Adalet Yürüyüşü'nde 20. gün: DİB ve sanatçılardan destek
Adalet Yürüyüşü'nün 20. gününde DİB ve sanatçılar yürüyüşe destek verdi. Kılıçdaroğlu, referandumla ilgili AİHM'e gönderecekleri dilekçeyi imzaladı.
Meltem AKYOL
Hasret Gültekin KOZAN
Kocaeli
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı “Adalet yürüyüşü”ne yirminci gününde yine çok sayıda isim katıldı. Yürüyüş başladığında kavurucu sıcaklar yerini serin, yağmurlu bir havaya bırakmıştı. İzmit’ten hareket eden Kılıçdaroğlu’ya katılan binlerce kişi arasında Demokrasi İçin Birlik Girişimi Koordinasyon Üyeleri Rıza Türmen, Levent Tüzel, Erdoğan Aydın, Ayşegül Devecioğlu, Can Dündar’ın eşi Dilek Dündar, Kemal Türkler’in kızı Nilgün Türkler Soydan; sanatçılar, Emekli-Sen, Basın Konseyi, Mali Müşavirler, Eczacılar, Mimar-Mühendisler Kocaeli Emek ve Demokrasi Güçleri, Galatasaray Taraftarları da vardı.
TÜRMEN: BU DİNAMİĞİ KORUMAK LAZIM
Yürüyüş sırasında sorularımızı yanıtlayan AİHM Eski Yargıcı Rıza Türmen, Demokrasi İçin Birlik olarak yaklaşık 200 kişi ile katıldıkları bilgisini verdi. Cumhurbaşkanı’nın ‘Biz size müsamaha ediyoruz’ sözlerini hatırlatan Türmen, “Türkiye’de hukuk devleti ortadan kaldırıldı. İnsanın doğuştan var olan temel hakkı iktidarın müsamahasına kalmış bugün, bunu kabul etmemek lazım, ortak bir itiraz sesi yükseltmek lazım, onun için buradayız” dedi. Yürüyüşü “Türkiye’deki demokrasi mücadelesi bakımından bir dönüm noktası” olarak değerlendiren Türmen, şunları söyledi: “Demokrasi mücadelesi bu yürüyüşten sonra başka bir şekil alacaktır. Bundan sonra daha güçlü birliktelikler olacaktır. Adalet, demokrasinin omurgasıdır, adalet olmadan demokrasi olmaz. Bu sadece adalet arayışı değildir, bir yola çıkıştır, bundan sonra da yoluna devam edecektir. Artık yeni bir siyaset alanı açılmıştır, bu dinamiği korumak, ileri götürmek lazım. Ortak bir strateji etrafında toplanmak lazım. Bunu yaparken ideolojik yapılarımızı, farklı kimliklerimizi bir kenara bırakmamız lazım. Demokrasiden, adaletten, hukuk devletinden olan herkesin birleşmesi lazım.”
TÜZEL: BÜTÜN TOPLUMUN ORTAK TALEBİ OLDU ADALET
EMEP MYK üyesi Levent Tüzel: OHAL rejiminin mağdur ettiği bütün toplumun ortak talebi oldu adalet. Yürüyüş bu yüzden büyük bir destek gördü. 9 Temmuz'daki İstanbul mitingine bir çok kentten de katılımlar sağlanacağa benziyor. İktidarın tepkilerine bakıldığında, özellikle bu yürüyüşü suçlayan, tehdit eden ve terörize eden tutumu, aslında ne denli haklı bir talep etrafında birleştiğimizi gösteriyor. Bu sadece 16 Nisan’da hayır diyenlerin değil; demokrasi, barış ve özgürlüğün herkesin ihtiyacı olduğunu gösteriyor. Biz de Demokrasi İçin Birlik olarak herkes için adalet diyerek buradayız. Sadece hukuk alanında adaletin değil, toplumdaki tüm eşitsizliklerin ayyuka çıkması karşısında, işçiler emekçiler için, iş cinayetlerinde katledilenler için, çevre ve kadın mücadelesi açısından, toplumun yaşamına dokunan her alanda bir adalet ve demokrasi istiyoruz. Tek adam rejimine karşı ülkede halk demokrasi için olumlu bir işlev bu yürüyüş. Esas olarak İstanbul mitinginden sonra böyle bir toplumsal hareket bizim önümüze görev koyuyor. Tabii CHP yani sosyal demokrasiye böyle birlikteliğin oluşturulmasında daha özverili ve moral verici işlev düşüyor. Özellikle parlamentoda dışlanan HDP'nin ve ona destek veren kesimlerin de kucaklanması gerek. Bu yönüyle birleşik bir hareketin sağlanması için bu yürüyüş bir tutamak olmuştur. İstanbul mitinginden sonra yerellerde halk birlikteliklerinin oluşturulmasına, mahalli ayakların kurulmasınını istiyoruz. Bu yönde çalışacağımızı da ifade ediyoruz, bizim Emek Partisi olarak demokrasi güçlerine çağrımız da bu yönde olacak.
AYDIN: MEMLEKETİN EN TEMEL İHTİYACINA DOKUNDU
Erdoğan Aydın, Tarihçi-Yazar: Öncelikle çok önemli bir yürüyüş olduğunu ve memleketin en temel ihtiyacına dokunduğunu belirtelim. Bu yürüş sayesinde adı 'Adalet' olan ama adaletsizliği bu memlekete iyice kurumsallaştıran partinin en temel silahı oldu, yüzü daha çıplak bir şekilde görünüyor. Ne yazık ki bir rüzgar geliyor. Dolayısıyla mutlaka Kulıçdaroğlu'nun elde ettiği olağanüstü etkinliği gerçek bir sosyal demokrat duruşa yükseltmesi lazım. Mutlaka Maltepe'den sonra, belki bu kadar kalabalık olmayabilir ama, parti yöneticileri ve diğer demokrasi talebinde bulunanlarla birlikte mutlaka Silivri'ye, mutlaka Edirne'ye, mutlaka memleketin tüm adalet sorunlarını sahiplenen bir kararlılığa evriltmesi lazım. Zannediyorum ki burada toplanan enerji bir AKP'nin mevcut adeletsizlik rejimini geriye atacaktır, aşağıdan yukarıya sağlanmakta olan çoğulcu birlik siyasal bir müdahale aracına dönecektir. Memleketin buna çok ihtiyacı var. Bütün bu tartışmalar anayasanın nasıl yapılacağının da yolunu gösteriyor. Burada insanlar aslında yeni bir anayasanın hangi temeller üzenden inşa edilmesi gerektiğini bağırıyorlar. Bu bağırışa olumlu yanıt veren ülkenin adı demokrasidir, bu çağrıya olumsuz yanıt veren, duvar ören ve bunu bastırmaya, ötekileştirmeye heleki suçlu göstermeye çalışan yaklaşım ise aslında bu memleketin geleceğine diktatörlik dayatmaya çaluşmaktır.
SANATÇILAR ADALET YÜRÜYÜŞÜNDE
Tek bir kişinin bütün yaşama yaptığı hukuksuz müdahalelere tepki için katıldıklarını söyleyen sanatçılar da, yürüyüşün kalabalık olmasının gelecek için umut verdiğini dile getirdiler. Medyanın yürüyüşü görmemesini eleştiren sanatçıların gazetemize yaptığı açıklamalar şöyle:
‘BU BİR SÜREÇ, BİR YOL’
Sermet Yeşil (Oyuncu): İstanbul’dan Sanatçılar Girişimi olarak geldik. Acemiliğimizi attık, ikinci etap için hazırlanıyoruz. Günden güne artan bir kalabalık var, İstanbul’a yaklaştıkça da artacaktır. İstanbul’da da yoğun bir karşılama olacak, öyle görünüyor. Biz de adalet isteyen herkesi buraya çağırıyoruz. Yürüyüşün bu kadar hızlı karşılık bulması adalet talebinin acilliği nedeniyle. Daha erken de başlayabilirdi elbette ama bu yürüyüş ama bu haliyle bile bence umut verici, ben umutluyum. Ama böyle 10 Temmuz’da her şey de değişmeyecek. Bu bir süreç, bir yoldur. Medyanın yüzde 90’ı bunu görmüyor. Ben anne-babama burada olanları anlatıyorum, telefon açıp. İnsanların haber alma özgürlüğü de kısıtlanıyor.
