08 Şubat 2017 13:07

Ankara üniversitesi akademisyenleri: Barış demeye devam

Son KHK ile ihraç edilen Ankara Üniversitesi akademisyenleri barış demeye devam edeceklerini söyledi.

Paylaş

Derya KAYA 
Tamer Arda ERŞİN
Ankara

Ankara Üniversitesi'nde ihraç edilen akademisyenler, “barış” demeye ve akademik çalışmalara devam edeceklerini belirterek, “Mücadelemiz sürecek” dediler.  

Gece yayımlanan 686 Sayılı KHK ile Ankara Üniversitesi’nden 70 akademisyen ve bir uzman ihraç edildi. Mülkiye’den toplamda 28, İletişim Fakültesi’nden 16, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nden çoğunluğu Tiyatro Bölümü’nden 12 kişi ihraç edildi. İhraç edilenlerin önemli bir kısmı alanının uzmanı isimler. Biri uzman 71 kişinin ihraç edildiği Ankara Üniversitesi’nde Siyasal Bilgiler Fakültesi’nden (SBF) 23, İletişim Fakültesi’nden (İLEF) 16, Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nden (DTCF) 12, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ve Eğitim Bilimleri Fakültesi’nden 5’er akademisyen, diğer bölümlerden ise toplamda 9 akademisyen kamu görevinden ihraç edildi. Mülkiye bünyesindeki iki fakülteden ihraç edilenlerin sayısı 28’e ulaştı. İhraç edilenlerin önemli bir kısmı, Barış için Akademisyenlerin çağrısına imza atan isimlerden oluşuyor. İLEF'ten ihraç edilen Prof. Dr. Mine Gencel Bek ve Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi (DTCF) Sosyoloji bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Levent Ünsaldı daha önce kurumdan istifa ettiklerini açıklamışlardı. 

İLEF Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Funda Başaran Özdemir, atılmalarının akademik çalışmalarına engel olmayacağını vurgulayarak, “KHK'ler sonrası İLEF dört duvar kalmıştı. Artık bizim için her yer akademi. Daha önce atılan arkadaşlarımızla sokak ve dayanışma akademisi kurmuştuk. Buralara daha güçlü yükleneceği ve öğrencilerimizle buluşmaya devam edeceğiz. Kurumsal akademiden dışlanmış olabiliriz ama bu durum bizim akademik çalışmalarımıza engel değil” dedi. Barış İçin Akademisyenler bildirisine imza attıktan sonra ihraç edilen en çok akademisyenin Ankara Üniversitesi'nde olduğunu ifade eden Özdemir, “KHK'lerle sadece barış imzacılarının değil pek çok insanın canı yanıyor.  Ancak üniversitemizde Rektör Erkan İbiş'in payını atlamamak gerek. İbiş'in 'iktidarını sarsan'  eleştirel olan ve  özgürlüğü savunan akademisyenlere karşı KHK'leri fırsata çevirdi” diye dikkat çekti. 

SBF Maliye Bölümü akademisyenlerinden Doç. Dr. Nilgün Erdem, ülkede faşizmin iyice kendisini gösterdiğini belirterek, “İktidar aydınlar, sanatçılar ve akademisyenlere saldırıyor. Üniversitemiz özel olarak ayrı tutan yanı diğer büyük üniversitelerde bu kadar büyük bir kıyım yaşanmazken Ankara Üniversitesi'nde taşra üniversiteleri gibi davranılması ve pervasızca saldırılması. SBF ve İLEF hedefteydi. KHK'larla bu hedef başarıya ulaştırılmış oldu. Türkiye üniversite tarihi kısa aralıklarla böyle dönemleri yaşıyor ancak bu dönem ki kıyım daha önce yaşanmamıştı” diye konuştu. Erdem, akademisyenlerin barış mücadelesinin süreceğinin altını çizerek, “Bu kadar iyi yetişmiş insanların mücadelesi sonuna kadar devam edecek” dedi.  

'EĞİTİM BİLİMLERİ FAKÜLTESİNDE 5 AKADEMİSYEN İHRAÇ EDİLDİ'

Eğitim Bilimleri Fakültesinden de 5 akademisyen ihraç edilmiş durumda.  Eğitim Ekonomisi ve Planlaması Bölümünden barış bildirisi imzacısı olan ve bir önceki KHK'de ile ihraç edilen bölümün en kıdemli öğretim üyesi Prof. Dr. Leyla Işıl Ünal'ın ardından bu KHK ile barış bildirisi imzacıları Prof. Dr. Nejla Kurul ve Doç. Dr. Seçkin Özsoy da ihraç edildi. YÖK geçtiğimiz aylarda A.Ü. Eğitim Bilimleri Fakültesinin yapısına da müdahale ederek diğer eğitim fakültelerinin yapısıyla benzer hale getirmişti. Eğitim Ekonomisi ve Planlaması bölümünün de kurumsal varlığına müdahale eden ve disiplini ortadan kaldırmaya yönelik bu kararın ardından bölümün akademisyenleri de KHK ile üniversiteden uzaklaştırılmış oldu. Eğitim Bilimleri Fakültesinde son KHK ile barış bildirisine imza atmış akademisyen böylece kalmadı. 

Ankara Üniversitesi'nde yaşanan ihraçları değerlendiren Prof. Dr. Nejla Kurul, KHK torbasına konularak üniversiteden ve öğrencilerinden uzaklaştırıldıklarını söyledi. Kurul yaşanan kıyımı şu şekilde değerlendirdi: “Bu suça ortak olmayacağız” diyen bildirgeyi imzalayarak vatandaşı olduğumuz devletin AKP Hükümetinin barış sürecinden uzaklaşan uygulamalarını eleştirdik. Ülkenin bugünkü egemenlerinin güvenlikçi politikalarına karşı barış çağrımız, savaşı rasyonelleştiren baskı ideolojisini rahatsız etti. Türkiye toplumuna yaşatılan şey, entelektüel bir kıyım. Şimdi ise akademinin sürgünleriyiz, hüzünlü bir yazgı” dedi.

Üniversitelerde her alanda özgürlük ve eşitlik anlayışının engellendiğini kaydeden Kurul, herkesin söylediği ya da söylemediği şeyler yüzünden cezalandırılmaya çalışıldığını söyledi. 

Akademisyenlerin tasfiye sürecinde Ankara Üniversitesi ve birkaç üniversitenin etkin rol oynadığını söyleyen Kurul, “Bu rektörler, yönetim kurulları ve senato üyeleri, bu tasfiyeye ve utanca ortak oldular ve üniversite tarihinin karanlık sayfalarına geçecekler. Ama imzacı, sol/muhalif öğretim elemanlarını hala KHK’lere vermeyen, bu konuda direnen çok sayıda üniversite var. Demokratik üniversite mücadelesinin toplumsal mücadeleye koşut olarak büyüyeceğine inanıyorum. Bizim ihracımız da hayır’lara vesile olsun diliyorum” diye konuştu. 

A.Ü.'DE TİYATRO KALMADI

Ankara Üniversitesi Tiyatro bölümünde ise yaşanan kıyım büyük. İhraç edilen 5 akademisyenin de 3'ü profesör. Son ihraçla bilikte tiyatro bölümü eğitime devam edemeyecek duruma getirildi. Tiyatro bölümünden ihraç edilen Prof. Dr. Selda Öndül, en büyük üzüntüsünün öğrencileri ve bölümü bırakmak olduğunu söyleyerek “Bu bölüm bize emanet edilmiş bir bölümdü” dedi. Barış bildirisi metni tekrar önlerine gelse yine imzalayacaklarını söyleyen Öndül, “Şimdilik yapacağımız bir şey yok, yasal yollara başvuracağız” dedi. Lisans, yüksek lisans, doktora öğrencisi toplam150 civarından öğrencileri olduğunu belirten Öndül, bu haliyle tiyatro bölümünde eğitimin devam ettirilmesinin mümkün olmadığını söyledi. Hak arama yoluna baş vuracaklarını söyleyen Öndül, “Keşke olmasaydı tabi, ama yasal yollara başvuracağız, hakkımızı arayacağız” şeklinde ifade etti. 

ÖNCEKİ HABER

İstismar sonucu ölen bebeğin raporları Ankara’ya gönderildi

SONRAKİ HABER

Tzvetan Todorov hayatını kaybetti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa