Bilgen: İstifa için daha kaç kişinin ölmesi gerekiyor?
HDP Meclis Grup Toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda eş başkanlar tutuklu olduğu için Parti Sözcüsü Ayhan Bilgen konuştu.
Partisinin grup toplantısında konuşan HDP Sözcüsü Ayhan Bilgen, tutuklu milletvekilleri ile ilgili Anayasa Mahkemesi’nin almış olduğu kendi kararını hatırlamadığını söyledi. Reina saldırısına dikkat çeken Bilgen, "İçişleri Bakanı'nın istifası için daha kaç kişinin ölmesi gerekiyor?" diye sordu.
‘AYM KENDİ ALMIŞ OLDUĞU KARARI HATIRLAMIYOR’
Bilgen, “Eş başkanlarımız grup yöneticilerimiz aramızda yoklar, 60 gün geçti ve bu geçen süreye rağmen ne yazık ki ne siyasi iktidarın bu konuda ciddi bir tavrı var ne de başvurumuza rağmen Anayasa Mahkemesi’nin daha önce almış olduğu kararı hatırlayacak bir durumu var” dedi.
‘SİYASET SORUMLULUK ALMALIDIR’
İstanbul Reina’daki saldırıya ilişkin konuşan Bilgen, hayatını kaybedenlerin yakınlarına başsağlığı diledi. Bilgen, “Kınama yetmez dediğimizde tepki gösteren partilerin kınamanın yetmeyeceğini ifade etmiş olmaları sevindirici. Siyasetin sorumluluk alması gerektiğini siyasi partilerin de idrak etmiş olması sevindiricidir. Ama konuyu bölgesel gelişmeler boyutuyla ele almadığımız durumda sadece işin polisiye tedbirlerini almış olursunuz” dedi.
'İÇİŞLERİ BAKANI'NIN İSTİFASI İÇİN DAHA KAÇ KİŞİNİN ÖLMESİ GEREKİYOR'
Türkiye’nin Suriye politikasının ortaya çıkardığı olaylara ilişkin kronolojik bir paylaşımda bulunan Bilgen, şöyle devam etti: "Eğer Türkiye’nin iç güvenliğiyle ilgili bir risk varsa, Türkiye’nin Suriye politikasıyla ilgili özeleştiri yapması kaçınılmazdır. Sadece son bir ay içerisinde neredeyse 100'ün üzerinde insan hayatını kaybetti. İçişleri Bakanı'nın en azından ülke içerisinde yaşanan vakalarla ilgili istifa etmesi, görevden alınması için kaç kişinin ölmesi gerekiyor? İçişleri Bakanı bize laf yetiştirmekten işini yapamıyor. Hiçbir içişleri bakanı bu kısa görev süresine bu kadar ölüm, dernek kapatma sığdıramaz. Nefret söylemiyle ilgili hükümet tedbirler almaya karar vermiş. En tepeden, en yukarıdan nefret söylemi içeren mesajlar veriliyorsa o ülke derdine çare bulamaz. Cumhurbaşkanı'nın Berkin Elvan'ın annesini yuhalattığı bir ülkede, Konya'daki taraftarların Suruç için verdiği tepki ancak böyle olur."
'AHMET ŞIK'IN TUTUKLANMASI SAÇMALIK'
Gazeteci Ahmet Şık'ın tutuklanmasıyla ilgili de konuşan Bilgen, "Ahmet Şık'ın paylaşımları için gayet hızlı hareket ediyorsunuz. Ahmet Şık'ın üç örgütün propagandasını yaptığına kendiniz inanıyorsunuz. Bu saçmalığa dünya gülüyor. Ahmet Şık'ı daha önce FETÖ'nün emniyeti yönettiği dönemde tutuklayanları anlıyoruz. 15 Temmuz başarılı olsaydı yine Ahmet Şık ve Ahmet Şık gibiler tutuklanırdı" dedi.
ANAYASA DEĞİŞİKLİĞİ ÇAĞRISI: KORKU İMPARATORLUĞUNU YIKALIM
Bilgen, Meclis Genel Kurulu'nda görüşülecek olan Anayasa değişiklik teklifi için de şunları söyledi: “Meclis Başkanı 'Benim gönlümden geçen tam uzlaşma ile bir anayasa yapmaktır’ dedi. Bunun önündeki engel, tehdit ne olabilir. Kendinden üstte bir kişi var. Onun baskısı yoksa ondan gelen bir dayatma yoksa gönlünden geçeni yapmasının önünde nasıl bir engel var. Seçim meydanlarında demokrasi, çoğulculuk diyerek, oy almışsanız burada da onun gereğini yapmak zorundasınız. Milletvekillerinin yargılanması ile ilgili oylama yapılırken, AKP’lileri üzerinde bir baskı oluşturuldu. Şimdi en azından benzer bir ayıba başkanlık yapmamaya, bunun utancını taşımamasını tavsiye ediyoruz. Kendi milletvekillerine azıcık saygıları varsa parti komiserinin herkesin oyunu görmesine engel olması gerektiğini belirtiyoruz.
Anketler umdukları gibi çıkmıyor. Anketler gösteriyor ki toplum başkanlığa ikna olmuş değil. Ancak savaşı finans etmek için yeni zamlar yapmak, yeni düşmanlar yapmak ve böylece referandumda evet oyunu yükseltmenin dışında bir çare göremiyorlar. Biz, halkın, siyasetin kendi üzerinden kambur olmasından çıkmasıyla yüzleşmesi çağrısı yapıyoruz. Hep birlikte bu korku imparatorluğunu yıkalım. Türkiye’nin 1921 ruhunu da güncelleyerek, hayata geçirebileceği bir anayasa pekala mümkündür. Bu gerilimi sonlandırmak ve kendi geleceğinizle ilgili kararı birlikte yapmak için yan yana gelmek zorundayız. Herkesi HDP ile birlikte olmuyorsa bile en azından ülkenin bir kişinin istikbal savaşı uğruna daha büyük bir kaosa sürüklenmemesi için duyarlı olmaya davet ediyoruz.” (DİHABER)