Ağaçlar çiçekteydi
Ağaçlar Çiçekteydi, Ahmet Say’ın çocukluğundan başlayarak yaşamını anlatmakla birlikte ülkemizin siyaset ve sanat tarihine de ışık tutuyor.
Mustafa ASLAN
"Ağaçlar Çiçekteydi" adlı yapıtta Ahmet Say yaşamını anlatıyor. Bu yapıt biyografik bir kitap ancak sadece bir kişinin öznel duyguları ve özel tarihini içermiyor, tersine her tümcesi toplumsallığın uzağında durmuyor. Kitap, Ben de Çocukluk Ettim, Islık Çalardık Yıldızlara Karşı, Bir Dağ Köyünde Üç Yıl, Türkiye’nin Kalbi Ankara, Güneş Ufuktan Şimdi Doğar, Zifir Karanlıkta Aydınlık Portreler, 12 Mart’tan 12 Eylül’e ve Yakın Zamanlar adlı bölümler yer alıyor.
Ağaçlar Çiçekteydi, Ahmet Say’ın çocukluğundan başlayarak yaşamını anlatmakla birlikte ülkemizin siyaset ve sanat tarihine de ışık tutacak özellikler taşıyor.
1940’TAN GÜNÜMÜZE SANAT YOLCULUĞU
Ahmet Say, Ağaçlar Çiçekteydi adlı yapıtında 1940’lı yıllardan başlayarak yakın tarihimize ışık tutacak kişi ve olaylarla ilgili tanıklıklarını paylaşıyor. Okuru bir tür tarih/edebiyat tünelinde yolculuk yaptırıyor. Özellikle 1960’lı yılların önemli siyasal gelişmelerinin ayrıntılarıyla yer aldığını belirtmek gerekiyor.
Türkiye İşçi Partisinden (TİP) başlayarak gençlik eylemlerinden ve yaşanan olaylardan söz ediyor, hem de önemli kişisi ve kişilerin yakınında birisi olarak anlatıyor.
Ahmet Say başka birinden duyduklarını aktarmıyor, yaşadıklarını okurla paylaşıyor açık yüreklilikle. 1960 Anayasası’nın getirdiği özgürlük ortamından yararlanarak örgütlenen insanımızın önünün 12 Mart darbesiyle nasıl kesildiğini, gençlerimizin başta Deniz Gezmiş ve arkadaşları olmak üzere biçildiklerini okuyoruz. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının dışındaki Nurhaklar, Kızıldere olaylarını da tanıklıklara dayanarak yazdığı görülüyor.
12 Mart ve 12 Eylül darbelerinde yaşananları birinci kişinin ağzından tanıklıklarıyla okuyoruz. Ayrıca iki darbe arasında ne gibi farklılıklar olduğunu Ahmet Say’dan öğreniyoruz.
Edebiyat dünyamızın önemli kişileri hakkında Ahmet Say’ın yaşadıklarını aktarmanın yanında kişisel düşüncelerini de aktarıyor olumlu/olumsuz. Sonuçta yaşamımızda olumluluk ve olumsuzluk üzerine kurulu değil mi? Siyasi tarihimizde önemli yer tutan kişiler arasında başta Mihri Belli, Şevki Akşit, Cihan Alptekin, Deniz Gezmiş, Halit Çelenk, Şaban Ormanlar, Muzaffer İlhan Erdost, Şerif Tekben, Dr. Hikmet Kıvılcımlı … gibi adların hemen aklımıza ilk geliverenler olduğunu söylemek gerekiyor.
Ya edebiyat dünyamızdakileri saymaya kalkarsak oldukça uzun bir listenin oluşacağını söylemem gerekiyor. Başta Orhan Kemal’i öncelikle saymamız gerekiyor. Çünkü Ahmet Say’ın yazarlık yaşamı üzerinde etkisi olan sayılı kişilerden birisi olarak çıkıyor karşımıza Orhan Kemal, Ağaçlar Çiçekteydi adlı yapıtta.
Ahmet Say’ın Türk Solu ve Türkiye Yazıları dergilerinin mutfağında yer aldığını çizdiği önemli yazar/şair portreleri arasında Metin Altıok, Tahsin Saraç, Aziz Nesin, İlhan Selçuk, Arif Damar, A. İhsan Mıhçı, Ragıp Gelencik, Behçet Aysan, Ahmet Erhan… olduğunu belirtmem kimi konularda ip ucu vermek için yeterli sayılacağını düşünüyorum.
Ahmet Say’ın Ağaçlar Çiçekteydi adlı yapıtı 1940’lardan günümüze uzanan bir süreçte Türkiye’nin siyasal ve sanatsal haritasını oldukça belirgin bir şekilde çiziyor. Edebiyat ve siyasal tarih konusunda merak ettikleriniz varsa bu kitabı okumanız ve notlar çıkarmanız gerekiyor.
Ülkemizin elli yıldan fazla bir döneminin belleği, Ahmet Say’ın Ağaçlar Çiçekteydi’deki öz yaşam öyküsü.