28 Ocak 2017 12:17

Antalyalı kadınlar spordaki cinsiyetçi dile karşı

Antalya Kadın Dayanışması ve Antalya Barosu, spordaki erkek egemen ve cinsiyetçi yaklaşıma karşı mücadeleden vazgeçmiyor ve "Biz varız" diyor.

Paylaş

Mahir DOĞAN
Antalya

24 Ocak 2017 Tarihli Antalya İleri Gazetesinde Okan Dilek imzası ile yayınlanan "Atılan gollerde yaşanan haz Antalya Barosu-Antalyaspor" başlıklı yazı ve Hıncal Uluç’un 25 Ocak 2017 Tarihli Sabah gazetesinde "Kadınlar Trump’a neden karşı!" başlıklı yazısında sporda takınılan cinsiyetçi yaklaşım ve Baroya görev biçilmesi dolayısı ile Antalya Kadın Dayanışması ve Baro duruma tepki gösterdi.

STATTA ‘TECAVÜZ’ İMASI

Antalya'da 5 Şubat 2016'da oynanan ve Antalyaspor'un Fenerbahçe'yi 4- 2 yendiği maçın bitiminde, statta “Tecavüz Marşı” olarak bilinen ’’The End’’ adlı şarkının çalınması üzerine Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği ile İstanbul Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Antalyaspor’a suç duyurusunda bulunmuştu. Statta çalınan "The End" şarkısı nedeniyle, tesislerden sorumlu bir Antalyaspor yöneticisi ile bir sesçi hakkında 18 aydan 8 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Antalya Cumhuriyet Savcılığı, hazırladığı iddianamede söz konusu şarkıyı çalmaktan sorumlu tutulan bir yönetici ve ses görevlisi hakkında "Halkın bir kesimini sosyal sınıf, din, mezhep, cinsiyet, bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılama", "suç işlemeye tahrik" ve "suçu ve suçluyu övme" suçlarından 1,5 yıldan 8 yıla kadar hapsi istemiyle dava açtı. Davanın ilk duruşması Antalya 9'uncu Asliye Ceza Mahkemesi'nde 4 Nisan'da görülecek.

Konu ile ilgili suç duyurusu yaparak suç işlediğini öne sürdükleri kişiler hakkında dava açılmasını sağlayan Antalya Kadın Danışma Merkezi ve Dayanışma Derneği ile İstanbul Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği bir açıklama yaparak, "Futbol müsabakalarında kadınlara yönelik şiddet içeren davranışlar da bizim işimiz, susmuyoruz!" diyerek bir bildiri yayınladılar. Bildiride kadınlar ‘’Suç duyurusuna ilişkin dava açılmasından sonra, Antalya İleri gazetesinde 22 Ocak 2017’de yayınlanan  ’Atılan gollerde yaşanan haz Antalya Barosu-Antalyaspor’’ başlıklı yazıda yapılan suç duyurusunun haksız olduğu, derneğimize ve davada derneği temsil eden gönüllü avukatımıza “başka işlerle uğraşması gerektiği” söylenerek hedef gösterildi. Bahsi geçen köşe yazısında, tecavüz marşının “bir rahatlama” ifadesi olduğu gibi bizim yazmaya tenezzül etmediğimiz benzetmelerle suçu öven yorumlar yapıldı. Aynı şekilde Hıncal Uluç’un da 25 Ocak 2017’de Sabah gazetesinde yayınladığı "Kadınlar Trump’a neden karşı!" başlıklı yazısında suç duyurusu sonucu açılan davayı “boş iş" olarak değerlendirmesi üzerine derneğimize ve avukat arkadaşımıza birçok yerden tehdit ve aşağılama mesajları geldi.

‘UTANMAK YERİNE ŞİDDETİ SAVUNUYORSUNUZ’

Kadınlar ve çocuklar hem sahada, hem de tribünlerdeler ve olmaya devam edecekler. Yıllardır ettiğiniz bin bir türlü küfür ve ırkçı, ayrımcı, cinsiyetçi hakaretlerle milyonların önünde hem kadınları aşağıladınız, hem de bunu yeni nesillere ritüel gibi sundunuz.  Utanıp doğruya dönmek yerine şiddeti savunuyorsunuz. Yapılan her türlü şiddet, baskı ve tehdit, açık bir şekilde yapılmaya devam edilen şiddetin bir parçasıdır ve suçtur. Bizler futbolun spor olmaktan çıkarılıp şiddet yansıtılan bir yer haline gelmesine, getirilmesine karşı çıkıyoruz. “Bir de bununla mı uğraşıyorsunuz?” dediğiniz nokta, tam da dikkat çekmek istediğimiz yerdir. Türkiye’de uzun zamandır futbol denildiğinde gözümüzün önüne takım maskotlarının birbirine tecavüz ettiği fotoğraflar, rakip takımın oyuncularının seks işçisi ya da seks satıcısı olarak resimlendiği pankartlar, futbolcuların “kadın yapılmış" görüntüleri, gerdek gecesini temsil eden çarşaf “bayraklar”, rakip takım için “kına gecesi” ritüelleri, gol atıldığında çalınan “tecavüz marşları’’, yakılan şişme bebekler ve suç teşkil eden türlü hakaret, küfür ve şiddet eylemleri geliyor. Tam da bu noktada sözümüzü söylüyoruz; evet bunlarla uğraşıyoruz ve uğraşmaya devam edeceğiz! Türkiye’de kadınların her gün kendi hayatlarıyla ilgili en temel kararları almak istedikleri için öldürüldüğü; cinsel, fiziksel, ekonomik, psikolojik şiddete uğradığı; taciz ve tecavüzle karşılaştığı; hayatın her alanında nasıl olmaları ya da olmamaları gerektiğini söyleyen cinsiyetçi bir dile maruz kaldıkları bir ortamda, bu durum daha da yakıcı bir sorun haline gelmiş durumda. O yüzden kusura bakın, uğraşacağız.

‘FUTBOL ERKEKLERİN TEKELİNDE DEĞİL’

Türkiye’de, futbol maçlarında desteklenen takımın sportif başarısının; karşı takım “kadınlaştırılarak” ona “tecavüz etmek”, “yakmak”, “aşağılamak” üzerinden ispatlanmasına, şiddet eylemleriyle tarif edilmesine ve bu şekilde kadınların aşağılanmasına karşı çıkıyoruz. Biz futbolu ve Antalya’yı seviyoruz ve tekrar ediyoruz! Ne Antalya ne de futbol siz şiddet yanlısı, tecavüz savunucusu erkeklerin tekelinde değil! Her alanda olduğu gibi futbolda da kadına yönelik yapılan her türlü şiddeti görüyoruz ve buna karşı çıkıyoruz! Siz “tecavüzü” şarkı yapıp slogan diye haykırdıkça biz de haykıracağız: Yağma yok biz varız, davamızın arkasındayız!

ÖNCEKİ HABER

İhraç edilen meslektaşları için eylem yaptılar

SONRAKİ HABER

HDP Milletvekili Hüda Kaya serbest bırakıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa