Birliğimizi koruyalım mücadelemizi büyütelim

Mutlu Akü’den bir grup işçi
İstanbul

Merhaba arkadaşlar. Bizler İstanbul Tuzla Tepeören’de bulunan ve Petrol-İş Sendikasının örgütlü olduğu Mutlu Akü fabrikasında çalışan bir grup işçiyiz. Sizlere fabrikada yaşadığımız sözleşme sürecinden bahsetmek istiyoruz.

Mutlu Akü’de, 2015 sözleşmesinde olduğu gibi bu sözleşme dönemi de sancılı geçiyor. İşçilerin maaşının düşük oluşu, 2000’li yıllardan beri hep enflasyon oranında artışlarla maaşların erimesi-ezilmesi biz işçiler için sorun haline gelmiştir. Emeğimizin karşılığını alamıyoruz ve son geçirdiğimiz sözleşme de (2015) biz işçilerin beklentisini genel anlamda karşılayamadı ne yazık ki. Bu dönem sözleşmesinde ise hâlâ devam eden bir belirsizlik hakim. Sözleşme tıkanmış durumda ve fabrika genelinde biz işçiler bölünmüş durumdayız. Petrol-İş İstanbul 2 No’lu Şubenin geçirmiş olduğu şube seçimi, fabrikayı bölmüş durumda. Halihazırda zaten işçiler arasında yeni işçi-eski işçi diye bölünmüşlük (Geçmiş sözleşmelerdeki eşitsiz zam uygulamalarından kaynaklı) vardı, bu son şube seçimiyle daha da bir bölünmüş durumdayız. Bu süreçler bizim birliğimize bütünlüğümüze zarar vermiştir. Temsilcilerin sözleri, eylem kararları işçiler tarafından kabul görmemektedir. 

Kimi işçiler temsilcileri desteklerken kimileri desteklemiyor. Bu da sancılı sözleşme sürecinde eylem birliği oluşturmamıza en büyük engeldir. Bizler patronun bölücü politikalarıyla (Sözleşme sürecinde 5 arkadaşımızın haksız yere işten atılması) ve Petrol-İş 2 No’lu Şubenin sözleşme sürecinde şube seçimi yapmasından kaynaklı birlik oluşturamadık (Şube sekreteri adaylarının Mutlu Akü çalışanı olmasından kaynaklı). 

Mutlu Akü zehirli bir fabrikadır kanda kurşun oranının artmasından kaynaklı geçen dönemlerde hastanede 300 arkadaşımız tedavi görmüştür. Ağır sanayi koludur. Bizler burada çalışırken sağlığımızdan da ödün veriyoruz. Bu ortamda emeğimizin karşılığı şu anki aldığımız ücretler değildir. Bizler daha fazlasını hak ediyoruz. Bunun için işçiler olarak sözleşme döneminde birlik beraberliği oluşturmak gerekiyor. Gerek temsilciler, gerek şube şu anki işçiler arasındaki bölünmüşlüğü yok etmiş değillerdir. Bu da bizim sözleşme dönemindeki sürecimizi baltalayan bir pasif duruştur. Yani kaderimiz tamamen sendikanın inisiyatifindedir. 

Bizler birliğin beraberliğin sağlanması açısından, sendika yönetimi seçiminden ve patronun bizler arasında ikilik yaratması ve 2015 sözleşmesinde işçileri bölmesinden kaynaklı sorunlar yaşamak istemiyoruz. Mücadelemizi sözleşme döneminde daha da etkin gösterebilmek için bu eylemsizlik ortamının son vermesinden yanayız. Çeşitli eylemlerle tekrar o havayı yakalayıp patrona bizim bir olduğumuzu göstermek istiyoruz. Evrensel gazetesi aracılığıyla Petrol-İş 2 No’lu Şubeye ve mevcut temsilcilere Mutlu Akü’de çalışan arkadaşlara bunu duyurmak niyetimiz.

Halihazırda OHAL’in süregeldiği bir ülkeyiz. OHAL kapsamında milli güvenliği tehdit amacıyla şu anki hükümet bizim anayasal hakkımız olan grevleri bile engellemektedir. Bir de biz işçiler olarak bu tür bölünmüşlüklere meyil vermeyelim, birliğimizi koruyalım, mücadelemizi büyütelim. Bizim sorunlarımıza bizden başkası derman olamaz. Bu da üretimden gelen gücümüzle, birlik ve beraberliğimizle gerçekleşecektir. Saygı, sevgi ve dayanışmayla...