28 Şubat 2017 14:13

Savcı tarihi tarihçilere bırakmadı

HDP'li Paylan'a hakareti ifade özgürlüğü kapsamında gören savcı Ermeni soykırımına ilişkin siyasi değerlendirmelerde bulundu.

Paylaş

Cansu PİŞKİN
İstanbul

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan'ın kendisine hakaret eden Kanal A muhabiri Özlem Özcan ile ilgili suç duyurusuna Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı AYM ve AİHM kararını gerekçe göstererek ‘ifade özgürlüğü’ dedi ve şu skandal değerlendirmede bulundu: Tehcir savunma refleksiyle yapılmıştır.

HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, Twitter üzerinden kendisine hakaret eden Kanal A muhabiri Özlem Özcan ile ilgili Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na avukatı aracılığıyla suç duyurusunda bulunmuştu. 

HDP’li milletvekili Garo Paylan, 13 Ocak tarihli TBMM Genel Kurulunun 57’inci birleşiminde meclis kürsüsünden Ermeni soykırıma dair konuşma yapmış, diğer vekillerin tepkisi üzerine konuşması yarıda kesilmiş, söz konusu konuşma meclis tutanaklarından silinerek Paylan’a 3 oturum ceza verilmişti. Konuşması sosyal medyada da gündem olmuş, Paylan tehdit ve hakaretlere maruz kalmıştı. Kanal A muhabiri Özlem Özcan  Twitter’daki sayfasından Paylan’a, “Soykırım demişsiniz ya hani, Ecdad soykırdıysa şayet, sizin gibi soysuzun milletin Meclisinde ne işi vardı” diye yazmıştı. 

‘TARİH TARİHÇİLERİN İŞİDİR’

Atılan tweeti ifade özgürlüğü kapsamında değerlendiren savcı eylemin hakaret boyutuna ulaşmadığını savundu. Kararını Anayasa Mahkemesi (AYM) ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına dayandıran savcı, şikayete konu yazının yazılmasına, Paylan’ın “toplumdaki duyarlılıkları yok sayarak yaptığı Türk milletine yönelik ağır ithamlar içeren konuşmasının” sebebiyet verdiğini ifade etti. Paylan’ın konuşmasıyla Türk milletine ağır ithamlarda bulunduğunu ve “tehcirin savunma refleksiyle” yapıldığını iddia eden savcının değerlendirmesinin tamamı şu şekilde: “Kuşkusuz tarih tarihçilerin işidir. Ancak müşteki, 1860-1920 yılları arasında Ermeni çetelerinin yoğun bir şekilde isyan, ihanet ve mezalimlerine maruz kaldığına; tehcirin de savunma refleksiyle yapılmış bir tepki olduğuna inanan, bu bağlamda sayısız eser verilmiş bulunan bu nedenle kendisini anılan sürecin mağduru olarak gören bir toplumda söylediği bu sözlerin, derin bir infiale yol açacağına ve yoğun bir eleştiriyle karşılanacağını bilebilecek durumdadır. Nitekim konuşmanın yapıldığı sırada TBMM Genel Kurul Salonunda bulunan vekillerden de yoğun tepkiler almıştır. Şikayete konu yazının yazılmasına da, kendisinin toplumdaki bu kanaat ve duyarlılıkları yok sayarak yaptığı Türk milletine yönelik ağır ithamlar içeren konuşması sebebiyet vermiştir. Bu itibarla, müştekinin başlattığı tartışma nedeniyle kendisine yöneltilen eleştiriler karşısında siyasetçiden beklenen esneklik sınırı göz önüne alındığında şikayete konu sözlerle sert eleştiri eşiğinin aşılmadığı eylemin hakaret boyutuna ulaşmadığı sonucuna varılmıştır.”  

AİHM’in Lopes Gomez Da Silva kararına atıf yapan savcı, “Milletvekili sıfatıyla tanınmış bir kişinin müşteki eleştiriler karşısında tanınmamış kişilere göre daha esnek bir yaklaşım tarzı göstermesi gereken kişilerdendir. Yazının tepki olarak yazıldığı açıktır” dedi. Paylan’ın avukatı Levent Pişkin savcı hakkında “görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla suç duyurusunda bulunup HSYK’ya şikayette bulunacaklarını belirtti.

ÖNCEKİ HABER

Gazeteciye işkencenin fotoğrafı

SONRAKİ HABER

TUS başvuruları başladı, başvuru ücretine yine fahiş zam

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa