08 Mart 2017 23:10

MHP’nin kalesi Osmaniye Bahçeli’ye mesafeli

Devlet Bahçeli’nin memleketi Osmaniye’de referandum nabzını tuttuk. MHP’li seçmenler partilerinin düştüğü durumdan rahatsız.

Paylaş

Halil İMREK
Osmaniye

AKP ve MHP’nin neredeyse eşit oy dağılımına sahip olduğu Osmaniye’de, gün boyu dolaşarak referandumun nabzını tuttuk. Osmaniye’de ağırlıklı olarak yer fıstığı, buğday ve mısır ekiliyor. Şehir demir-çelik sektörü ve yan sanayi için de önemli bir merkez. Kentte ayrıca hızlı gelişim gösteren ve 25 bin işçinin çalıştığı organize sanayi bölgesi de var.  

HER ÜÇ KİŞİDEN İKİSİ YA AKP’Lİ YA DA MHP’Lİ

Seçmeni dolaşırken kafamızda şuna benzer sorular var:
Osmaniye’de MHP’li seçmen ne yönde oy kullanacak? Her dönem Osmaniye’den seçilen Devlet Bahçeli, kendisi ile birlikte seçmeni de “başkanlığa hayır”dan “başkanlığa evet”e çekebilecek mi? Hayır oyu verecek yurttaşların 'FETÖ' ve PKK ile ilişkilendirmesine vatandaş ne diyor?

Soru sorduğumuz insanların her üçünden ikisi ya MHP’li ya AKP’li çıkıyor. MHP tabanında, AKP ile yapılan uzlaşmaya tepki gösterenlerin sayısı oldukça fazla. MHP tabanı Osmaniye’deki oy kaybını, AKP’nin MHP’yi kendi içinde eritmesine bağlıyor. ‘Evet’ seçeneğinin MHP’nin siyasi hayatını daha da olumsuz etkileyeceği düşünülüyor. Kimi MHP’lilerse son anda Devlet Bahçeli’nin “evet” demekten vazgeçeceğini ümit ediyor.

‘OSMANİYE SUSKUN, ÜLKÜCÜLER SESSİZ’

AKP ile MHP’lilerin en çok karşı karşıya geldiği kentlerden biri Osmaniye. MHP eskiden birinci parti iken şimdi ikinciliğe yakın. Hayır diyen MHP’lileri, AKP’liler 'FETÖ’cülükle suçluyor. Hayırcı MHP’liler bu suçlamaya “Beraber yürüdüler, her şeyi beraber yaptılar. Biz hayır deyince FETÖ’cü, şucu bucu oluyoruz” sözleriyle tepki gösteriyor.

MHP’liler bu kez lidere bağlı olmadan oy kullanacaklarını söylüyor. Fakat aynı şeyi AKP’liler için düşünmüyorlar. “Onlar, Tayyip Erdoğan ne derse onu yaparlar” diyorlar.

Yolda karşılaştığımız bir doktor, devlet memuru olduğundan isim veremiyor. “Osmaniye suskun, ülkücüler sessiz. Anlam veremedikleri bir konu hakkında konuşmak istemiyorlar. Kafaları karışık. Kendi içlerindeki kavgayı bitirememişler. Evet diyenler ise iştahlı değil” diyor.

‘DEVLET BAHÇELİ GELSİN BİZİ İKNA ETSİN’

MHP Eski Belediye Başkanı Memili Kırıkkanat’ın işlettiği fırına gidiyoruz. Eski başkan yerinde yok, bulamıyoruz. Fırının önünde dört kişi dinleniyor. Referandum için görüş alıyoruz. Hepsi hayırcı. Mehmet, Metin ve genç Şahin, anlatıyor: “MHP’liyiz ama hayır vereceğiz. Başkanlığa hayır diyoruz. Bir adama bu kadar yetkiye hayır diyoruz. Bir sabah kalkıp kafası atarsa ne yapacağı belli olmayacağı için hayır diyoruz.”

Şahin, bugüne kadar Devlet Bahçeli ne dediyse yaptıklarını söylüyor. Ama bu kez öyle olmayacağının altını çiziyor. Gerekçesi ise şöyle: “Tepkiliyiz. İkna olmuş değiliz. Zaten miting programına Osmaniye alınmamış. Sayın Bahçeli gelsin neden “evet” dememiz gerektiğini anlatsın, başkanlık sisteminin iyi bir düzen olacağına bizi ikna etsin. Kendisinin daha önce niye ‘hayır’ dediğini, başkanlık sitemini niye bizim yeniden piyasaya çıkardığımızı, ne oldu da evet demeye başladığını ortaya koysun. Kafamıza yatarsa, o zaman biz de ‘evet’ deriz! Yoksa biz ‘hayır’ diyeceğiz. Ülkücülerin kafası karışık. Niye böyle olduğunu Devlet Bahçeli’nin anlatması lazım, bizim inanmamız lazım. Evet diyecek MHP’liler de öyle gönül rahatlığıyla ‘evet’ demeyecek. Biz Recep Tayyip Erdoğan’a güvenmiyoruz. Kim olursa olsun bu kadar yetkinin verilmesi yanlış. Hani yolsuzluklardan hesap sorulacaktı ne oldu?”

Yaşlılardan biri devreye giriyor. Babasının MHP kurucularından olduğunu söylüyor. Her seçimde MHP’ye oy verdiklerini, referandumun bir parti seçimi olmadığı ve ülkenin geleceği için hayır diyeceklerini söylüyor.

‘FİKİRLER AÇIKÇA SÖYLENMİYOR’

Osmaniye Eski Belediye Başkanı Memili Kırıkkanat, aynı zamanda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin akrabası. Telefonda konuştuğumuz Kırıkkanat, “Osmaniyeliyim, MHP’liyim, eski belediye başkanıyım. Sayın Devlet Bahçeli amcamın torunu olur” diyor.

Referanduma dair tercihini sorduğumuz Kırıkkanat, Osmaniye’de hem evet hem hayır diyen hem de kararsız olan partililerin olduğunu söylüyor. Kırıkkanat MHP il ve ilçe yönetimlerinin “evet” çalışması yaptığını belirtiyor.

Osmaniye’de MHP tabanında fire olacağını düşündüğünü söyleyen Kırıkkanat şu değerlendirmeyi yapıyor: “Sayın Bahçeli Osmaniyeli olduğu için insanlar fikrini açıkça beyan edemiyor. Genel başkanımızın daha önce Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a, Cumhur reisine söylediği eleştiriler var. Başkanlık sistemine karşı konuşmaları bulunuyor. Birdenbire AKP’yi desteklemesinin tam nedeni tabanda anlaşılmadı, kafa karıştırdı. Sayın Bahçeli vatandaşın anlayacağı şekilde neden evet dediğini, neden hayır demeyeceklerini anlatmalı. Niye evet dendiği konusunda tam teşekküllü bir izahata ihtiyaç var. Partililerde çok kararsız var. Hatta sandığa gitmeme eğiliminde olanlar da var. Ama daha zaman var.  Son haftaya kadar bu muğlaklık devam eder. Son hafta netlik kazanır.”

‘HAYIR DEMEKLE VATAN HAİNİ OLACAKSAK...’

Hayırcıların 'FETÖ' ve PKK ile ilişkilendirilmelerini soruyoruz. Çok tepkililer. Kırılmışlar. Hatta Devlet Bahçeli’nin kendilerini kollayan bir açıklama yapmamasına da darılmışlar. “Biz vatanseverlikten, ülkeyi korumaktan AKP’lilerden önde geliriz. Kimse bizim vatanseverliğimizi ölçemez. Eğer hayır vereceğimiz için vatan haini olacaksak varsın olsun!” diyorlar. Kürt sorununa ilişkin ise şu yanıtı alıyoruz: “Çatışmalara son verilmesi de yeniden başlaması da AKP döneminde oldu. Güya barış dönemiydi. AKP Habur’a mahkeme kurdu. PKK’nın içeri girmesi de onlar sayesinde oldu. Dolmabahçe’ye kadar temsilcilerini misafir ettiler. Açılım yaptılar, barış süreci dediler, ne oldu? Ne çözüldü? Bombalar yerleştirdiler, yığınak yaptılar.” Bu defa “Barış olmasın mı?” diye soruyoruz. “Barışı biz de isteriz. Ama ülke bölünmeden barış olmasını isteriz, kimse insanların ölmesini istemez tabii” diye cevap veriyorlar. İsmini vermeyen MHP’li bir esnaf da ‘hayır’ diyeceğini belirterek şöyle diyor: “Bahçeli’ye kırgınız. Barış işine gelince, bunu da kendileri (AKP) başlattı, kendileri bitirdi. Ama barış süreci devam etse iyiydi.”