‘UMARIM DAHA DA BÜYÜR’
Defne Halman (Oyuncu): Eleştiriler yapılabilir, ama bu yürüyüş çok önemli. Yollarda el sallayanlar, karanfil dökenler, sağanağa rağmen insanlar kararlılıkla, inatla yürüyor. Çünkü çok uzun zamandır ihtiyacımız var buna. Baskılar artıyor. Tek bir kişi hayatımızı nasıl yaşayacağımızı her şeyi çiğneyerek, bağıra çağıra, hakaret ederek, baskı ve zulümle karar vermeye çalışıyor. Darbe bahanesiyle kadın hakları, işçi hakları, insan hakları, hayvan hakları... Bütün hakların ayaklar altına alındığı bir süreç yaşıyoruz. Artık yeter! Umarım bu yürüyüş daha da büyüyecektir, umarım başka bir şekle evrilip bu duruma hayır denilecek. Hayır dedik zaten, ama o da yok edildi. İnsanlar sindirildi, muhalif olan kim varsa içeri tıkılıyor. İşte bu bir umut oldu, insanlar adalet için sokağa çıktı. Adalet herkese lazım. Dilerim bu ülkeye adalet gelir, cezaevindeki gazeteciler, haksızlığa uğrayan herkes dışarı çıkar, insanlar işlerine döner... Berkin Elvan’ın katilleri yargılanır... Bu liste böyle uzar gider.. Adalet istiyoruz!
‘BU YÜRÜYÜŞ ADALETE DEMOKRASİYE AKMALIDIR’
Ferhat Tunç (Sanatçı): Adaletsizliklerin kıskacında bir ülkede yaşıyoruz. Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada tehdit olan bir zihniyetle karşı karşıyayız. Dolayısıyla adalet yürüyüşünü doğru ve zamanında bir eylem olarak görüyorum. Burada siyaset farkı gözetmeksizin yer almak önem taşıyor. Fakat Adalet Yürüyüşü’nü tek bir isme tek bir cezaevine indirmemek önem taşıyor. Bu yürüyüş adalete demokrasiye akmalıdır. Bu yürüyüş İstanbul’da bitmeyeceğe benziyor. Bitmemelidir de. Ülkenin adil bir demokrasiye adalete ihtiyacı var. 9 Temmuz’da her şey bitmeyecek. Asıl sonrasını düşünmemiz gerek. Ben bu yürüyüşün referendum sürecinde ortaya çıkan hayır bloğunun çok daha güçlenerek iktidara mesaj vermesi gerektiğini düşünüyorum.
HEPİMİZ VİCDANIMIZI DİNLİYORUZ VE BURADAYIZ...
Oyuncu Sezgi Mengi: Şimdi bir kere bu bir Adalet Yürüyüşü. Bunu CHP düzenliyor ama bu CHP yürüyüşü değil, her kesimden insan katılıyor. Hepimizin adaleti istiyoruz, adalete ihtiyaç duyuyoruz. Siz de istiyorsunuz, biz de istiyoruz. Kürtler, Ermeniler, Türkiye'deki bütün azınlıklar, LGBTİ'ler... Herkesin adalete ihtiyacı var, AKP'lilerin bile adalete ihtiyacı var. Adalet gibi evrensel bir kavram altında insanların bir araya gelmesi, yürümesi ve bunu şiddeten uzak, barışçıl halde yürümesi çok önemli. Herkesin provokasyonlara karşı her daim barışla karşılık vermesi, yani oldu işte gördünüz, slogan atanlar, başka şeyler yapanlar... Ama biz sadece el sallıyoruz... Tek amacımız hak, hukuk. Bu tarz kriz dönemleri, özellikle sanat için, edebiyat için çok verimli dönemlerdir Sanat tarihine baktığımız zaman en güzel eserler o dönemde çıkmıştır. Keza tiyatrolarda da.. Benim de içinde bulunduğum alternatif sahneler böyle ortaya çıktı. Bu baskı biz oyuncular arasında da farklı güzel bir bağ oluşturdu. O yüzden biz oyuncular olarak buradayız... Hepimiz vicdanımızı dinliyoruz ve buradayız...
KILIÇDAROĞLU AİHM'E GÖNDERİLECEK DİLEKÇEYİ İMZALADI
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Adalet Yürüyüşü'nün 20. gününde yürüyüşe başlamadan önce açıklamalarda bulundu. Başkanlık referandumunun Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) mühürsüz oylar hakkında almış olduğu karar nedeniyle gayrimeşru hale geldiğini belirten Kılıçdaroğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gönderecekleri dilekçeyi imzaladı.
Kılıçdaroğlu yaptığı açıklamada, şöyle dedi:
"Yürüyüşümüzün 20'nci günündeyiz. Bugün hava biraz yağmurlu ve bizim için bir şans, çünkü dün çok sıcaktı. Bugün daha iyi bir atmosferde umarım yürüyüşümüzü gerçekleştirmiş olacağız. Az önce İzmit'in kurtuluşunda şehit olan şehitlerimizin mezarlarını ziyaret ettik. Aynı zamanda İzmit'e büyük hizmetleri dokunan İzmit'in efsane belediye başkanı Leyla Atakan'ı ziyaret ettik. Mezarlarında dualarımızı okuduk, Allah rahmet eylesin diyoruz. Bu ülkenin bağımsızlığına, kurtuluşuna katkı veren bütün şehitlerimizi şükranla minnetle rahmetle anıyoruz. Bunu da ifade etmek benim boynumun borcu."
TÜRKİYE 20 TEMMUZ'DAN SONRA PARTİ DEVLETİNE DÖNÜŞTÜ
Türkiye'nin 20 Temmuz'dan sonra parti devletine dönüştüğünü söyleyen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
"Adalet Yürüyüşümüzü yapıyoruz. Adalet Yürüyüşü'nün bizce anlamı çok büyük. Bu artık toplumun her tarafından hissediliyor. Türkiye'nin temel bir sorunu var. Özellikle Türkiye 20 Temmuz'dan sonra süratle bir parti devletine dönüştü. Bütün kamu kuruluşları üç aşağı beş yukarı bir siyasal partinin şubesine dönüştü. Diyanet İşleri Başkanlığı'ndan MİT Müsteşarlığı'na kadar efendim EPDK'dan tutun bakanlıklara kadar her şey bir anlamda böyle siyasal bir partinin şubesine dönüştü ve bir parti devleti oluştu. Bu da bizim demokratik parlamenter sistemimizdeki köklü zararlar veriyor. Bu yürüyüşün bir anlamı da biz kendi ülkemizde kendi düşüncelerimizi özgürce ifade edebileceğimiz ve devletin bir partiye değil, devletin 80 milyona hizmet edebilecek bir konuma gelmiş olması ve bu amaçla yolumuza devam ediyoruz. Dolayısıyla siyasi iktidarın bizim yürüyüşümüze kulak kabartması niçin biz yürüyoruz? Hangi gerekçeyle yürüyoruz? Bunu biraz daha dikkatle izlemesi benim en temel arzularımdan birisidir. Yolumuza devam edeceğiz" diye konuştu.
REFERANDUMU AİHM'E GÖTÜREN DİLEKÇEYE İMZA ATTI
Canlı yayında referandum için AİHM'ye gönderecekleri belgeye imza atan Kılıçdaroğlu, yapılan referandumun Yüksek Seçim Kurulu'nun almış olduğu karar nedeniyle gayri meşru hale geldiğini savunurken, "Referandum meşruiyetini büyük ölçüde yitirdi. Şimdi dilekçemizi hazırladık ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne başvuruyoruz. Ve ilk imzamı da buraya atıyorum. Hadi hayırlı uğurlu olsun" dedi.
CHP'Lİ BAYRAKTUTAN ADALET YÜRÜYÜŞÜ’NDE RAHATSIZLANDI
Adalet Yürüyüşü'nde olan CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan rahatsızlandı. Hastaneye kaldırılan Bayraktutan'ın kalbine üç stent takıldı.
