24 Mayıs 2017 05:22

Önder KARAKAYA

Varsayımlar, öngörüler ve 6. hisler artık devre dışı. Fenerbahçe resmen Euroleague şampiyonu. 3 sezondur kupaya adım adım yaklaşan sarı-lacivertliler nihayet mutlu sona ulaştı. Aslına bakılırsa Türkiye’nin hiç alışık olmadığı biçimde planlı bir başarıydı bu. Ve asıl bu yüzden üzerinde fazlaca durulması gerekiyor. Zafer yolculuğu 3 sezon evvel somut olarak başlamıştı. 2015’te kulüp tarihinin ilk Euroleague Final Four’una katılmayı başaran Fenerbahçe 4.lükte kalırken ertesi yıl finale yürüyor ancak destansı geri dönüşü tamamlayamayarak 2. oluyordu. 

Bu iki sezonluk deneyimin ardından şampiyonluğun favorisi olarak girdiği sezonda umulmadık derecede bocalayan Sarı Kanaryalar playoff öncesi ev sahibi avantajını da yitirerek herkesi şaşırtıyordu. Ancak asıl şaşkınlık verici neticeler Panathinaikos karşısında alındı. Fenerbahçe Atina deplasmanında çıktığı iki mücadeleden de galibiyetle ayrıldıktan sonra Yoncalar’ı İstanbul’da da devirerek süpürdü ve Euroleague tarihinde iki deplasman galibiyetiyle seri süpüren ilk ekip oldu. 2015’te Maccabi, 2016’da ise Real Madrid’e aynı tarifeyi uygulayan Zeljko Obradovic ve talebeleri böylece 3 sezonda 3. kez 3-0’lık playoff zaferiyle final foura yürüdü.

TÜM PARÇALAR DEVREYE GİRDİ

THY Euroleague’de final four organizasyonunun bu sezon İstanbul’da düzenlenecek olması ve bu avantajı da arkasına alacak olan Fenerbahçe’nin iki sezonluk deneyimin ardından ilk kez favori olarak gösterilmesi oldukça doğaldı. Ancak CSKA Moskova, Real Madrid ve Olimpiakos’un bulunduğu bir ortamda hiçbir takımın ağır biçimde favori olması söz konusu olamazdı. En azından müsabakalar öncesi böyle düşünülüyordu. Ne var ki Fenerbahçe, Real Madrid mücadelesinin ilk dakikasından Olimpiakos finalinin son dakikasına kadar hiç kimsenin şampiyonluktan tereddüt etmesine imkan tanımadı. İki karşılaşmada toplam 25 saniye geri düşen sarı-lacivertli ekip tarihin en hak edilmiş kupalarından bir tanesini müzesine götürürken taraftarlarını mest etmeyi bildi. Oyun kurucusundan pivotuna dek neredeyse her pozisyondan maksimum verim alınan hafta sonunun en değerli oyuncusu (MVP) Ekpe Udoh olurken, Nikola Kalinic de gizli MVP olarak basketbolseverlerin gönlünde ayrı bir yer edindi. Tüm sezon savruk bir görüntü veren Jan Vesely’nin iştahlı oyunu ve uzun zamandır ortalıkta görünmeyen Gigi Datome’nin Olimpiakos’un umudunu tüketen isim olması temsilcimizin şampiyonluk yolunu pürüzsüzleştiren detaylardan birkaçıydı.

YAŞAYAN EFSANE: ZELJKO OBRADOVIC

Sezon bu kez olumlu neticelendi. Ancak kimileri adına sezon henüz sona ermiş değil. Koç Obradovic pazartesi gecesi yapılan şampiyonluk kutlamaları esnasında taraftarlara saatini göstererek takımın çarşamba günü oynanacak TOFAŞ karşılaşması için dinlenmesi gerektiğini işaret ediyordu. Zelimir Zeljko Obradovic, Avrupa basketbolunun gördüğü tartışmasız en büyük başantrenör. Sırp hoca bu tarz büyük başarıların sırrının asla pes etmemek ve moral bozmadan disiplinli çalışmaktan geçtiğini özümsemiş bir isim. Obradovic spor camiamız için gerçek anlamda büyük bir şans. Hem genç antrenörler hem de sporcular için rol model olarak yakından takip edilmeli.

Avrupa’nın zirvesinde sezon böyle son buldu. Artık herkes evine döndü ve yerel liglerdeki playoff heyecanı başladı. Tekrar buluşuncaya dek hepinize ritim bulmuş Bogdan Bogdanovic kadar öz güvenli bir hafta diliyorum.

Evrensel'i Takip Et