20 Şubat 2017 09:37

İbrahim Kaboğlu: Değişiklik tarihin en büyük kırılması

İstanbul Kadıköy’de Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu’nun katılımıyla anayasa değişikliği üzerine söyleşi gerçekleştirildi.

Paylaş

‘No Başkanlık No Cry’ grubu İstanbul Kadıköy'de anayasa değişikliğine ilişkin söyleşi düzenledi. KHK ile ihraç edilen Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Anayasa Hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu’nun konuşmacı olarak katıldığı etkinlik ‘Anayasa Değişikliği: Gerçekler ve Tuzaklar’ başlığıyla yapıldı.

Yeldeğirmeni Sanat Merkezi’nde yapılan etkinliğe Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu ile CHP ve EMEP ilçe yöneticileri katıldı. Etkinliğe özellikle hukuk öğrencileri yoğun ilgi gösterdi.

Konuşmasına Türkiye'nin geçirdiği anayasal değişim süreçlerine değinerek başlayan Kaboğlu, anayasaların ihtiyaca dayalı barış, toplumsal birlik ve toplumsal huzur metni ve projesi olarak düşünülmesi gerektiğini söyledi.

Anayasa değişiklik teklifinin kim tarafından hazırlandığının bilinmediğine dikkat çeken Kaboğlu, bütün anayasa değişikliklerinin sadece partilerin uzlaşısı ile değil; aynı zamanda bir mücadele sonucu hayata geçirildiğini söyledi. Kaboğlu “Sendikal hareket, kadın hareketi vb. 12 Eylül Anayasasının antidemokratik yönlerinin aşılmasında çok etkili olmuştur” dedi.

1961 ve 1982 yıllarını anayasa açısından kırılma olarak tarif eden Kaboğlu, “Yapılmak istenen bu anayasa değişikliğini de ben tarihimizin en büyük kırılması olarak görüyorum ve gereğini bulamıyorum” ifadelerini kullandı.

Kaboğlu, bunun aynı zamanda geçmişe de bir ihanet olduğunu belirterek “Gelişmiş toplumlar ve devletler geleneklerine bağlı olanlardır. Özgeçmiş var olma, yeni bir şey ekleme ve geliştirme yoluyla oluşur. Her defasında yıkıp yeniden kurarak değil” diyerek teklifin hükümetin savunduğu muhafazakarlık anlayışına bile ters düştüğünü söyledi.

Anayasa değişikliğinin tartıştırılmadan hızlı bir şekilde yapılmaya çalışılmasına değinen Kaboğlu “Halka anlatamadık, diyenlerin bunca imkana rağmen bunu yapamamasının iki sebebi olabilir; ya bu halk ebleh ya da bu değişikliği istemiyor. Halkımız ebleh olmadığına göre insanlar bu değişikliği istemiyor” dedi. Hükümetin ‘Hayır’ kampanyası yürütenleri terörle yaftalamasına da tepki gösteren Anayasa Hukukçusu, “Devlet neden bütün imkanlarıyla Anayasaya ‘Evet’ çalışması yürütüyor ve ‘Hayır’ diyenleri terörist kefesine koyuyor. Herkes evet diyecekse neden sandık kuruluyor?” diye sordu.

Anayasa tartışmalarının siyasi partilere indirgenmeden yapılması gerektiğini söyleyen Kaboğlu, değişikliğin neler getirdiğini ise şöyle özetledi:
“Bu metin yürütmeyi yani hükümeti tümüyle lağvediyor. Yürütmenin yetkilerinin tümü yasama ve yargının yetkilerinin ise önemli bir kısmı tek kişiye veriliyor. Parlamento yine olacak ama meclisin asıl görevi olan kanun çıkarma görevi tek kişiye verilecek, isterse bakanlık bile lağvedebilecek. Yargının beyni ve omuriliği olan hakim ve savcı kurulunun oluşturulması yetkisi de bir kişiye veriliyor. Böyle bir durum için ‘yetki yoğunlaşması, görev fetişizmi’ var ama sorumluluk yok.”

Anayasa değişikliğiyle Cumhurbaşkanı için vatana ihanet suçunun kaldırılıp adli suç kategorisinin getirildiğini söyleyen Kaboğlu, ama bu düzenlemenin bile cumhurbaşkanının hesap vermesinin önünü kapattığını söyledi.

Etkinlik Kaboğlu'nun sunumunun ardından soru-cevap bölümüyle devam etti. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

SBF'de ‘Olağanüstü’ İnek Bayramı

SONRAKİ HABER

ODTÜ’de ilk dersi ihraç edilen profesör verdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa