İşçi miyiz, köle mi?
Tekstilde çalışan bir genç olarak siz Genç Hayat okuru arkadaşlara tekstildeki çalışma şartları ve birkaç olaydan bahsetmek istiyorum.

Esenyurt’tan bir genç
Tekstilde çalışan bir genç olarak siz Genç Hayat okuru arkadaşlara tekstildeki çalışma şartları ve birkaç olaydan bahsetmek istiyorum. Tekstil atölyelerinde ağır bir sömürü var, işçilere insanlık dışı davranıyorlar ve bizzat işçi hakları gasp ediliyor. Çalıştığım atölyede günde on saat çalışılıyor. Bu şekilde çalışma yasal olmamakla birlikte günde 7,5 saat üzerinde çalıştırılmada %50, genel tatillerdeki çalıştırılmada ise %100 zamlı ödeme yapılması gerekirken burada yapılmıyor.Günde on saat çalıştırılan işçilerin bir de mola saatlerine karışılıyor.
Geçtiğimiz günlerde mola saatlerinin değişikliği üzerine işçiler ve patron arasında anlaşmazlık oldu. İşçiler bir safta, patron bir safta olurken patronun bu emrivaki değişimi üzerine adilce bir karara vararak seçim kararı alındı. Tüm işçiler yeni mola saati düzenine hayır diyerek eski düzene geri döndüler. Mola saatlerindeki düzene dahi karışılan bu iş yerinde hatalı bir üründe bir ton azar işiten, keyfiye maaşı kesilen, ufak bir sorunda işten atılma korkusunda olan bu işçiler asgari ücretle çalıştırılıyor. Hatta çoğu çırak asgari ücret bile almıyor. Bunların yanı sıra tanıdık bahanesiyle işçi ayırt edilip maaşta ayrımcılık bile yapılıyor.
İşçi emeğini bu denli hiçe sayan bu iş yerinde yeni işe başlayan herkese normal maaşından bir tık daha fazla alabilmesi için sözleşme imzalatılıyor. Sözleşmede işçinin resmi tatillerini kabul etmediği ve çıkışını verdiği zaman tazminat davası açmayacağına dair şartlar bulunuyor. İşçi zaten resmi tatillerde çalışarak aldığı ek yüksek maaşı tamamlıyor. Sözleşmede tazminat davası açılmaması garantiye alınıyor. Ayrıca çocuk işçi alımının yüksek olduğu bu iş yerinde taşeron da söz konusu. Sendikasız olan bu yerde işçiler son olan olaylardan sonra yavaş yavaş birlik olarak seslerini çıkarmaya başlamasıyla patron, bu birliği para ile bozmaya çalışıyor. Haklarını savunan işçilere “Mesai saatlerini yükselttim, daha ne yapayım?” diyor. Savunulan hakka sömürüsüyle karşılık veriyor. Kendi hakkını savunan işçilere işveren haklarını kusursuz bir şekilde sayan işveren, sıra işçi hakkına geldiğinde susuyor. Şimdi soruyorum sizlere burada parayla işçi mi çalıştırılıyor yoksa köle mi satın alınıyor?
Evrensel'i Takip Et