‘8 Mayıs faşizmin yenilebilmesinin hikayesidir’
8 Mayıs Zafer Günü söyleşisinde konuşan Tarihçi Yazar Erdoğan Aydın, '8 Mayıs faşizmin bile yenilebilmesinin hikayesidir' dedi.
Emek Partisi’nin 8 Mayıs Faşizme Karşı Zafer Günü’nde düzenlediği söyleşide konuşan Tarihçi Yazar Erdoğan Aydın, “8 Mayıs faşizmin bile yenilebilmesinin hikayesidir” dedi. Emek Partisi MDK üyesi Fevzi Ayber de “Türkiye’de tek adam rejiminin varmak istediği yerin faşizm olduğuna” dikkat çekti.
Emek Partisi (EMEP) Ankara İl Örgütü 8 Mayıs Faşizme Karşı Zafer Günü’nde bir söyleşi düzenledi. “Ekim Devrimi’nin 100. yılında faşizmin yenilgisini konuşuyoruz” başlığıyla yapılan söyleşide Tarihçi Yazar Erdoğan Aydın ve Emek Partisi Merkez Disiplin Kurulu (MDK) üyesi Fevzi Ayber konuştu. SES Genel Merkezi’nde yapılan söyleşide ilk söz alan Erdoğan Aydın, 1945 yılında dünyanın geleceğini derinden etkileyen bir yenilgi ve zaferin yaşandığını kaydetti. 8 Mayıs’ın sermaye adına kurulan bir dünyanın ve savaşın yenildiği gün olduğunu belirten Aydın, öte yandan bugün dünyanın, tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar kötü bir durumda olduğunu söyledi. Bugün 8 insanın 3.5 milyon kişinin gelirine sahip olduğuna dikkat çeken Aydın, “dünyanın şehirlerinde ve kırlarında sosyalizm egemen olsaydı böyle bir tablonun olmayacağını” söyledi. Kapitalizmin iki büyük küresel savaşa neden olduğunu belirten Aydın, “Soğukkanlı bir şekilde incelediğinde büyük sermayedarların egemen olduğu bu savaşlar sonucunda hiçbir olağanüstü roman, film, şiirin anlatamayacağı felaketler yaşandı. Her iki savaş da dünyanın büyük güçlerinin dünyanın paylaşma sorunu yüzünden çıktı. Kapitalistlerin savaşı olarak başlasa da faşizm ile sosyalizm arasında bir savaşa dönüştü” dedi.
STALİNGRAD, SAVAŞIN KADERİNİ DEĞİŞTİRDİ
Stalin yönetimindeki Sovyetlerin Hitler tehdidini görerek zaman kazanmak için Almanya ile saldırmazlık paktı imzaladığını kaydeden Aydın, Hitler’in önce Fransa’ya sonra da hızla Sovyetler Birliği’ne saldırdığını hatırlattı. Sovyet halkının Stalingrad’da uzun bir süre ev ev, sokak sokak sürdürdüğü direnişin Nazi ordusunu püskürttüğünü dile getiren Aydın, “Hitler ‘Stalingrad’ı ele geçirdik yakında resmi olarak ilan edeceğiz’ dediğinde Kızıl Ordu faşist orduyu kuşattı. Stalingrad’daki bu direnişle faşist ordunun belinin kırılması İkinci Dünya Savaşı’nın kaderini değiştirdi. Bugün biz yenebilirizin, faşizmin bile yenilebileceğinin hikayesi. 8 Mayıs sonrasında dünyada gelir düzeyi oldukça yükseldi, Avrupa’da sosyal demokrasi ve bağımlı ülkelerde bağımsızlık mücadeleleri güçlendi. Bugün tarih bitti diyenlere inat dünyanın gidişatını yeniden değiştirmek zorundayız” diye konuştu.
TÜRKİYE’DE TEK ADAM REJİMİNİN VARMAK İSTEDİĞİ YER FAŞİZMDİR
EMEP MDK üyesi Fevzi Ayber, herkesin devrimden sosyalizmden umudunu kaybettiği bir dönemde sosyalizme daha çok sarılmak gerektiğini ifade etti. Faşizmin dünyada milyonlarca insanın yıkımına yol açmasının kaynağının emperyalist-kapitalist sistem olduğunu bilmek gerektiğini belirten Ayber, şiddet her dönem olsa da faşizmin emperyalizm ile ortaya çıktığını söyledi. Emperyalizm yok olmadan faşizmin de, savaşların da yok olmayacağını belirten Ayber, Birinci Dünya Savaşı sürerken doğru bir önderlik sayesinde Rusya’da savaşın devrime dönüştürüldüğüne dikkat çekti. Ayber, sosyalizm inşasından hemen sonra emperyalistler arası gizli savaş anlaşmalarının ifşa edildiğini hatırlattı. İkinci Dünya Savaşı sonrasındaki yenilginin ise emperyalist kapitalist devletleri devrimden daha çok sarstığını kaydeden Ayber, bu nedenle Keynesyen politikalar geliştirildiğini, Sovyetlerin yıkılması ile birlikte de emekçilerin kazanılmış haklarına saldırıların başladığını vurguladı.
8 Mayıs’ın, faşizm tehdidini bilerek duyarlı olma gerekliliğini gösterdiğini ifade eden Ayber, “Sınıflar kalkmadığı sürece savaşlar ortadan kalkmayacaktır. Bugün savaşlar bloklaşmış olarak gelmese de birçok ülkede meydana geliyor. Direkt kendileri olmasa da piyonları, yerel iş birlikçileri ile savaşları sürdürüyorlar. ABD’de ve Avrupa’da faşizm yükselişte. Türkiye’de tek adam rejiminin varmak istediği yer faşizmdir. Referandumda hileler, halklara savaş tehditleri, Kürt halkına ölüm ve yıkım gibi uygulamalar ülkemizde faşizmi ileri götürmeye çalışanlar bunu besliyor ve kışkırtıyorlar. Peki biz ne yapacağız? Bizdeki iktidar savaşçı bir iktidar. Birincisi Marksist Leninist önderlerimizin yaptığı gibi savaşı önleyici bir mücadele örgütlemek. İkincisi de bunun bir tarafı savaş karşıtlığını örgütlemek bir yandan da sınıf savaşını örgütleyen bir devrim ve sosyalizm mücadelesidir” diye konuştu. (Ankara/EVRENSEL)