4 Mart 2017 03:02

‘Sanki bugünü izler gibi hissettim’

Tuzluçayır Kadınları Dayanışma Derneği olarak kadınlarla birlikte islediğimiz “No” filmi ülkemizde yaşanan olayların neredeyse aynısıydı. Kendimi sanki Türk yapımcıların, başkanlık sistemin için yapılan referanduma karşı hazırladığı bir filmi izliyor gibi hissettim.

Filmde diktatörlüğe son verilmesini isteyen hayırcıların reklam filmlerinde; yönetimin gerçek yüzünü halktan gizlediğini, kendi düşünce ve fikirlerini doğru bulmayan kişileri engelleme susturma amacı ile adaletsiz ve hukuksuzca yaptıkları gözaltıları, işkence, ölüm ve kayıpları izleyicilere anlatmak için başvurdukları farklı yöntemleri gördük. Halkın gerçekleri görüp diktatörlüğün yıkılmasını sağlama çabalarını aynen bizlerin şimdi ‘evet’ oyu verecek kişilerle neden hayır denilmesi gerektiğini konuşmaya çabalamamıza benzettim.  

Bizim de ülkemizde huzursuzluk hakim, her yanda bombalar patlıyor, basın susturuluyor, gazeteciler, akademisyenler suçsuz yere göz altına alınıyor. Düşünce özgürlüğüne, eğitime, cumhuriyete, eşitliğe, kardeşçe yaşama karşı çıkılıyor. Böyle zamanlarda hepimiz birlik olmalıyız ki bu ülke laik, eşit ve özgür olsun... Memuru, işçisi herkes geçimini sağlayabilmek için çalışırken haksız yere ağır vergiler ödüyoruz, her şeye zam yapılıyor, krizler bizlerin üzerinden atlatılmaya çalışılıyor. Hayır oyu vermeliyiz, çünkü kimsenin özgürlüğümüzü elimizden almasına izin vermemeliyiz. İnanıyorum ki ‘No’ filminde olduğu gibi bizim referandum sonucumuz da ‘hayır’ olacak çünkü bu ülke hepimizin. Bu yüzden kardeşçe birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz.”

Eylem
Mamak / ANKARA

Evrensel'i Takip Et