4 Mart 2017 03:13

Kübra ENGİNBAĞ

İstanbul

Son günlerde referandumda kararsızların, referandum sonucu bakımından önemi konuşulup, tartışılıyor. En çok da kararsız ‘ev kadınları’nın. Pek çok ev kadınının referandum görüşlerini dinledim; en çok öne çıkan ve geneli yansıtan fikirleri paylaşmak istiyorum sizlerle.
Kararsız kadınların en çok ortaklaştığı sorular şunlar: Savaş olacak mı? Biz de Suriye gibi olur muyuz? Ekonomi daha kötü olur mu?
Dört çocuklu Hanife’nin tutumunu nasıl belirlediğine ilişkin anlattıkları oldukça ilgi çekici: “Benim eşim evetçilerden. Geçen çay içerken sordum ‘Neden evet diyorsun’ diye. Bana ‘Tek devlet için’ dedi. Ben anlamadım bu tek devlet olayını. ‘Biz zaten şu an tek devlet değil miyiz?’ dedim, cevap yok. ‘İlla bir başkanın mı olması gerekiyor? Öyle olunca ne değişecek bizim için? Yine ev kirası, çocukların okul masrafı, mutfak masrafı yetişmeyecek. Biri de çıkıp halimize çare olacak bir şey söylemiyor’ diye karşılık verdim ben de. Eşimin umurunda mı sanki, elde yok avuçta yok, bütün gün ben düşünüyorum ne yemek yapacağım diye. Önceden ucuz olur diye akşam çıkardık pazara, şimdi o bile çare olmuyor. Yemek derdi bitiyor, çocuklar başlıyor anne bu lazım, şu lazım diye. Herkes bir şeye oy verecek ama ben neye vereceğimi bilmiyorum.”
Yıllarca AKP’yi destekleyen, bu zamana kadar her seçimde AKP’ye oy veren aile üyelerim ve komşularım da şaşırttı beni. Hepsinin kendince ‘hayır’ deme sebepleri var. Fatma abla “Darbe dediler, bizi sokağa çıkardılar, yerel seçim, cumhurbaşkanlık seçimi dediler sandığa gönderdiler. Bu zamana kadar hep onların dediğini yaptık. Önceden iyi şeyler yaparlardı, şimdi öyle değil. Milleti yok bu FETÖ’cü, yok bu terörist diye içeri attılar. Madem bunlar terörist, o kadar kişiyi içeri attılar, niye hâlâ bomba patlıyor, onca insan ölüyor? Üzülüyorum, milleti boşuna işinden gücünden ettiler. Açlıktan ölüyor insanlar. Benim tek korkum referandumdan sonrası. Bu adam gözünü karartmış.” diyor.
 

Evrensel'i Takip Et