Şairler, Anadol ve Yıldız Devrek’te anıldı
Devrekli şair, yazarlar, Müfide Güzin Anadol ile İbrahim Yıldız, Devrek Rüştü Onur Sanat ve Kültür Derneği tarafından anıldı.
Şair ve yazarlar, Müfide Güzin Anadol ile İbrahim Yıldız, Devrek Rüştü Onur Sanat ve Kültür Derneği (ROSAK) tarafından düzenlenen bir etkinlikle anıldı. zonguldak Devrek'te, Cumhuriyet Alanı’ndaki Müfide Güzin Anadol büstü önünde yapılan törende, Rüştü Onur Derneği’nin çelenklerinin konulmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu. ROSAK Başkanı Celal Telci, Anadol ile Yıldız’ın bölgenin yetiştirdiği sanat ve kültür insanları olduğuna işaret ederek, “onları saygıyla anıyorum” dedi. Gazeteci, yazar İbrahim Tığ ise yaptığı konuşmada, 13 Şubat’ın edebiyat ve sanat için önemli bir gün olduğuna işaret ederek, “Bu tarih Cenap Şahabettin, Adnan Atıcı, Neyyire Neyir, Füruğ Ferruhzad, Bahtiyar Vahabzade, İbrahim Yıldız ve Müfide Güzin Anadol’un aramızdan ayrıldığı bir gündür” dedi.
ANADOL, DEVREK İNSANINI KONU EDİNDİ
Konuşmasında Anadol’un yaşamını anlatan İbrahim Tığ, onun Devrek’i, Devrek insanının eserlerine konu edindiğini söyledi ve Anadol’un yaşamı hakkında şu bilgileri verdi:
“Müfide Güzin Anadol, 1925 Devrek doğumlu şair, yazar. İlk ve orta öğrenimini Safranbolu, Bartın, Zonguldak ve İstanbul’da tamamladı. İstanbul Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi. Devrekli yazar Zihni Anadol’un yeğeni olan Müfide Güzin Anadol, Devrek Ortaokulunda görev yaptığı yıllarda Devrek Lisesinin kuruluş sürecini başlatacak olan ve 2 Haziran 1955’te çalışmalarına başlayan Devrek Yatı Yurdu Yaptırma Derneği kurucuları arasında yer aldı. Devrek Ortaokulu, Kırıkkale Lisesi, Zeytinburnu İhsan Mermerci Lisesi, Üsküdar Kız Lisesinde Türkçe ve Edebiyat öğretmenliği yaptı, 1987’de Beylerbeyi Lisesinden emekli oldu. Müfide Güzin Anadol, 13 Şubat 2005 tarihinde sonsuzluğa göçtü. Sanatçı bir aileden gelen Anadol’un ilk şiirlerinde ve öykülerinde öğretmen olarak görev yaptığı Devrek’in, meyve ağaçları ile dolu bahçeli ahşap evleri, yemyeşil dokusu, ünlü ırmağı ile küçük kasaba yaşamından çizgiler bulunur. Eserleri: Derviş Hayriyesi (1967), Geceleyin (1978), Gece Sefaları (1985), Melisa (1989),Tahta Evler (1984) Karaduman’ın Serüvenleri (1999)”
YILDIZ, ŞİİRİNDE KENDİNE ÖZGÜ BİR YOL ÇİZDİ
Şair, Yazar İbrahim Yıldız’ı da emekli öğretmen Burhan Kurmalı anlattı. Kurmalı konuşmasında, İbrahim Yıldız’ın sanatına değinerek, “Şiirlerinde kendine özgü bir yol çizdiğini ve yalın ve yoğunluklu bir şiirden yana olduğunu” vurguladı. Burhan Kurmalı, İbrahim Yıldız’ı anlattı:
“1928 yılında Karabük’e bağlı Eflani ilçesi Çengeller Köyü’nde doğdu. İlkokulu Eflani’de bitirdi. 1945 yılında Karabük Demir Çelik İşletmelerinin Özel Meslek Okulunu bitirdi. 1949 yılında okul dışından Tekirdağ Ortaokulu sınavlarına girerek diploma aldı. Lise öğrenimine Kastamonu, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa Liselerinde devam etti ancak geçirdiği bir kaza nedeniyle bitiremedi. 1961 yılında daha sonra Karabük İş Okulu Erkek Sanat Enstitüsünden mezun oldu. İşçiliğin her kademesinde çalışarak Karabük Demir Çelik İşletmesinden emekli oldu.
Kitap okumaya ve yazmaya 13 yaşında başladı. 1957–1960 yılları arasında “Karabük Postası” gazetesinde sanat sayfası çıkardı. Bu yıllarda şiirleri “Durum”, “Yelken”, “Yeditepe” ve “Pazar Postası” dergilerinde yayımlandı. Karabük’te çıkan Sendika Gazetesi’nin kurucusu ve sürekli yazarı oldu. “Yıldız Osmanoğlu” takma adıyla kitap eleştirileri yazdı.
Uzun yıllar yazdıklarını bir yerde yayımlamayan İbrahim Yıldız, daha sonra Pota, Ekin, Varlık, Gösteri Sanat, Oluşum, Türkiye Yazıları, Sesimiz, Broy, Milliyet Sanat, Türk Dili, Çağdaş Türk Dili, Kıyı, Biçem, Kuzeysu gibi birçok sanat edebiyat dergilerinde şiirlerini yayınlamaya başladı. “Gazete” gazetesinin açtığı şiir yarışmasında “Bay Sokak” şiiriyle mansiyon aldı. Yıldız 13 Şubat 1994’de yaşama veda etti.” (KÜLTÜR SERVİSİ)