CHP tarafından Ankara'dan İstanbul'a başlatılan Adalet Yürüyüşü 20'nci gününde devam ederken CHP Artvin Milletvekili Uğur Bayraktutan kalbinden rahatsızlandı. Ambulans ile Ankara'ya götürülen Bayraktutan'ın kalbine üç stent takıldı.
Yoğun sıcakta gerçekleştirilen yürüyüşte daha önce CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl ve CHP Aydın milletvekili Hüseyin Yıldız rahatsızlanmıştı.
ADALET ARAYAN ROBOSKİLİ AİLELER ADALET YÜRÜYÜŞÜ’NE KATILDI
TSK’ye ait savaş uçaklarının bombalaması sonucu hayatını kaybeden 34 Roboskilinin aileleri Adalet Yürüyüşü’ne katıldı. Adalet arayan Roboskili aileler bir süre Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte yürüdü
SYKP EŞ BAŞKANLARI ADALET YÜRÜYÜŞÜNDE: HERKES İÇİN ADALET!
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı Adalet Yürüyüşü, 19. Gününde. Yürüyüş kolu bu sabah saat 08.00’da İzmit Kartepe’den yola çıktı. Bugünkü yürüyüşe Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Ahmet Kaya ile bir grup SYKP'li katıldı. Eş Başkanlar, bir süre Kılıçdaroğlu ile birlikte yürüyerek yürüyüş hakkında konuştu.
Eş Başkan Ahmet Kaya, birlikte yürüyüş sırasında yaptıkları görüşmede Kılıçdaroğlu’na ve yürüyüşe katılanlara başarı dileklerini ilettiklerini ve “Adalet herkese lazım” dediklerini belirtti. Kaya, Kılıçdaroğlu’nun ise “Herkes için yürüyoruz, kendimiz için değil. Adalet için yürüyoruz. Demokratik hakkımızı kullanarak şiddet içermeyen, barışçıl bir yürüyüş gerçekleştiriyoruz” dediğini aktardı.
Yürüyüş hakkındaki görüşünü sorduğumuz SYKP Eş Genel Başkanı Kaya, “Bu yürüyüş, Türkiye’de adalet arayışında önemli bir adım oluşturdu. Yürüyüş, onu başlatanların amaçlarını bile aşarak başka bir anlam ve önem kazandı. Bu yürüyüşe katılanların profiline baktığımızda özellikle ve yoğun biçimde halktan insanlar olduklarını görüyoruz… işçiler, kadınlar, gençler yürüyüş kolunun büyük çoğunluğunu oluşturuyor. Bu da Adalet talebinin nasıl içten biçimde halk tarafından benimsendiğini ortaya koyuyor” dedi.
SYKP’nin Eş Başkanı Tülay Hatimoğulları ise yaptığı açıklamada şöyle dedi,
‘‘CHP'nin başlattığı adalet yürüyüşüne destek vermeye geldik. Türkiye'de adaletin gözündeki örtü düşmüş terazisi bozulmuştur. Halkın Seçtiği milletvekilleri; HDP eş genel başkanları Sayın Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş hala tutuklu. Yakın zamanda CHP milletvekili Enis Berberoğlu tutuklandı. Aydınlar, sanatçılar akademisyenler, muhalif kamu emekçileri, gazeteciler ve siyasetçiler kitlesel bir biçimde tutuklanıyor. Açlık grevine başlayan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça sağlık durumları kötü olmasına rağmen tutuklu bulunuyor. Türkiye karanlığa, tek adam rejimine mahkum edilmek isteniyor.
Bizler gelecek nesillere; demokrasiyle, özgürlüklerle, barışla, kardeşlikle, adaletle, bezenmiş bir toplum bırakmak istiyoruz.
O nedenle "Herkes için adalet diyoruz" ve bu şiarla Kılıçdaroğlu'nu ziyaret ettik yürüyüşe desteğimizi açıkladık.
Bu ülkede herkesin adaleti ihtiyaç duyduğunu duyacağını unutmayalım; buna AKP ve Erdoğan dahildir.
