25 Haziran 2017 03:21

Gözde TÜZER

Havalardı, ramazandı, bayramdı derken, tatili erteledik de erteledik. Ama işte bayram geldi. Şimdi sırada yaz tatili var. Tatil zamanı da akla gelen ilk iki şey; 1-mayo 2- çanta. İkincisinde seyahat çeşidine göre çanta seçmek lazım, orası kesin. Çoklu seyahatler için büyük sırt çantaları mükemmel. Ben de bu nedenle almıştım çantayı. Sırt çantaları büyük mağazalarda çok yüksek fiyatlara satılıyor. Ama ben her zaman her şeyi en ucuza bulabileceğim yerden yani Tahtakale’den, Mercan’daki çantacılar yokuşundan almıştım çantayı. Ehh kocaman sırt çantası zaten alındı ve evde duruyor. Ben gittim, gezdim, geldim. E ne gerek var ki bir kenarda durmasının. İste bu noktada başladı  “Büyük gezen çanta” hikayesi de... 

‘BAŞIMA NELER GELDİ BENİM’

Nerelere gitmedi ki. Kıyı Ege’nin tamamı, Avrupa’nın büyük kısmı, Akdeniz’in kızgın suları... Hadi bundan sonrasını çantanın ağzından dinleyin:

Ahh ahh... Bakmayın bunun böyle güzel güzel yazdığına. Neler yaşamadım, başıma neler gelmedi benim. Otellerde mi unutulmadım, kızgın kumlarda mı bırakılmadım. Ayakkabılardan, diş fırçalarına, gömleklerden tokalara kadar her şeyi taşıdım da, gıkım çıkmadı. Hatta bir keresinde Avrupa’nın tam ortasında... Aman ben de iyice yaşlandım ha. “Buralar eskiden dutluktu”ya bağladım iyice. Neyse konumuza dönelim. Size gittiğim, gördüğüm en güzel yerleri anlatacağım, üstelik bütçenize göre... 

EN UCUZ EN GÜZEL ASSOS

Çanakkale’nin en güzel yerlerinden biri Assos... Behramkale’deki antik kent. Oraya gittiğimde Kadırga koyundaki çadırda kalmıştım. Gittiğim en güzel yerlerden biriydi. Üstelik de çok ucuzdu. Behramkale’deki köyden alışveriş yapıp, Kadırga koyunda kalıp, en güzel denizlerden birinin tadını çıkarabilirsiniz. Hem İstanbul’a yakın, hem ucuz. Daha ne olsun...

Altınoluk’u da çok sevmiştim. Orada bizim dünya tatlısı dedemizde kalmıştık. Özellikle Hasanboğuldu’ya gittiğimizde bayılmıştım. Hasanboğuldu, Kazdağı Milli Parkı sınırlarında, Edremit Zeytinli’den gidiliyor. Ve aynı alandaki Sütüven Şelalesi’ne çok yakın. Mutlaka gidip görün. Edremit Körfezi’nde bir tanıdık varsa, hiç kaçırmayın derim. Kalacak yere de para vermeyin.

Efes Antik Kenti mi ararsın, Meryem Ana Kilisesi mi, Yedi Uyuyanlar mı, Şirince’nin şarapları mı? Selçuk... Ne kadar güzel bir yer. Aslında ben Selçuk’ta kalmamıştım. Kuşadası’da bir arkadaşım vardı. Orada kalmıştım. Buraya biraz bütçeyle gitmek gerekiyor. Özellikle Efes’i gezerken, bir tur rehberi tutsanız mükemmel olabilir. Tabi şarap için de ayrı para ayırmak gerekiyor. Bir de rahat ayakkabı giyin. Gözde’nin terlikleri kopmuştu orada. 

BİRAZ BÜTÇEYLE FETHİYE-KAŞ TATİLİ 

Fethiye’de otelde kalmıştık. Gözde’de ne gezer para. Annesi ve babasıyla müthiş bir tatil geçirmiştik. Saklıkent’i gezdik mesela. Sudan geçerken dikkat etmek gerekiyor. Alıp gidiyordu neredeyse. Ölüdeniz müthişti. Orada denize girmeden ölmemek gerekiyor bence. Ben girmedim ama girenler öyle diyor. 

Kaş’ta da pansiyonda kalmıştım. Ay ne gezdim o sene. Çok yorulmuştum. Batık Şehri gördük, Patara’ya gittik, Demre’de dolaştık. Nereyi sevdin diye sorarsan? İki yer var. Bir, Kaputaş Plajı. İki, Liman Ağzı. Yine maalesef biraz bütçeye ihtiyaç var gezmek için. 

‘PARAYI BULDUM AVRUPA’YA GİTTİM’

İyice bütçe bulunca gezmeye devam ettim. Roma’ya gittim mesela. İtalya’nın başkentine. Çok güzel yerlerdi. Özellikle Koleyzum’a bayılmıştım. Flavianus Amfitiyatro aslında ama Kolezyum olarak da biliniyor. Usta bir komutan olan Vespasianus tarafından MS 72 yılında yapımına başlanmış ve MS 80 yılında Titus döneminde tamamlanmış. Daha sonraki değişiklikler Domitian hükümdarlığı zamanında yapılmış. Paranız varsa hiç durmayın, Roma’ya gidin. 

Amsterdam’ı da çok sevmiştim. Hollanda’nın lalelerini de gördüm Amsterdam’a gidince. Özellikle müzeleri bir harika. Şehirde birçok müze var. Bunların en önemlileri Rjiksmuseum diğeri ise Van Gogh Museum. Bunların dışında, Amsterdams Historisch Museum, Rembrandthuis, Anne Frank Huis, Hermitage, Tropenmuseum, Verzetmuseum Stedelijk Museum’da var. Evleri de çok güzel. Şehrin içinden geçen nehirde neredeyse düşürüyorlardı beni ama, son anda tutundum da suya düşmekten kurtuldum. Daha gezecek yerlerim varmış demek ki...  

En güzelini ve en pahalısını sona bıraktım. Elbette Paris... Aşk şehri mi desem, romantizm mi... Eyfel bir harika. Müzeler bir harika. Louvre Müzesi dünyanın en büyük müzelerinden biri. Toplamını gezmek neredeyse 1 ay sürebiliyor. Neler yok ki içinde. Müze Fransız İhtilâli’nden sonra 1793 senesinde, Fransa’da açılan ilk devlet müzesi. Müzede ayrıca sekiz sorumlu departmanda 380 binden fazla obje ve sergilenen 35 bin sanat eserini var. Gidip görün derim. 

Evrensel'i Takip Et