BAHÇELİ DİYET ÖDÜYOR

Bir diğer durağımız marangoz atölyesi. Kapı önünde çay molası var. Kimse isim vermek istemiyor. Atölye sahibi MHP içinde çalışmış. “Osmaniye’de ‘evet’ en fazla yüzde 55 olur” diyor. 2014 yerel seçimlerinden bugüne Devlet Bahçeli’yi eleştirdiğini belirtiyor. Bahçeli’nin diyet ödediğini, onun için ‘evet’ dediğini vurguluyor. Ve konuşmasına şöyle devam ediyor: “AKP’den önce iç savaş, ülkenin bölünmesi gibi tartışmalar yoktu. Şimdi evet çıkmazsa iç savaş çıkar, hayır çıkarsa ülke bölünür diyorlar. Ülkeyi kim bu hale getirdi? AKP! Onun için biz MHP’liler hayır diyeceğiz.”

‘EVET ÇIKSA DA AKP-MHP OYLARI DÜŞER’

Mangal kömürü satan İbrahim Çiftçi, Osmaniye’ye 1971 yılında gelmiş. Maraş Andırınlı. Demokrasi ile bağdaşmadığı, hukuksuzluğu artıracağı ve sağlıklı bir yargılama sistemi olmayacağı için ‘hayır’ diyecek. Evet’in yüzde 50’nin üzerinde olacağını düşünüyor. Ama bunun daha önceki AKP ile MHP oylarının çok altında olacağını vurguluyor.

Girdiğimiz bir sigorta acentesinin sahibi MHP’li ancak oyunun rengini belli etmiyor. “Evet çıksa ne olacak hayır çıksa ne olacak? Ben kararsızım” diyor. Piyasaların durgun olduğunu söylüyor. İş kaybına ve cebindeki paranın azalmasına dikkat çekiyor. Ardından EMS erkek giyim mağazasına giriyoruz. Mağaza Sahibi Emir, 50 bin TL çek borcu olduğunu ve onun nasıl ödeyeceğini düşündüğünü söylüyor. Bu yüzden referandumu düşünemediğini sözlerine ekliyor. O da oy kaybına rağmen evetin önde çıkacağını söylüyor.

‘SONUNA KADAR EVETÇİLER’ KONUŞUYOR

Girdiğimiz Çakmak Matbaasının sahibi ve çalışanları evetçi. Matbaa çalışanı Musa Türkmen, “Sonuna kadar tek adam, sonuna kadar güçlü Türkiye, sonuna kadar padişahlık” diyor. Evet vermekte çok kararlı. Ama konuşmasının altını pek dolduramıyor.

Matbaa Sahibi Kerim Çakmak, gençliliğinde önce solculuğa ardından MHP’ye bulaşmış. Şimdi evetin propagandasını yapıyor. Cumhuriyet kurulduğundan bugüne tek adam yönetiminin olduğunu savunuyor. Seçilen milletvekillerinin partilerde tek adam tarafından belirlendiğini, işleyişin zaten böyle olduğunu düşünüyor. Türkiye’de liderler sultası olduğunu anlatıyor. Meselenin bir kişi meselesi olmadığını ve başkanlık sisteminin iyi olacağını düşünüyor.

‘HANGİSİ EKONOMİK GÜZELLİK SUNARSA’

Osmaniye Davulcular Derneği Başkanı Adem Timi, Abdallar halkından. “Biz davulcuyuz kim düğünü çaldırırsa oraya gideriz. Hangisi iş, aş ve ekonomik güzellik sunarsa oraya gideriz.” diyor. Osmaniye’de 30 bin kadar Abdal’ın yaşadığını da ekliyor. Kendisini yenilikçi, devrimci olarak tanımlıyor. Zeynel Abidin soyundan geldiklerini, Ehlibeyt, Bektaşici olduklarının da altını çiziyor. AKP döneminde çok baskı olmadığını savunuyor. TOKİ’den ev sahibi olduklarını ve ‘evet’ vereceklerini söylüyor.

