızda şok olduk. Oğlumun hedef alınarak vurulduğunu düşünüyorum. İlk günden beri faillerin bulunamayacağı belliydi” dedi.
Davanın Malatya’ya taşındığını ve Malatya’dan yeniden Diyarbakır’a gönderildiğini kaydeden Erdem, davanın üstünün örtüldüğünü ve katillerin bulunamadığını kaydetti. Erdem, dosyanın AİHM’de olduğunu ve davanın takipçisi olacaklarını dile getirdi.
Diğer oğlu Cengiz Erdem’in de geçen yıl Ocak ayında öldürüldüğünü hatırlatan baba Erdem, oğlunun DBP yöneticisi ve aynı zaman Kürtçe öğretmeni olduğunu belirterek, şunları dile getirdi: “Kürtçe öğretmeni olduğu ve Aydın’ın kardeşi olduğu için oğlumun üzerine çok gittiler. Oğlum evden çıktıktan sonra katledildi. Onun da davası sürüyor. Biz hiçbir zaman bu kadar kanın dökülmesini istemedik. İki çocuğum yaşamını yitirdi. Bugün kimsenin ölmesini istemiyorum. Ne asker ne polis ne de gerilla ölsün. Oğlumun katillerinin dahi ölmesini istemiyorum. Tüm ölümlere rağmen şiddeti savunmamalı ve barışta ısrar etmeliyiz.”
‘DOSYA AÇILMADAN KAPATILDI’
Erdem cinayeti soruşturması ile ilgili konuşan İHD Diyarbakır Şube Hukuk Komisyonu üyesi ve Erdem ailesinin avukatı Abdullah Zeytun ise, olayla ilgili birçok tanık beyanı olmasına rağmen savcılığın takipsizlik kararı verdiğine dikkat çekti. Zeytun, “Soruşturma dosyasının ilk günlerinde delillerin karartılma girişimleri, yargının bu konudaki sessizliği ve tarafgir tutumu nedeniyle dosya kovuşturma açılmadan, takipsizlik kararı verilerek kapatılmış durumda. Dosya diğer ölüm olaylarında olduğu gibi tozlu raflara bırakıldı. Dosya şu anda AİHM’de ve yakın bir zamanda sonuçlanacağını düşünüyoruz” dedi.
6 BOŞ KOVAN POLİS EVİ TUVALETİNDE ÇIKMIŞTI
Aydın Erdem’in yaşamını yitirdiği olaya ilişkin başlatılan soruşturmada Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü Polis Evi tuvaletinde 6 mermi kovanı bulundu. Yapılan soruşturmada mermilerin olay günü havaya ateş ettiğini söyleyen TEM Şubede görevli polis memurları S.B, H.İ, V.Ö, ve T. M. silahlarından çıktığı belirlendi.
Soruşturma kapsamında olayın meydana geldiği bölgede görev yapan 61 polisin silahı, 7’si olay yeri ve 6’sı Polis Evi’nin tuvaletinde bulunan 13 boş kovan ve deforme olmuş 1 mermi çekirdeği ile karşılaştırıldı. Hazırlanan rapora göre, boş kovanların TEM Şubede görevli S.B, H.İ, V.Ö, ve T. M. adlı polis memurlarına ait silahlardan çıktığı tespit edilirken, deforme olmuş mermi çekirdeğinin hangi silahtan atıldığı ise tespit edilemedi. Olay yerindeki boş kovanları toplayarak tutanak tutmadan ve yetkililere teslim etmek için Polis Evi’ndeki tuvalete atan polis memuru T.M. ve diğer polisler hakkında ise herhangi bir yasal işlem yapılmadı.
Delilleri ortadan kaldırmakla suçlanan polislerin açıklaması, “Mermi çekirdeklerinin kötü kişilerin eline geçmemesi için olay yerinden topladık” olmuştu. Bu açıklama savcılıkça yeterli bulunup dosya kapatılmıştı.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Erdem’in yüzü puşili bir kişi tarafından vurulduğuna dair tanık beyanları olduğunu öne sürerek soruşturma hakkında takipsizlik kararı verdi. Ancak bir tanık ifadesine dayandırılan iddiayla ilgili bir yıl içinde hiçbir ilerleneme sağlanamadı, var olduğu öne sürülen kişinin kim olduğu bile tespit edilemedi.
Failleri bulunmadığı gerekçesiyle dava dosyası için “daimi arama” kararı verilerek, dosya adliyenin tozlu raflarına kaldırıldı. Bunun üzerine Erdem ailesi avukatları, etkin ve yeterli bir soruşturma yürütülmediği ve yasam hakkının ihlal edildiği gerekçesiyle, 2012 yılında AİHM’e başvurdu. (DİHABER)