23 Nisan 2017 01:50

Fillerin önünde neden işememelisiniz?

Psikolog ve Zoolog Profesör Phyllis Lee, filler üzerine yaptığı uzun gözlem ve araştırmalar sonucu edindiği ilginç bilgileri paylaştı.

Paylaş

Psikolog ve Zoolog Profesör Phyllis Lee, ömrünün çoğununu Kenya’da Afrika filleri üzerine çalışarak geçirdi. Bu sırada, bu güzel yaratıklara ilişkin enteresan şeyler öğrendi.

BBC Radio 3’ün ‘Free Thinking’ kuşağına röportaj veren Lee, uzun erimli araştırması sırasında edindiği ilginç bilgileri paylaştı.

FİL DÜNYASINDA NİNELER ÇOK ÖNEMLİDİR

Phyllis’in çalışmaları 1972’de ortalama 7 filden oluşan ailelerde başladı. Şimdi, koruma önlemleri sayesinde bu rakam 16’ya kadar yükseldi. Çalıştığı ailelerden birinin 50 üyesi var. Phyllis, bu ailede kimin ne zaman doğum yaptığını, kimin doğuma yardımcı olduğunu ve fil yavrularına kimin göz kulak olduğunu biliyor. Şöyle diyor: “Bir fil ailesinde nineniz varsa hayatta kalma şansınız daha yüksektir.”

SESLER, FİL AİLESİNİ BİR ARADA TUTUYOR

Filler, selamlaşmak ve başka ailelerden filleri tanıyabilmek için sesli iletişimi kullanıyor. Phyllis’e göre dostlarını düşmanlarından ayırabiliyorlar: “Bir kez bir meslektaşım Afrika’nın güneyinden tamamen yabancı fillerin ses kayıtlarını dinletti. Epey gürültülüydü ve filler aracımızı sarstı. Hayatımda hiç bu kadar korkmamıştım.”

FİLLERİ TELEVİZYONDAN İZLEMEK GERÇEKLİĞİ YANSITMIYOR

“Filler çok yavaş ve kararlıdır, vakitlerinin çoğunu yiyerek geçirirler. Nadiren etkileşime geçerler. Günlerinizin çoğu filleri yemek yerken izlemekle geçer. Kilimanjaro Dağı’nın yakınlarındaki filleri izledim. Onları gittikleri her yerde takip edebilirsiniz. Filler çok sakindir. Size alıştıkları zaman gelip aracınızı selamlarlar ve yavrularını da arabanıza getirirler.

SAKIN ÖNLERİNDE İŞEMEYİN

“Eğer işerseniz erkekleri gelip sizi koklar. Çok utanç verici bir şey. Erkek filler dişilerin azgınlık döneminde olup olmadığını sidiklerini koklayarak anlıyor. Bu yüzden dikkatli olmalısınız çünkü sizi sürekli takip edebilirler.”

HARRY POTTER FİLLERE KARŞI

“İki çocuğumu da henüz çok ufakken filleri takip etmek üzere yanıma aldım. Büyük olanı gün boyunca vanın arkasında Harry Potter kitabı okuyordu. Küçük olansa hiçbirimizin görmediği olağanüstü şeyleri fark ediyordu. Büyük olan şimdi bir şair, küçük olansa Etiyopya kurtları üzerine çalışıyor. Bok yığını üzerinde çiftleşen boksinekleri üzerine bir şeyler öğrenmekten zevk alanları tanımakta zorluk çekmiyorsunuz. Özel bir ilgi alanı.

FİLLERİN ÖMRÜ İNSANLAR KADAR MI?

“Dişi filler yetmişli yaşlarının ortasına kadar yaşıyor. Çoğu 40-50’yi görüyor. Açıkçası uzun dönemli çalışmalarımızda beşikten mezara fillerin yaşamlarını takip etme şansımız oluyor. Uzun yaşarlarsa bir ömre 10 bebek sığdırıyorlar ki bu aslında insanlardan daha düşük bir rakam. Guinnes Rekorlar Kitabı’na göre “Bir kadının 27 çocuk sahip olması imkansız değil.”

TEK DİŞİ OLAN FİLLER DAHA ÇOK MU DÖVÜŞÜYOR?

“Bazen tek dişli erkeklerin daha iyi dövüşçüler olduğunu düşünüyoruz. İki dişi olanlar kafa kafaya çarpışıp sıkışabilirler. Tek dişi olanlar ise daha sinsi oluyor ve arkadan dolanıp rakibini gövdesinden vurabiliyor. Bu bazen dövüşü bitiren hamle oluyor yani başarılı bir yöntem. Enteresan olan şu, tek dişi olan ne kadar az fil var ya da vardı ve kaçak avcılığın yaygınlaşmasının sonucu olarak ileride sayıları ne kadar olacak...

KAÇAK AVCILIĞIN ETKİSİ

Fillerin, diş avcılığının etkisinden kurtulması 2 jenerasyonu buluyor. Bu 15-20 yıl demek. Şunu öğrendik ki doğal yollardan ölürlerse aile yapıları zarar görmüyor ama kaçak avcılık kurbanı olurlarsa bunun aile üzerinde yarattığı travma o kadar büyük oluyor ki en azından bir jenerasyon boyunca iyileşemiyorlar.

BBC Radio 3’ten çeviren Mithat Fabian SÖZMEN

ÖNCEKİ HABER

Bedel

SONRAKİ HABER

Kuzey Kore-Güney Kore: Şematik düşüncelerin ötesinde

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa