Demirtaş’ın yargılandığı davada kovuşturma ertelendi
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 2011’de yaptığı bir konuşma nedeniyle hakkında açılan davada hakim karşısına çıktı.
Volkan PEKAL
Adana
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında 'terör örgütü propagandası yapmak' suçlamasıyla 5 yıla kadar hapis istemiyle açılan davanın ikinci duruşması bugün Adana 2'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Önceki duruşmada ifade vermeyen Demirtaş bu duruşmada ifade verdi. Mahkeme davaya konu olan konuşmanın tarihini de dikkate alarak düşünce açıklama suçu olduğu için 6352 sayılı yasaya dayanarak kovuşturmayı erteleme kararı verdi. Bu davadan tutuksuz yargılanan Demirtaş, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca açılan soruşturmada hakkındaki ‘silahlı terör örgütüne üye olmak’ ve ‘suç işlemeye alenen tahrik etmek’ suçlarından tutuklu bulunduğu Edirne F Tipi Kapalı Cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
‘SÖZ SÖYLEMEK MİLLETVEKİLİNİN EN TEMEL HAKKIDIR’
Kürsü dokunulmazlığının İngiltere parlamentosunda 1700’lü yıllardan başlayan tartışmalar ile kazanılmış bir hak olduğunu dile getiren Demirtaş, Hakkında hazırlanan 102 fezlekenin tamamının yapmış olduğu konuşmalardan kaynaklı olduğunu belirterek “milletvekilinin en temel hakkı söz söyleme hakkıdır” dedi.
‘DOKUNULMAZLIKLAR CUMHURBAŞKANI İSTEDİ, DİYE KALDIRILDI’
BDP Genel Başkanı olduğu 2011 yılının Ekim ayında Adana’da düzenlenen BDP İl kongresinde yaptığı konuşma nedeni ile yargılanan Demirtaş, ifadesinde milletvekili dokunulmazlıklarının kaldırılmasının Anayasa’ya aykırı olduğunu belirterek yargılamanın durdurulmasını talep etti. HDP olarak dokunulmazlıların kaldırılmasını kürsü dokunulmazlığı şeklinde teklif ettiklerini söyleyen Demirtaş, Cumhurbaşkanı’nın yetkisi olmamasına rağmen meclise emir vererek, siyasi baskı yaparak dokunulmazlıkların kaldırılması kararı aldırdığını söyledi. “Dokunulmazlıkların kaldırılması ne halkın ne yargının ne de milletvekillerinin isteği ile olmuştur” diyen Demirtaş, ifadesinde Cumhurbaşkanı’nın yasamaya karışamayacağını kaydetti.
‘İFADEYE GİTMEYEREK HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNÜ SAVUNDUK’
İfade vermeye gitmemelerinin nedeninin yargının bağımsız olmaması ve dokunulmazlıların kaldırılmasının hukuki değil siyasi nedenlere dayanması olarak açıklayan Demirtaş, “Bu yargıya ve devlete kafa tutmak olarak değerlendirilemez. Biz hukuksuzluğa karşı çıktık. Yargının bağımsızlığını ve üstünlüğünü savunduk” dedi.
FEZLEKE, FİDAN’IN İFADEYE ÇAĞRILMASI İLE AYNI TARİHTE HAZIRLANDI
İfadesinde Meclise 5 yıl sonra giden fezlekenin düzenlendiği 07.02.2012 tarihine dikkat çeken Demirtaş, Erdoğan’ın “FETÖ’yü ilk defa o zaman fark ettik” dediği Oslo görüşmeleri nedeni ile Hakan Fidan’ın savcılık ifadesine çağrılmasının da aynı tarih olduğunu söyledi.
‘FEZLEKELERİN YÜZDE 90’INI FETULLAHÇI YAPI HAZIRLADI’
Kendisi hakkında fezlekeyi hazırlayan Savcı Abidin Bozkan’ın “FETÖ soruşturmaları” kapsamında tutuklu olduğunu dile getiren Demirtaş, Abdullah Gül’ün beyanlarından anlaşılacağı üzere Hakan Fidan’ın da o tarihte soruşturmanın siyasi saiklerle yapıldığının söylenmesi üzerine ifadeye gitmediğini belirterek “MİT Müsteşarı’nın ifadeye gitmemesi suç sayılmıyor da bizimki mi suç sayılıyor” dedi.
O dönemde Kürt sorununun çözümüne darbe vurmak için çok sayıda HDP milletvekili hakkında fezleke hazırlandığını söyleyen Demirtaş, hazırlanan yaklaşık 500 fezlekenin yüzde 90’ının Fetullahçı yapı tarafından hazırlandığına dikkat çekti. İddianamenin tamamının konuşma çözümü ve yazışmalardan oluştuğunu söyleyen Demirtaş, suçlama kısmının dört satırdan oluştuğunu belirterek yargılamanın durdurulmasını talep etti.
Demirtaş’ın ve avukatların savunmasının ardından savcı mütalaasında 6352 sayılı yasanın geçici maddesi gereği kovuşturmanın ertelenmesini talep etti. Mahkeme 6352 sayılı kanun gereği basın yoluyla işlenen suçlara ilişkin dava ve cezaların ertelenmesine dayanarak isnat edilen suç tarihini de göz önüne alıp kovuşturmayı erteleme kararı verdi.
