364 gün sömürülerek nereye kadar gideceğiz?
Gebze'den metal işçisi Evrensel'e yazdığı mektupta tüm işçilerin 1 Mayıs'ını kutlayıp işçileri birlik olmaya çağırdı.
Metal işçisi
Gebze
Dünya işçilerinin Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü 1 Mayıs kutu olsun. Ben bir metal işçisi olarak içimden geçenleri kaleme almak istedim. 2017 1 Mayısı’na saatler kala ülkenin hali ortada. OHAL’i bahane edilerek işçilerin hakları gasbedilip sömürülmeleri yasal hale getirilmek isteniyor. Ancak bu böyle gitmez!
Ekmeğini büyütmek için Anayasa’da olan grev hakkını kullandırmayan sermayenin hükümeti ve yöneticileri işçiler için değeri büyük olan Taksim 1 Mayıs 1977 ruhunu gizlemek için çeşitli oyunlar oynuyorlar, yasaklar koyuyorlar. Böylece işçi emekçilerin alanlarda haklarını istemesinden rahatsız olan sermayeye hizmet ediyorlar. Ancak bir gün tatilden sonra 364 gün sömürülerek nereye kadar gideceğiz? Toplu iş sözleşmelerinde hakkımızı almak için grev dediğimizde milli güvenliği tehdit ediyor denerek grevimizi erteleyen hükümet aslında en çok vergiyi emekçiden aldığını biliyor. Peki neden bile bile böyle davranmaktadır, koltukları mı rahat yoksa işin içinde bizim aklımızın alamayacağı kadar büyük paralar mı var? Koltuklar da rahat, para da çok. 2013’te metal işçisi olarak işe başladım ama daha yeni kadro aldım. 2014’te metal işçileri olarak grev dedik ve fabrika önünde grev pankartını astığımızda kapının önüne iki büyük otobüs çevik kuvvet polisinin geldiğine tanık oldum. Bizim verdiğimiz vergilerle maaş alan polislerin bizim önümüze çıkması ve grevi yasaklayan hükümetin de yaklaşık 15 bin metal işçisi için terörist demeye getirmesi Türkiye için acı bir olaydı. Patronları ve onların hükümetini korkutan tabii ki işçilerin bir arada olmalarıydı. İşçilerin fabrikalarda birlik olmaları onları korkutan tek silahımız.
Renault işçilerinin de mücadelesiyle sonrasında metal patronlarının sendikası MESS işçilere taksit taksit 4500 lira verdi. 7 Haziran seçimi öncesi bu yapılsa da seçim sonrası hükümet ve sermayenin işçi ve emekçilerin haklarını gasbetme çabaları devam etti. Din ve milliyetçilik üzerinden işçi ve emekçilerin duygularıyla oynayıp daha kolay sömürmek için harekete geçtiler. Şimdi kıdem tazminatı fona devredilmek isteniyor. Bu nedenle 2017 1 Mayısı çok önemlidir, emekçiler safını seçip emek saflarında mücadele etmek zorundadır. Tek güvenceleri olan kıdem tazminatının fona devredilmesine, kölelik koşullarına, Taksim’i yasaklayanlara karşı bulunduğumuz il ve ilçeleri birer Taksim yapmalıyız.
Bütün işçi ve emekçilerin 1 Mayısı’nı kutlar saygılar sunarım. Sınıfa karşı sınıf. Zafer dilenenlerin değil, direnenlerin olacaktır.