Yerli işçiye 70 TL, Suriyeliye 37 TL yevmiye
İzmir'deki Suriyeli mülteciler, 10-12 saatlik emeğin karşılığında yerli işçilerin 70 TL kendilerinin ise 37 TL yevmiye aldıklarını belirtti.
Suriye'deki savaş nedeniyle topraklarını terk etmek zorunda bırakılan mültecilerin dramı bitmek bilmiyor. Mültecilere yönelik İzmir'in Torbalı ilçesinde başlatılan saldırıları Mersin, İstanbul ve Konya izledi. Yetkililer ise saldırılarla hedef alınan mültecilerin sorunlarına çözüm bulmak yerine bir yerden başka bir yere taşımakla yetindi.
Torbalı'dan toplanarak Antalya'ya götürülen mülteciler, bir kez daha sokaklarda kendi hallerine bırakılırken, İzmir'de kalan ve tarım işçiliği yapan işçilerin durumu ise içler acısı. Ucuz iş gücü olarak görülen mülteciler, ağır çalışma koşulları ile sömürü kıskacı altında. Sosyal güvenceden yoksun mültecilerin, günlük emeğinin karşılığı ise 37 TL.
YERLİ 70 TL SURİYELİ 37 TL YEVMİYE ALIYOR!
Bayındır’daki çiçek seralarında çalışan Suriyeli Kawa Şehin (30), 10-12 saatlik emeklerinin karşılığının 47 TL olduğunu bunu 10TL'sini de aracıların aldığını vurguladı. Kendilerine 37 TL kaldığını kaydeden Şehin, "Yerli erkek işçilere ise 70 TL veriyorlar” dedi.
'PATRONLAR YEVMİYELERİMİ VERMİYOR'
Patronların sürekli "Suriyeliler haydi çalışın" diye baskı kurduğunu dile getiren Şehin, “Sanki Suriyeliler insan değilmiş gibi davranıyorlar. Bir odada 4 kişi yaşıyoruz. Tarladan aldığımız para yetmiyor. Tarladan dönüşte ise çöplerden karton, plastik toplayarak geçimimi sağlamaya çalışıyorum. Daha geçen seneden kalan yevmiyeleri alamadım. Patronlar sürekli oyalıyor ve paramızı vermiyorlar” diye belirtti.
'BUGÜNE KADAR YARIMLARINI GÖRMEDİK'
Hastanelere gittiklerinde sürekli tedavilerinin ertelendiğini kaydeden Şehin, şunları aktardı: “Hastanelerde doktorlar sürekli ‘Suriyeliler gitsin sonra gelsin’ diyerek tedavimizi yapmıyor. Çocuğum elimde ölse tedavi amaçlı iğne vurmayacaklar.” İktidarın kendilerini sürekli Avrupa ülkelerine karşı koz olarak kullanmasına tepki gösteren Şehin, “Suriyeliler nereye gidecek? Burada kalsak öleceğiz, Suriye'ye yollasalar öleceğiz. Avrupa'ya karşı sürekli bizi kullanıyor ama bize yardım verdiği yok. Bugüne kadar da yardımlarını görmedik” şeklinde konuştu.
‘TARLAYA GİDİŞ GELİŞLERİMİZ EZİYETE DÖNÜŞÜYOR’
Suriye’den 5 yıl önce göç etmek zorunda kaldıklarını söyleyen Zeliha Hüseyin (50) de, 8 çocuğuna bakabilmek için 60 yaşındaki eşi ile birlikte tarlalarda işçilik yaptığını vurguladı. Aldıkları ücretin yetmediğini ve bazı aylar 400 TL'lik ev kirasını dahi ödeyemediklerini dile getirdi. Suriyeli oldukları için fabrikalara çalıştırılmadıklarını aktaran Hüseyin, tarlaya gidiş gelişlerinin ise eziyete döndüğünü kaydetti.
Hüseyin, şöyle devam etti: “Günde zorlu şartlarda 10 saat çalışıyoruz. Tarlada patronlar sürekli ‘Haydi acele edin’ diyerek bizi zorluyorlar. Yorgunluktan ölüyoruz. Çalıştığımızdan kaynaklı sürekli hasta oluyoruz fakat kimliğimiz olmadığından kaynaklı da hastanelerde tedavi olamıyoruz.”
Kaldıkları evin bir harabeyi aratmadığını aktaran Hüseyin, tarla dönüşlerinde ağrılarının olmasına rağmen ev işlerini yapmak zorunda olduğuna dikkat çekti. Suriyelilere yönelik artan saldırıları anımsatan Hüseyin, “Suriyelileri buradan yollayacaklar mı?” sorusunun sürekli akıllarında olduğunu söyledi.
TALEP AYNI: ÜCRETLER İYİLEŞTİRİLSİN
Tarım işçiliğinde Suriyeliler kadar yerli işçiler de zor şartlar altında çalışıyor. Tarım işçiliği yapan 17 yaşındaki F.Y. de, kendi durumlarına dikkat çekerek, sabahtan akşama kadar ara vermeden çalıştıklarını söyledi. Emeklerinin karşılığını alamadığını belirten F.Y., kendi durumlarının mültecilere oranla daha iyi olduğunu belirtti. F.Y., mültecilerin tarlalara yürüyerek gidip gelmek zorunda kalmalarının yanında daha düşük ücretlerle çalıştırıldıklarını aktardı.
Paketledikleri kasa başına 1 TL aldığını belirten Medine Gürek (38), günde 40 kasa paketleyebildiğini söyledi. Aldığı ücretin yetmediğini vurgulayan Gürek'in, tek talebi ücretlerinin iyileştirilmesi. (İzmir/DİHABER)