İsveçli Süryani Vekil Kerimo: 1915'in modern versiyonu

Murat KUSEYRİ
Stockholm

Sosyal Demokrat İşçi Partisi Milletvekili Yılmaz Kerimo, Türkiye’de Süryanilere ait çok sayıda kilise, manastır ve mezarlığın kamu kurumlarına devredilmesini yazılı bir soru önergesiyle İsveç Parlamentosu'nun gündemine taşıdı.

Midyat doğumlu Kerimo, yazılı önergesinde Avrupa Birliği'nin Türkiye Hükümetinin azınlıklara yönelik tutumunu uzun yıllardan beri eleştirmesine rağmen Türkiye'nin tutumunda bir değişiklik olmadığını ve azınlıkların haklarını ihlal etmeyi sürdürdüğünü söyledi.
Son olarak Süryanilere ait kilise ve manastırların kamu kurumları ve Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredildiğine dikkat çeken Kerimo, Türkiye'nin tutumunun altına imza attığı uluslararası anlaşma ve sözleşmelere aykırı olduğunun altını çizdi.

Evrensel’în konu hakkındaki sorularını yanıtlayan Yılmaz Kerimo, Süryanilerin tarihi ve kültürel zenginliklerinin kamu kurumlarına ve Diyanet İşleri Başkanlığı’na devredilmesinin 1915 Süryani soykırımının modern bir versiyonu olduğunu söyledi.

'Soykırım sadece bizim tarihimiz değil, insanlık tarihidir'

Mor Gabriel’e ait arazileri geri almak için 7-8 yıl mücadele verdiklerini ve halen bir bölümünü alamadıklarına dikkat çeken Kerimo, “Biz sorunun çözülmesini beklerken manastır, kilise ve mezarlıklarımız kamu kurumlarına devredildi. Yapılanlar Müslüman olmayan halkların hak ve mülkiyetlerini güvence altına alan Lozan Anlaşması’na aykırıdır. Bu, hiçbir biçimde kabul edilemez” dedi.

Kerimo, “Barış süreci ve savaşın durmasıyla birlikte İsveç ve Avrupa ülkelerinden Süryaniler yeniden topraklarına dönmeye ve konut inşa etmeye başladı. Dönüş Türkiye devletini korkuttu. Savaşın yeniden başlamasından sonra kendilerini güvende hissetmeyen Süryanilerin bazıları Tur Abdin’den Avrupa’ya dönüş yapmaya başladı. Yapılmak istenen etnik ve dini temizliktir.”

GASBA KARŞI DİRENECEĞİZ

Asuri-Süryanilerin Türkiye’nin bir zenginliği olduğunu söyleyen Kerimo, “Biz Türk, Kürt, Arap, Çerkes ve Anadolu’nun diğer halklarıyla birlikte demokratik ve insan haklarına saygı gösterilen bir Türkiye’de kardeşçe yaşamak istiyoruz” şeklinde konuştu.

“Süryaniler nasıl Mor Gabriel’in arazilerinin gasbına karşı direndilerse şimdi de aynı şekilde kilise, manastır ve tarihi değerlerine el konulmasına kararlılıkla karşı çıkacaklardır” ifadelerini kullanan Kerimo, “Bizim amacımız kesinlikle Türkiye’yi karalamak değil. Ama yapılmak istenenlere sessiz kalamayız. Mor Gabriel’in ilk mahkemesine ben tek başıma gözlemci olarak katılmıştım ama en son mahkemede Avrupa’nın değişik ülkelerinden ve Türkiye’den 200 civarında milletvekili ve sivil toplum örgütünün temsilcisi vardı. Aynı şekilde Avrupa ve Türkiye’deki demokratik güçleri seferber ederek arazilerimizin gasbını engelleyeceğimizden hiç kimsenin şüphesi olmasın” dedi.

Mor Gabriel'in Diyanet'e devredilmesine dava açılıyor

CHP'den Mor Gabriel Manastırı'na ziyaret