Çerkes Soykırımı’nın 153. yılı

Çerkes Dernekleri Federasyonu'nun çağrısıyla bir araya gelen kitle, 1864  Çerkes Sürgün ve Soykırımının 153. yıl dönümünü protesto etmek için akşam saatlerinde Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelindi. “21 Mayıs 1864 Gerçeklerin zaman aşımı olmaz, Çerkes soykırımını tanıyın” ve “21 Mayıs 1864 Çerkes Soykırımı Tanımanız belki geçmişi değiştirmez ama mutlaka geleceği değiştirir” pankartı açan kitle “İntikam değil adalet istiyoruz”, “Çerkes soykırımına sessiz kalma”, “ 21 Mayıs direnişin günüdür” dövizleri taşıdı. Galatasaray Lisesi önünde toplanan her yaştan Çerkes, kendilerine ait kültürel öğelerle birlikte asimilasyona meydan okudu.  Açıklama öncesi şiir dinletilerinin yapıldığı anmada öncelikle ana dilde konuşmalara yer verildi. Daha sonra şiirler okundu. 

‘YAŞASIN VAR OLMA MÜCADELEMİZ’

Burada konuşan Çerkes Dernekleri Federasyonu Başkanı Dr. Nusret Baş şunları söyledi:  “Yüzyıllardır yayılmacı politikalar izleyerek, Akdeniz’in sıcak sularına inmeyi kendine hedef seçen Çarlık Rusya bu emberyal hedef uğruna Kafkasya ya saldırıda bulunmuştur. Toplu katliamlar yapmış, vatanında kalmak isteyenlere ölümü reva görmüştür. Rusya’nın eli kanlı çarları ülkeyi işgal etmekle yetinmeyip, Çerkesleri de yurtlarından atmıştır. 7 milyonu aşkın Çerkes anayurtlarından ayrı yaşamaktadır. Çerkesleri kendilerini ana yurtlarında koparan bu sürgünü soykırım olarak kabul etmektedirler. İnsanlığa karşı işlenmiş bir suçtur. 153 yıldır bu katliamı unutmadık, hafızamızda yaşatıyoruz. Yaralarımız hala kanamaya devam etmektedir. Rusya devleti bir an önce özür dilemeye devam ediyoruz. Hak mücadelesini devam ettireceğiz. Yaşasın halkımız, yaşasın var olma mücadelemiz.”      

‘ASİMİLASYON SİLAHSIZ SOYKIRIMDIR’

Daha sonra söz alan Çoğulcu Demokrasi Partisi(ÇDP )Genel Başkanı Kenan Kaplan, Rusya’nın, Çerkeslere uygulanan soykırımın kabul edilmesi gerektiğini vurguladı.  Kaplan, “Çerkeslere çifte vatandaşlık tanınması, ulusal kimliğimizi güçlendirmeye yönelik derin adımların atılması, demokrasinin alanının genişletilmesi, okullarda ana dili eğitiminin kapsamının anadilimizin yaşayabileceği şekilde genişletilmesi, anadilde 7/24 yayın yapan TV ve radyo kanalarının açılması, kültürün yaşatılması ve geleceğe taşınması noktasında gerekli adımların atılmasıdır” diyerek taleplerini sıraladı. Türkiye devletine de seslenen Kaplan, “Soykırım ve sürgünün 153. yıldönümünde Türkiye Cumhuriyeti devleti ve hükümetine de sesleniyor ve diyoruz ki asimilasyon silahsız soykırımdır. Çerkes yurttaşlarınızın kendi dilleri kendi kültürleri ve kendi ulusal kimlikleri İle eşit vatandaşlarınız olduğunu kabul edin ve gereğini yapın. 7/24 yayın yapan TV ve radyo kanallarım açılmasını, kültürlerini yaşatıp geleceğe taşıyabilecekleri kültür merkezleri açılmasını, eğitim Sistemi İçinde anadillerini yaşatabilecekleri düzenlemelerin yapılmasını istiyorlar. Bundan sonra siyasal hayatta Çerkeşler taleplerine hayır diyenlere hayır; evet diyenlere evet diyecek ve demokrasinin alanının genişlemesi İçin mücadele edeceklerdir” diyerek sözlerine son verdi.

‘HAKLARIMIZIN TANINMASI GEREK’ 

Basın açıklamasında ise,"Çarlık Rusya emperyal hevesleri uğruna 300 yıl süreyle Kafkasya'ya saldırılarda bulunmuş, yerli halklara uyguladığı ağır bir soykırım sonrasında da 1864 tarihinde ülkelerini işgal etmiştir. Rusya'nın eli kanlı Çarları bununla yetinmemiş, hayatta kalan nüfusun yüzde 90'ını oluşturan 2 milyonu aşkın Çerkesi de yurtlarından söküp atmıştır. Sürülen Çerkeslerin yarım milyonu açlık, soğuk, algın hastalıklar ve karşılaştıkları olumsuz şartlar nedeniyle hayatlarını kaybetmişlerdir. Sürgün sonucunda 6 milyonu Türkiye'de olmak üzere 7 milyonu aşkın Çerkes hala anayurdu dışında ve dünyanın 40 ülkesine dağılmış vaziyette, yok olma altında yaşamaktadır. Çerkes halkının bu mağduriyetinin giderilmesi yükümlülüğü elbette ki Çarlık Rusya'sının bugünkü hukuki mirasçısı konumunda olan ve hala topraklarımızı denetim altında tutan Rusya Federasyonu'na düşmektedir. Bu nedenle Rusya Federasyonu'nu, işlenen bu tarihi suçu kabul edip Çerkes halkından özür dilemeye, Çerkeslere yurtlarına dönüş yolunu açmaya ve diaspora Çerkeslerine cumhuriyetimizin vatandaşlığını alma hakkını tanımaya çağırıyoruz." denildi.

Yapılan basın açıklamasının ardından Kitle, Rusya Konsolosluğu önüne çelenk koymak için yürüyüşe geçti. Kalabalığın önünde, üzerlerinde yöresel kıyafetler olan kişiler siyah çelenk ile ellerinde meşaleler taşıyarak yürüdü. Toplanan her yaştan Çerkes, kendilerine ait kültürel öğelerle birlikte asimilasyona meydan okudu. Kitle sık sık, "Soykırımcı Rusya Çerkeslere hesap ver", “Yaşasın Çerkeslerin direnişi", "Soykırım insanlık suçudur",“İşgal sizin direniş bizim”, “Çerkesya Rus toprağı olmayacak”, “Kafkasya bizimdir bizim kalacak”, “Katil Rusya Kafkasyadan defol”  şeklinde sloganlar attı. Rusya Konsolosluğu'na yaklaşan kitle, konsolosluk önünde polis barikatıyla karşılaştı. Polisin konsolosluk önüne kadar yürüyüşe izin vermemesinin ardından 'Soykırım İnsanlık Suçudur' yazılı siyah çelenk barikatların önüne bırakıldı. (İstanbul/EVRENSEL)