Hayır, ama neden?

‘Evet’ ve ‘Hayır’ üzerinden medyada bir tartışmadır yürüyor. Sanatçıların açıklamaları vs. derken sanki içerik gözden kaçırılıyor. Evet ya da hayır demek hayatımızda neleri değiştirecek?

İşyerlerinde emekçilerin düşüncelerini açık açık söylemeye, tartışmaya korktuğu bir süreç yaşıyoruz. Ancak samimi sohbetlerde siyasi düşünceler paylaşılıyor. Son dönemde yaşanan açığa alma ve ihraçlar, ihbarlar üzerinden yapıldığı için emekçiler arasında birbirine güvensizlik çok fazla. Sendikalı arkadaşlarla ve işyerlerinde yaptığımız paylaşımlarda “Hayır” diyen kadınlar giyimlerine, kaç çocuk doğuracaklarına, ne zaman dışarıya çıkacaklarına, nasıl giyineceklerine, yaşam haklarına müdahale istemedikleri için, çok eşliliğe karşı oldukları için, laiklik için, dinsel baskılara maruz kalmamak için, taciz ve tecavüzcülerin yargılanması için hayır dediklerini söylüyor. Bütün yetkilerin tek bir kimsenin elinde toplanmasına, sadece o kişinin her konuda söz sahibi olmasına karşı olduklarını ifade ediyorlar. Son 14 yılda kadınlarla ilgili yapılanların ve söylenenlerin de bunun somut göstergesi olduğunu belirtiyorlar.

İş hayatı en muhafazakar kadına bile bir özgürlük alanı sağlıyor. Birçok farklı kesimden kadınlarla kadın sorunları konusunda ortaklaşabiliyoruz. Buradan yola çıkarak hayatımızda kaybedeceğimiz haklar üzerinden ortak bir dili yakalamalıyız. Özellikle de kadınların neden hayır demesi gerektiğini iyi anlatmalıyız.

İşyerlerinde yapacağımız birebir sohbetler, kamu spotları, paneller, bildiriler, yerellerde ortak kurulacak platformlarla yapılacak işler bu çalışmayı güçlendirecektir.

Sincan’dan bir eğitim emekçisi / ANKARA