04 Şubat 2017 09:52

Yarın için bugünden

Trump’ın başkanlığa adım attığı ilk gün yüz binlerce kadın sokağa çıkarak eylem yaptı. Kadınlar eyleme ilişkin düşüncelerini vetaleplerini anlattı.

Paylaş

Lili CAN

Trump’ın başkanlığa adım attığı ilk gün kadınların yaptığı eyleme her yaştan yüz binlerce kadın katıldı. Eylemin dikkat çeken bir yanı da anne ya da ablalarıyla eyleme katılmış genç kızlardı. Gelecek kaygılarını şöyle ifade ediyorlardı:

13 yasındaki Ella Webber: “Donald Trump’ın kadınlar hakkında söyledikleri ve bizden çaldığı şeyler hoşuma gitmiyor, bu yüzden eylemdeyim. 300 yüzyıl önce kadınlara davranıldığı gibi davranılsın istemiyorum.”

15 yasındaki Izzy Stevens: “Ben kadınlara ve bütün insanlara eşitlik için buradayım. Gelecekte kadın haklarına ne olacak diye korkarak büyümemeliyiz. Geçmişte yeterince çekmişiz, yeniden geriye dönmek istemiyorum.”

Izzy’nin kardeşi Naomi Stevens: “Trumptan nefret ediyorum. Herkes gibi ben de eşitliği hak ettiğimi düşünüyorum. Kardeşim ile bu yüzden katıldık buraya. Bernie Sanders’ın kazanmasını istiyorduk. Çocuklarım olacak benim de, bu yüzden işimden kovulmadan ya da başka gözlerle bakılmadan çocuklarıma bakabileceğimden emin olmak istiyorum. Büyüdüğümde erkeklerle aynı seviyede çalıştığım işlerde aynı maaşın ödenmesini istiyorum. Her istediklerini her zaman yapabileceklerini düşünen beyaz ayrıcalıklı erkeklerden bıktım artık.”

19 yasındaki Angie Ngo: “Eğer Amerika bir şey için ayağa kalkacaksa bu inandığın bir şey için olmalı. Şimdi Affordable Care Act (Bütçeye Uygun Bakım Yasası) tehlikeye atıldı. Bunun bir hak olduğuna inanıyorum, sadece zengin insanlara tanınan bir ayrıcalık olduğuna değil. ACA’nın kaldırılmasının şöyle bir mesajı var; Eğer fakirsen bedelini öde, hasta olmayı, ölmeyi hak ediyorsun.”

TEXAS’TA KÜRTAJ KARŞITA TASARI

Yapılan tüm eylemlere ve karşı çıkışlara rağmen Trump, insanların sağlıklarını, yasama alanlarını ve haklarını etkileyen birçok olumsuz iş için adım attı bile. Özellikle kadın bedenini ve sağlığını ilgilendiren kararlar için... Bunların biri Texas eyaletinden temsilci Tony Tinderholt’un sunduğu House Bill 948 yasa tasarısı. Bu tasarıya göre, kürtaj yaptıran bir kadın hapse atılabilecek. Tecavüz ve ensest mağduru ya da hayati tehlikesi olan kadınlar için de hiçbir istisna içermiyor bu tasarı. Tinderholt’un sunduğu bu yasa tasarısının kürtaja karşı ülkedeki en acımasız tasarı olduğu söyleniyor.

KÜRTAJ HAKKI İÇİN GREV ÇAĞRISI 

İrlanda’da kadınlar kürtaj yasağına karşı greve gidiyor. Kürtaj hakkı yanlısı kadınlar, hükümetin dikkatini çekmek için 8 Mart’ta çalışmayı reddediyor. İrlanda’da kürtaj yaptırmanın 14 yıla yakın hapis cezası var. Tecavüz, ensest ya da herhangi bir sağlık problemi yüzünden ölüm riski gibi bir durum da olsa kürtaj yaptırmak yasak. Her gün neredeyse 12 kadının güvenli ve yasal bir kürtaja ulaşabilmek için Birleşik Krallık’a gittiği tahmin ediliyor. Strike 4 Repeal isimli grev çağrıcıları, grev günü, tüm kadınların siyah giyinerek ya da siyah bandaj takarak destekte bulunması istiyor. Çalışmayan kadınlardan da o gün ev ya da bakım işlerini yapmaması isteniyor.

RUSYA PARLAMENTOSU: YILDA BİR KEREDEN BİR ŞEY OLMAZ!

Rusya parlamentosu 380’e 3 oyla, “eğer önemli fiziksel bir zarar içermiyorsa ve yılda bir kereden fazla değilse” aile içi şiddeti suç olmaktan çıkardı. Putin’in destek vermesi beklenen yasayı savunan Kremlin Sözcüsü Dmitry Peşkov, “aile içindeki tartışmaların her zaman ev içi şiddet sayılamayacağı” şeklinde açıklama yaptı. Komünist hukukçu Yuri Sinelshchikov ise bu tasarının şiddeti bir norm olarak ortaya koyduğunu söylüyor. İçişleri Bakanlığı’nın verilerine göre ise şiddet olaylarının yüzde 40’ı aile içinde yaşanıyor; her yıl 36 bin kadın ve 26 bin çocuk aile içi şiddete maruz kalıyor.

BRITISH AIRWAYS’TE ‘YOKSULLUĞA SON’ GREVİ 

İngiltere’de British Airways çalışanları 10-11 Ocak’ta grev yaptı. British Airways büyük karlar yaparken, kendilerine yoksulluk sınırında ücret reva görülmesine tepki gösteren işçiler, yönetimin baskılarına rağmen, şubat ayında da grev yapacaklarını duyurdu. İşçileri kızdıran bir diğer şey ise British Airways yönetiminin taleplerini kabul etmek yerine, taşeron uçuş personeli kiralayıp grevlerini kırmak için büyük harcama yapması.

İşçilerin 12-15 bin pound olan yıllık geliri, İngiltere için oldukça düşük. Saatler süren uçuşlar sırasında masraflarını karşılamaları için sadece 3 pound ekstra ödeme yapılıyor. Pilotlara bile ekstra 3.43 pound ödeme yapılıyor. UNITE Sendikasının Eşitlik Temsilcisi Rosita Fichera’nın yaptığı açıklamaya göre çoğunluğu kadın olan işçiler, kazandıkları bu parayla ev kirası bile ödeyemez durumda. Çalıştıkları havaalanına yakın yerlerde bütçelerine uygun ev bulamayan işçiler, neredeyse 2 saatlik mesafeden işe gidip gelmek zorunda kalıyor. Ya da yakın yerlerde ancak oda kiralayabiliyorlar. Bazı işçiler, eve gidip gelme süresi ve benzin masrafı yüzünden arabalarında uyuyorlar.

ÖNCEKİ HABER

Okurunu tanıklığa çağıran kitap: Çerçialan

SONRAKİ HABER

Saray Abla

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa