İsveç Devlet Televizyonu çektiği görüntüleri polise vermedi

Murat KUSEYRİ
Stockholm

Geçtiğimiz ay Hallsberg’deki bir okulda öğrenciler ve polis arasında çatışma çıkmıştı. Çatışma sonra 11 öğrenciyi gözaltına alan polis, olaylara katılan gençler hakkında soruşturma başlatabilmek için olay sırasında çekim yapan İsveç Devlet Televizyonu’na başvurarak çekilen görüntüleri istedi. Bu talebin reddedilmesi üzerine de konu mahkemeye taşındı.

Yerel mahkeme, polisin talebini yerinde bularak televizyon yönetiminin çektiği görüntüleri polise teslim edilmesi yönünde karar aldı. Mahkemenin kararına rağmen İsveç Devlet Televizyonu (SVT) görüntüleri polise vermedi ve kararın bozulması için üst mahkemeye itiraz etti.

Önceki gün konuyu itirazı değerlendiren üst mahkeme, ilk mahkemenin verdiği kararın yerinde olduğuna ve İsveç Devlet Televizyonu’nun polisin istediği görüntüleri savcıya vermesine hükmetti. Olay sırasında gözaltına alınan öğrencilerden 7’si ise hala tutuklu. 

‘MAHKEMENİN VERDİĞİ KARAR MEDYAYA GÜVENİ SARSAR’

İsveç Devlet Televizyonu, görüntüleri polise vermeyi reddetmesinin pek çok nedeni olduğunu belirtiyor. Bu nedenlerden en önemlisinin ise görüntülerin polise verilmesi halinde medyaya olan güvenin sarsılacağı. İsveç Devlet Televizyonu Örebro İli Şefi Linda Hermansson, Üst Mahkeme’nin kararını inceledikten sonra alacakları tutumu belirleyeceklerini söyledi.

“Biz, medya olarak kimseye polis olsa da materyal vermeyiz. Bu inandırıcılık sorunu. Toplum kaydettiğimiz şeyleri başkasına vermeyeceğimizin güvencesini hissetmeli” diyen Hermansson, mahkemelerin verdiği  kararların demokrasinin temel taşlarından biri olan medyaya olan güveninin sarsılmasına yol açacağı uyarısında bulundu.

‘GÖRÜNTÜLERİN PAYLAŞILMAMASI DOĞRU BİR TUTUM’

Mahkemenin kararlarına gazeteci örgütleri ise tepkili. Araştırmacı Gazeteciler Derneği, gazetecilik amacıyla elde edilen materyallerin toplumun kendisini güvende hissedebilmesi için başkalarına verilmemesinin hukuk devletinin en temel ilkelerinden biri olduğunu ve İsveç Devlet Televizyonu’nun görüntüleri polise vermemekle medya etiğine uygun davrandığını açıkladı. Medyanın elindeki bilgi ve belgeleri başkalarıyla paylaşmasının toplumdaki güçler ayrılığı ilkesinin terk edilmesi anlamına geleceğini belirten Araştırmacı Gazeteciler Derneği, mahkeme kararına uyulması durumunda yargı, yürütme ve yasamanın yanı sıra  dördüncü güç konumundaki medyanın etkisizleşeceğine dikkat çekti.

Medya kurumlarının gelecekte kötü iki alternatifle karşı karşıya kalacağı belirtilen açıklamada meydanın ya mahkeme kararına uyarak güvenirliğini yitireceği ya da mahkemenin kesin kararı vermesinden hemen önce elindeki materyalleri imha etmek zorunda kalacağı belirtildi.