Fıstıkçılar çarşısına giriyoruz. Burada ağırlıklı Urfa Arapları var. İlk girdiğimiz fıstık dükkanı evetçi çıkıyor. İşyeri sahibi Mehmet bunu “Her kafadan bir ses çıkmasın” sözleriyle açıklıyor. Biraz üsteleyince ilkokul mezunu olduğunu, maddeler konusunda bilgi sahibi olmadığını ama güçlü lider için evet diyeceğini ifade ediyor. Çarşıda, çay ocağı önünde dört kişi oturuyor. Evet diyor ama gerekçesini söylemiyorlar. İçlerinden Hasan atılıyor: “Liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan için evet vereceğiz. Güçlü Türkiye, güçlü devlet başkanı için evet. 15 Temmuz darbecilerine karşı evet!” diyor. Gülen Cemaati ile hükümet arasında önceden beri  süregelen ilişkileri sorunca “İşi oralara götürmeyin, biz evet diyeceğiz” diyerek kestirip atıyor. Diğerleri de ona destek veriyor.

‘KORKUDAN KİMSE FİKRİNİ AÇIK ETMİYOR’

Fıstıkçılar çarşısından Feyyaz Arslan, net olarak ‘hayır’ diyor. Piyasaların durgunluğuna, ekonomik gidişatın olumsuzluğuna dikkat çekiyor. İnsanların fişlenme korkusuyla fikrini açık etmediğini ifade ediyor. MHP tabanında yarıdan fazlasının hayır vereceğini, AKP tabanında yüzde 20 kararsız olduğunu tahmin ediyor. Meral Akşener’in gümbür gümbür geldiğini, ona kongre yaptırmadıklarını hatırlatarak Bahçeli’nin koltuk sevdasıyla AKP’ye yanaştığını ifade ediyor.

ELDE DEMOKRASİ GAZETESİ’NDE...

Osmaniye’de yayımlanan günlük yerel gazetelerden “Elde Demokrasi” gazetesini ziyaret ediyoruz. Gazete 2002’de kurulmuş. Yazı İşleri Müdürü Murat Boz, Osmaniye’de evetin yüzde 60 çıkacağını ve evet cephesinde yüzde 20’lik bir oy kaybı yaşanacağını söylüyor. MHP cephesinde küskünler olduğunu ve Bahçeli’nin sonradan evet demesinin tabanı ikna etmediğini vurguluyor. Hükümetin “PKK, FETÖ hayır diyor biz onun için evet diyoruz” söyleminin Osmaniye’de ters tepki yarattığı gözlemini de bizimle paylaşıyor.

DEMOKRAT PARTİ DE HAYIR DİYOR

Demokrat Parti Osmaniye Merkez İlçe Başkanı Sait Kambur da Evrensel'e konuştu. Kambur, herkes için demokrasi, herkes için adalet ve herkes için eşitlik dediklerini ve hayır oyu vereceklerini söylüyor.

OSMANİYE’DE GEÇMİŞ SEÇİMLERDE OY DAĞILIMI

2014 yerel seçimlerinde MHP yüzde 47, AKP  yüzde 37 oy almış. Osmaniye’de belediye Milliyetçi Hareket Partisinde. 7 Haziran 2015 genel seçimlerinde MHP yüzde 40 oy almış. AKP de yüzde 39 oyda kalmış. Ancak 1 Kasım seçiminde AKP oyunu yüzde 46’ya çıkarmış. MHP’nin oyu ise yüzde 34’e düşmüş. Her iki parti de kentten ikişer milletvekili çıkarmış. AKP ile MHP’nin toplam oyu yüzde 80’e ulaşıyor. Osmaniye’de kalan yüzde 20 ise CHP, HDP ve diğer partilere dağılıyor.

ÖNCEKİ HABER

BEDAŞ işçileri: Başkanlık gelirse sorunlar daha da artar

SONRAKİ HABER

İhraç edilen akademisyene bir darbe de Baro'dan

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa