‘Türkiye’deki takımların kapıları mültecilere de açılsın'

İzmir’de Konak Kent Konseyi Mülteci Meclisi ve Taraftar Hakları, mülteciler, kent ve spor üzerine bir panel düzenledi. Spor yapmanın herkesin hakkı olduğunun vurgusunun yapıldığı panele çok sayıda Suriyeli mülteci futbolcu da katıldı.

Türkan Saylan Kültür Merkezinde yapılan panelin moderatörlüğünü Taraftar Hakları Derneğinin Başkanı Burkal Efe Sakızlıoğlu yaparken, panelin konuşmacıları arasında Suriyeli mülteci gençlerin oluşturduğu futbol takımının antrenörlüğünü yapan Suriyeli İbrahim Acar, Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Ahmet Talimciler ve Sporlab Yöneticisi Tolga Şenel yer aldı.

Panelin açılışında konuşan Taraftar Hakları Derneği Başkanı Burkal Efe Sakızlıoğlu, yaptıkları çalışmaları anlatarak, mültecilerin entegrasyonunda sporun önemli bir araç olduğunun altını çizdi.

‘TÜRKİYE’DE MÜLTECİLERE KARŞI YÜKSEK DUVAR ÖRMÜŞLER’

Suriyeli Mülteciler Takımı Antrenörü İbrahim Acar, un kardeşlik, barış ve hayat olduğunu belirterek, Suriyeli mültecilerin profesyonel olarak spor yapmalarının önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.  Spor yapamayan mülteci gençlerin umutlarının yarım kaldığını ifade eden Acar “Türkiye’de henüz bunun olanaklarını sağlanamadı. Avrupa’ya gidebilenler ise bu konuda daha rahatlar. Türkiye’de mültecilere karşı yüksek duvar örmüşler. Bu duvarları birlikte aşalım. Şu anda İzmir’de en az 400 yetenekli genç var. Bu gençlerin tek istediği spor yapabilmek. Suriye’de süper ligde oynayanlar bugün Türkiye’de amatör ligde dahi yer alamıyorlar. Milli takımda olanlar dahi amatör takımda yer alamıyorlar. Türkiye takımlarına da kapılarını mülteci gençlere açma çağrısında bulunuyorum” dedi.

‘ÜLKESİNDE MİLLİ TAKIM SEVİYESİNDEKİLER BURADA AMATÖR BİLE DEĞİL’

Daha sonra Ege Üniversitesi Sosyoloji Bölümünden Öğretim Görevlisi Ahmet Talimciler, sporun iletişim kurma noktasındaki önemini anlatarak şunları söyledi “Spor insanlar arası kaynaşmayı sağlayabilir. Spor dünyadaki tek küresel dil. Ülkelerinde milli takım seviyesinde olanlar burada amatör takımda bile yer alamıyor. Hem onlar hem de sporun geneli açısından da kayıp. Bu insanlar yerlerinden yurtlarından oldular ve bizlerle birlikte yaşamaya başladılar. Bir de spora ulaşmalarının önüne engeller koyuyoruz. Spor, bütün olup bitenleri bambaşka gözle ortaya koyabilecek bir alandır. Sporu sadece dinlenmek, eğlenmek için bir alan görmemek gerek. Kafalardaki sınırların yıkıldığı zaman spor daha faydalı olacaktır”.

‘SPORUN KİTLESELLİĞİ ARTTIRILMALI’

Bu konuda yerel yönetimlere de görev düştüğünü dile getiren Talimciler “Yerel yönetimlerin içinde bulundukları koşullar neticesinde spor aktivitelerini arttırması gerekiyor. Çocuklarımızın sporla arasında ciddi bir açık var. Engellilerimizi ve mülteci çocuklarımızı hayatın dışına iterek birlikte yaşamayı elde edemeyiz. Bu noktada yerel yönetimlerin atacağı adımlar çok önemli. Özellikle sporun kitleselliği arttırılmalı” dedi.

‘FIRSAT VERİLSE İBRAHİMOVİÇ BİLE OLUNABİLİR’

Sporlab Yöneticisi Tolga Şenel de mültecilerin göç ettiği ülkelerde fırsat verildiği takdirde Bosna Hersek asıllı Zlatan İbrahimoviç bile olunabileceğini kaydetti.

Şenel, “Suriye’den Türkiye’ye gelen sporcular ülkelerinde milli formaya kadar yükseldi. Biz ülke olarak mülteci sporculara sahip çıkmalıyız. Belki içlerinden biri Bosna Hersek’li Zlatan İbrahimoviç olabilir” dedi. (İzmir/EVRENSEL)