Taşeron işçinin derdi her yerde aynı*
Almanya'da Opel'in Rüsselsheim fabrikasında taşeron şirkette çalışan işçinin taşeron çalışma ile ilgili mektubu.
Metal işçisi
Almanya
Bende OPEL’in Rüsselsheim fabrikasında, taşeron bir şirkette yaklaşık on beş yıldır çalışmaktayım.
Çalıştığım firma “Veolia Industrieservice”. Almanya’nın birçok büyük işletmesinde (Opel, Bosch MAN, ZF, Conti, Daimler vs) endüstri hizmeti vermekte. Beş kıtada 174 bin çalışanı ve yaklaşık 25 milyar avro cirosu olan firma, Almanya’da branşında önde gelenlerinden biri.
Ama gel gör ki, farklı işletmelerde az sayıda işçi çalıştırdığı için işçilerin sorunları ağır, örgütlenme ve birlikte hareket etme koşulları zor. Hatta bazen firmanın faaliyet yürüttüğü alanlarda farklı sendikaların örgütlü olduğu dahi görülmektedir. Biz Opel Rüsselsheim’de uzun yıllardır on beş, yirmi kişiyle çalışmaktayız. 2005 yılında tüm arkadaşlar birlik olup sendikalaştık. İlk zamanlar çekincesi olan arkadaşlar işyeri işçi temsilciliği (BR) kurulduktan sonra cesaretlenerek haklarını arama konusunda daha cesur davranmaya başladılar.
Ama sorunlarımız sadece sendikalaşarak aşılabilecek sorunlar değil. Büyük işletmeler, işleri daha ucuza mal etmek için kendi yaptıkları işleri “Werksvertrag” adı altında bizim gibi taşeron firmalara yaptırarak karlarını arttırırken, bizler sürekli düşük ücret ve sosyal haklardan mahrum bir şekilde çalışmak zorunda bırakılıyoruz.
Daha önce aynı işi Opel işçileri metal sözleşmelerine bağlı olarak aldığı saat ücreti karşılığında yaparlarken, biz bu ücretin yarı fiyatına yapmak zorundayız. Opelciler IG Metall’de örgütlüyken biz IG BAU da örgütlüyüz. Her gün aynı işi hem de daha fazla ve kötü koşullarda yarı fiyatına yapmanın ezikliğini yaşıyoruz.
EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET BİZE GEÇERLİ DEĞİL!
IG Metall’in örgütlü olduğu işletmelerde ‘eşit işe eşit ücret’ ilkesi, ne yazık ki bizim için geçerli olmuyor. Opel dışarıdan kiralık işçi getirdiğinde ona en azından, en düşük Opel saat ücretini vermeliyken biz uzun yıllardır burada çalışmamıza rağmen, IG BAU Sendikasının TİS sözleşmesi üzerinden çok düşük bir ücretle çalıştırılıyoruz. IG BAU Sendikasının TİS sözleşmesindeki en düşük saat ücreti 10 avroyken, Opel’de bu 19,20 avro!
Sermayeye karşı emeğini satan işçinin kuşkusuz önde gelen talebi, eşit ücret. Ama bunun yanında saymakla bitmeyecek pek çok sorunumuz var. Tüm bu sorunların çözümü tek tek işletmelerde verilecek mücadeleyle tümüyle çözülmesi ne yazık ki olanaksız. Kendi işyerlerimizde yapabileceğimiz en iyi şey belki sendikalaşmak ve sendikanın TİS sözleşmesindeki haklarımızdan yararlanmak. Ama bunun ötesinde bir şeyler yapabilmek için bu tür iş kollarında çalışan arkadaşların ortak bir platformda buluşarak, sorunları ülke genelinde gündeme getirmesi, özellikle `Werksvertrag`lardan doğan sömürü ve kötü çalışma koşullarını hem örgütlü bulundukları sendikalarda hem de ana firmada örgütlü olan sendikaların gündemine taşımalılar.
Uzun zamandır Almanya’da kiralık işçilik sendikaların ve çeşitli politik çevrelerin gündeminde olmasına rağmen “Werksvertrag” ya da “Fremdfirma” olarak tanımlanan ve birçok büyük işletmelerde onlarcası bulunan taşeron firmaların da bir an evvel sendikaların ve kamuoyunun gündemine gelmesi, sorunlarımızın acilen çözülmesi açısından son derece önemlidir.
Dostça selamlar.
Rüsselsheim Veolia Industrieservice’den bir Yeni Hayat okuru.
*Almanya’da yayınlanan
Yeni Hayat adlı gazeteden alınmıştır.