Referandum için nasıl bir kampanya?
Ulaş Başar Gezgin, Evrensel Pazar'a referanduma ve yürütülebilecek kampanyalara dair yazdı.

Doç. Dr. Ulaş Başar GEZGİN
Referandum için nasıl bir kampanya yürütülmeli? Başlarken bu kampanyanın partiler üstü olması gerektiğini belirtmeliyiz. İlk odaklanacağımız soru, “neden evet diyecekler?” olacak.
NEDEN EVET DİYECEKLER?
Siyasal davranışı ve özellikle oy verme davranışını açıklamakta 4 tür etmenden ve bunlara karşılık gelen akıl yürütmelerden (gerekçelendirmelerden) söz edebiliriz:
1. Siyasal/İdeolojik Etmenler: “Varolan rejimde devletimiz güçsüz kalıyor. Bizim Osmanlı gibi güçlü olmamız lazım. Bunun yolu evet demekten geçer.”
2. Ekonomik Etmenler: “Şimdiye kadar Erdoğan’la ekonomik olarak iyiye gittik, bunun sürmesini istiyorum.”
3. Toplumsal ve Topluluksal Etmenler: (Bilinçli ya da bilinçsiz olarak)“Aidiyet duyduğum toplumsal ve topluluksal gruplar evet diyecek”.(Örneğin, taraftar grubu, hemşehri derneği, sendika)
4. Psikolojik Etmenler: “Dünya liderine elbette evet diyeceğiz. Bizim onurumuzu, düşük özgüvenimizi yukarı çıkardı. Ordumuzu Suriye’ye soktu, bunu hiçbir lider yapamamıştı.”
Birinci tür, evetçilerin en çok dile getirdiği akıl yürütme. İkinci türün yaşanan ekonomik sorunlardan sonra hiçbir geçerliliği kalmadı. Üçüncü tür bir ölçüde etkili. Havuz ve havuz kenarı medyalarının ‘hayır’lı konuşmaları sansürlediğini biliyoruz. Dolayısıyla, hayır, toplum nezdinde daha az görünür. Dördüncü etmen bir ölçüde geçerli, ancak zayıflıyor.
OHAL yalnızca muhalifleri değil AKP’lileri de mağdur etti. Dolayısıyla, OHAL nedeniyle, birinci tür akıl yürütme bir ölçüde zayıfladı. Halk yavaş yavaş şu anki rejimde bile özgürlüklerinin ne kadar kısıtlandığının farkına varıyor. Ancak, bugün siyasal nedenlerle evet diyecekler, AKP seçmeni içerisinde iç katmanı oluşturuyor. Bu katmanda dindar da var çıkar amaçlı olarak AKP’ye yapışmış laik de. Türban mağduriyeti AKP’nin bu iç katmanının önemli bir desteği. Özellikle AKP’li kadın seçmenlerde “Erdoğan giderse, işimden olur muyum, ayrımcılığa uğrar mıyım?” gibi korkular var. Bir diktatörlüğe karşı başka bir diktatörlüğü savunacak bir evet kampanyası yenilmeye mahkumdur.
KAMPANYA İÇİN 6 TAKTİK
Daha önceki bir yazıda, Gezi dönemindeki yerel seçimlerde kullanılan/kullanılabilecek 10 taktikten bahsetmiştik. Bu listeden uyarlarsak, 2017 referandumunda şu seçenekleri düşünebiliriz:
Taktik 1. Hayır Diyenler Benim Gibi İnsanlar: Halkın değişik kesimlerinden seçmenlerin sokak röportajları öne çıkarılabilir. Bu kesimlerden istenecek, neden hayır dediklerini açıklayan kısa videolar düşünülebilir.
Taktik 2. Sevdiğim Bir Ünlü Hayır Diyor: Hayır diyen şarkılar besteleyen sanatçılar ve bu şarkıların yaygınlaştırılması gibi seçenekler değerlendirilmeli. Ya evet diyen ünlüler ne olacak? Onlarla ilgili karalayıcı ifadeler kullanılmamalı. “Sen yetenekli bir insansın, ancak iktidar çevreleriyle çıkar ilişkin var, onun için evet diyorsun. Bizim yok, biz hayır diyeceğiz.”
Taktik 3. Sosyal Medyada Viral Videolar: Buz kovası örneğini anımsayalım. Bu tarz videolar, izleyenleri bir şeyler yapmaya sevk eden paylaşımlar. Örneğin, “bir arkadaşını seç, ondan da bir hayır videosu iste”. (Bu, hem evet hem de hayır cephesinde bir ölçüde yapılıyor, ancak dağınık bir biçimde. Daha planlı video yayınları gerekli.) Şöyle bir deneme yapılabilir: “Hayır için bir neden söyle” kampanyası. Her katılımcı birkaç cümle söyler, paylaşır, hatta gif’leri (sosyal medyada paylaşmak için hazırlanan sürekli dönen kısa video anlamında) yapılabilir. “Söylüyorum: Hayır çünkü çocuğum için güvenli bir gelecek istiyorum.”
Taktik 4. Star Taktiğine Karşı “Kurtarıcı Benim” Demek: Evet cephesi, referandumun içeriğiyle uyumlu olarak bir star taktiği güdüyor. Reis her şeyin üstünde, büyük lider vb. Bu taktiğe karşı bir alternatif lider çıkarmanın önceki seçimlerde işe yaramadığını gördük. Bunun yerine, “kurtarıcı benim” videoları çekilebilir. “Hepimiz kurtarıcıyız”. Bu, bir videoda söylendiği gibi, Bursa Nutku’nda geçiyor: “Kurtarıcı aramayacaksınız, kurtarıcı kendiniz olacaksınız.”
Taktik 5. Çocuklu Siyaset: Hayır’lı seçmenleri en çok kaygılandıran noktalardan biri, çocuklarına karanlık bir gelecek bırakılıyor olması. AKP özellikle eğitimde büyük bir tahribat gerçekleştirdi. Laik ailelerin çocukları zorla İmam Hatiplerde okutuluyor. Proje okul uygulamasıyla, Kadıköy Anadolu başta olmak üzere birçok okulun içi boşaltıldı. Bu nedenle, eğitime ağırlık veren bir hayır kampanyası gerekli. Velilerin neden hayır dediğine ilişkin bir kampanya yürütülebilir ve bu, partiler üstü olacaktır, çünkü çocukların geleceği partileri aşar.
Taktik 6. Seçmeni Övme: Seçmeni öven bir kampanya düşünülebilir. “15 yıllık AKP iktidarında dişini sıktın. Nice zorluklar atlattın, ama yine de sandığa güvendin, demokrasiye güvendin. Demokratik olmayan yollara başvurmayı aklından bile geçirmedin. 2002’de AKP’yi iktidar yaptın, doğru yaptın. Şimdi onu indirme zamanı. 15 yıl geçti. Artık aydınlık bir geleceğe ihtiyacımız var. 2002’de verdiğin doğru kararı 2017’de de vereceğini biliyoruz. Hayır diyeceğini biliyoruz. Şimdiden teşekkür ederiz. Teşekkür ederiz aydınlık bir ülkeyi kurmamız için verdiğin büyük katkı için.”
DİĞER ÖNERİLER
Evet cephesi, bu oylamanın bir “Erdoğan devam etsin mi etmesin mi?” oylaması olarak görülmesini istiyor. Bunun bir kişiyi oylamak olmadığı vurgulanmalı. Erdoğan’ı değil rejimi oyluyoruz. Atatürk vurgulu kampanyalar CHP’li seçmene ulaşıyor yalnızca. Erdoğan-Atatürk karşılaştırması yapan kampanyalardan kaçınılmalı.
Kapsayıcı bir dil kullanılmalı. “Biz hayırcılar”, “hayır cephesi” gibi ifadelerden kaçınılmalı. Bunun yerine, halk ve saray ikiliği kullanılmalı. “Biz halk olarak hayır diyoruz; saray ve saray yanlıları evet diyor yalnızca” gibi bir kullanım tercih edilmeli.
Taraftar grupları kilit önemde. O gruplarda daha etkin bir kampanya yürütmek gerekiyor. Gezi’de taraftar gruplarının birleşmesi gibi, bir hayır’lı taraftar insiyatifi oluşturulabilir.
BİTİRİRKEN
Çeşitli anketlerden hayırın önde olduğu görülüyor. Ancak bu, kısa sürede değişebilir. Hayırın kazanması için nesnel koşullar mevcut, öznel koşullar için ise bizim müdahale etmemiz gerekiyor. Referandumda hile çok yüksek olasılık. Bu kadar büyük bir kaybı AKP’nin kabullenmesi mümkün değil. Onun için Oy ve Ötesi gibi oluşumlara destek olunmalı.
Sandıktan çıkacak bir hayırla zafer sarhoşluğuna kapılmamak gerekiyor. 7 Haziran’ı yaşadık, üstüne 1 Kasım geldi. O sürecin muhasebesini iyi bir biçimde yapmalıyız ve aynı yanlışlara düşmemeliyiz. 1 Kasım için saptamalarımızdan biri, duyguların siyasal davranışlar üstündeki gözden kaçan önemi idi. Bu kez duyguları daha ayrıntılı olarak dikkate almalıyız.
ulasbasar@gmail.com
1- Gezgin, U.B. (2013). Seçimlerde Kullanılan 10 Taktik ve Gezi Direnişi. Bianet, 16 Eylül 2013.
2- Bkz. https://www.facebook.com/vataneldengidiyor/videos/1796772307243767
3- Başka bir ortak çalışmada görüşlerini paylaşan Psk. Caner Özdemir’e teşekkür ederim.
4- Bkz. http://www.sosyaldemokratdergi.org/?p=2067
Evrensel'i Takip Et