İtü Cevher Hazırlama Mühendisliği Kulübü

Mahmut Sezgin MEMİŞ

İstanbul Teknik Üniversitesi

Türkiye’nin endüstriyel hammadde, metal vb. ihtiyaçları üniversitelerde verilen eğitimler ile desteklenerek karşılanmaya çalışılıyor. Türkiye’deki tek cevher hazırlama mühendisliği bölümü de İTÜ’de 2007 yılında açılmış. Maden Fakültesi’ndeki mangal partilerinde Cevher Hazırlama Mühendisliği Kulübü ile üniversiteyi, mesleklerini ve geleceklerini konuştuk.

Cevher hazırlama mühendisliği nedir?

Ulaş: Bölümümüz geleceğin endüstriyel hammadde ve metal üretiminde temel bir noktada yer alıyor. Doğada madenler istediğimiz şekilde çıkmıyorlar. Cevher hazırlama mühendisleri cevherleri kimyasal, fiziksel işlemler ile zenginleştiriyor. Madencilik faaliyetleri ile doğadan cevherin çıkartılması, devamında hazırlanması, zenginleştirilmesi, sonrasında ise metalurjik işlemler ile evimize kadar gelmesini sağlıyoruz.

Nerelerde çalışıyorsunuz?

Ulaş: Kömür, demir, krom, kurşun, çinko, altın vb. her türlü endüstriyel ve metalik madenlerin çıkartıldığı yerlerdeki tesislerde cevher hazırlama mühendisleri çalışmaktalar. Çimento ve boya sektöründe de çalışan arkadaşlarımız var.

Kamu kurumlarında çalışabiliyor musunuz?

Ulaş: 12 Eylül ile birlikte hâkim hale gelen neoliberal politikalar sebebiyle çokça maden kamu kuruluşu özelleştirildi. Şu an devletin elinde TTK, TKİ, ETİ BOR kalmış durumda. Henüz özelleştirilmeyen kamu kurumlarında çalışabiliyoruz.

“MÜHENDİSLER OLARAK ÖRGÜTLENMEMİZ ÖNEMLİ”

Cevher hazırlama mühendisliği kulübüne neden üyesin?

Yarkın: Öğrenci olarak örgütlenebileceğin ilk yer öğrenci kulüpleri. Kendimizi geliştirmek ve haklarımızı bilmek için mühendisler olarak örgütlenmemiz çok önemli.

Kayhan: Bölümümüz her sene 25 tane yeni öğrenci alıyor. Az kişi olduğumuz için daha çok bir arada bulunma ihtiyacını hissediyoruz. Hazırlıktan çıkıp bölüme geldiğimiz zaman bir kopukluk oluyor. Manevi ve mesleki destek açısından bütünleşmeyi kulüp aracılığıyla daha ilk yıllarından sağlayabiliyoruz. Öğrencilerin kendi aralarında bütünleşmesini sağlıyoruz. Birlikte her uzmanlık kulübü gibi teknik geziler ve seminerler yapıyoruz. Çok sayıda mezunumuz olmadığı için de iletişimimiz çok güçlü.

Bir öğrenci Maslak’tan kalkıp neden Soma’ya teknik geziye gitmeli sizce?

Kayhan: Laboratuvarlarımızdan memnunuz fakat endüstri ile kıyasladığımız zaman çok küçük ölçekte deneyler yapıyoruz. 200 gram beslediğimiz cihazı endüstride 200 ton besliyorlar. Bunları görmek mesleki açıdan geliştirici. Bölümde ve gelecekte yapabileceği işleri görmesi son derece önemli.

Mert: Çünkü somut bir iş bu; tesise giren ve çıkan cevheri görüyorsun. Ben bunla bunu ayırdım diyebiliyorsun. Yaptığın işi o an görüyorsun ve üretime yabancılaşmıyorsun. Stajlar ve teknik gezilerden öğrendiklerim sayesinde bölümümü çok seviyorum.

Bu meslekte kadın olmanın zorlukları var mı sence?

Vuslat: Kütahya’da 400 erkek ile birlikte staj yaptım. Hiçbir şekilde sıkıntı çıkmadı. Herkes mesleğime ve bana çok saygılıydı. Çok güzel bir staj dönemi geçirdim.

“ÇALIŞMA ALANIMIZ FAZLA”

Bölümünüzü önerir misiniz liseli arkadaşlara?

Ulaş: İnsanlar cevher hazırlama mühendisliği diyince kaçıyorlar. Ama yurtdışında çok yaygın olarak okutulan bir bölüm. Kanada, Amerika, Avustralya gibi madencilik faaliyetlerinin gelişmiş olduğu ülkelerde bölümümüz var. Bölüme gelmeyi düşünen arkadaşlar korkmasınlar ve gelsinler.

Mert: Bölüme girmeden önce takip ediyordum. Dünyada 7 okulda var. 50 bin sıralama ile girdim. Ama yarın birinci olsam kesinlikle yine tercih edip buraya gelirim. İTÜ’de hemen işe giren, çalışma alanı fazla olan bir bölümüz.

“BÖYLE TASARRUF OLMAZ”

İTÜ’deki her kulübe Maliye Bakanlığı’ndan ‘tasarruf tedbirleri’ geldi. Bu konuda ne söyleyeceksiniz?

Ulaş: Bu dönem kulüp aracılığı ile bir soda üretim tesisi için Ankara’ya teknik gezi düzenleyecektik. Tedbirlerden dolayı geziyi düzenleyemiyoruz. Okul bize otobüs vermiyor ve öğrenci halimizle İstanbul’dan 45-50 öğrenciyi geziye götüremeyiz. Bizim bölümdeki her öğrencinin görmesi gereken bir tesisti orası. Eğitim ve geleceğimiz için bu kararı doğru bulmuyoruz.

Mert: Eğitim için harcama yapmazsan ne anlamı kalıyor bizim bölümün açmanın. Çok saçma geliyor. 20 senelik bir hastalığın sonucu olarak değerlendiriyorum.

Soner: Yandaş holdinglerin milyonlarca lira tutarındaki vergi borçlarını silinebiliyor. Öğrencilere eğitim amaçlı yılda 1 veya 2 otobüs vermiyorlar. Hatta bazı kulüplere hiç yapmadığı yardımlar var. Böyle tasarruf olmaz. Bu öğrencinin hak gaspıdır. Bizim eğitim ve öğrenme hakkımızı gasp edip, kendi yandaşlarına göz yummasıdır.