Mutlaka başaracağız. Mutlaka herkes için adalet tesis edeceğiz.’’
BASIN KONSEYI, TUTUKLU GAZETECİLER İÇİN YÜRÜDÜ
Basın Konseyi, üyeleri, 20. gününde Adalet kortejine katıldı. Yürüyüşte, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Avukat Turgut Kazan ve Basın Konseyi Vakfı üyesi Elif Atayman bulundu. Bir süre Kılıçdaroğlu’na eşlik eden Pınar Türenç ve Turgut Kazan, Kılıçdaroğlu'nun tutuklu gazetecilerin Türkiye ve uluslararası mahkemelerdeki durumu ve devam eden basın özgürlüğü ihlallerine ilişkin sorularını yanıtladı.
Pınar Türenç, yürüyüş sonrası yaptığı açıklamada, “Daha önce Silivri önüne sandalye atıp, tek suçu gazetecilik yapmak olan meslektaşlarımızın özgürleşmesi için “Umut Nöbeti” tuttuk. O nöbet, herkesten önce onların bir gün özgürleşeceğine olan umudumuzu canlı ve diri tutmaya yaramıştı. Geldiğimiz noktada umut etmek artık yetmiyor. Adalet, beklemekle gelmiyor. Biz bugün tutuklu gazeteciler için yürüyoruz, medyamızın yeniden temel hak ve özgürlükler sıralamasında dünyada üst sıralardaki hak ettiği yere kavuşmasını istiyoruz. Gazetecilere özgürlük, Türkiye’ye adalet artık gelmelidir. Bu bütün yurttaşlarımızın ortak dileğidir." dedi.
KÖRFEZ'E ULAŞILDI
Bugün 20'nci günde İzmit Yahya Kaptan Mahallesi'nde başlayan 'Adalet Yürüyüşü'nde Körfez İlçesi'nde Kaymakamlık karşısındaki kamp alanına ulaşıldı. İzmit Şirintepe'ye ulaşıldığında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu çiçeklerle karşılandı. Derince İlçesi'ne ulaşıldığında ise üst geçitte toplanan bir grup Rabia ve bozkurt işaretleri yapıp, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın fotoğraflarını taşıyarak protestoda bulundu. Yürüyüşe katılan Romanlar ise davul ve klarnet çalarak yürüdü.
Bu akşam Körfez'de kamp yerinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun katılımıyla nikahları kıyılacak olan CHP Kocaeli İl Gençlik Kolları Başkanı Murat Erinç ile Şeyda Arslan da gelin ve damatlıklarıyla yürüyüşe katıldı. Genç çift, yaklaşık 300 metre yürüyerek kamp alanına ulaştı.
Yürüyüş yarın Körfez İlçesi'nden başlayarak Dilovası İlçesi'nde son bulacak.
Kılıçdaroğlu: Adalet bekleyerek gelmez, cesur adımlarla Türkiye'ye adaleti birlikte getireceğiz
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal paylaşım sitesi Twıtter adresinden yaptığı açıklamada, "Adalet isteyen kim olursa olsun, biz onun sesi olacağız. Adalet bekleyerek gelmez, cesur adımlarla Türkiye'ye adaleti birlikte getireceğiz. Tarih hukuku katledenleri değil, adalet için cesaret gösteren ve hakkını arayan on binleri yazacaktır. Tüm Türkiye için adalet istiyoruz" dedi.
YÜRÜYÜŞÇÜLERİ EVLERİNDE MİSAFİR ETTİLER
Adalet Yürüyüşü'ne katılanlar gece Yahya Kaptan Mahallesi'nde kamp alanında toplanırken çadırlar kuruldu. Bu sırada mahalle halkı duş almak isteyenleri evlerine davet etti. Yağmurun başlaması üzerine mahalle sakinleri çadırlarda kalanları evlerinde konaklamaya davet etti. Bir kadın, "Yatıya misafir kabul edilir" yazılı dövizle kamp alanına gelerek yürüyüşe katılanları evlerine davet etti. Yağmurun başlaması üzerine yürüyüşü katılan kadınlar gelen davetleri kabul ederken, erkekler ise çadırlarda kaldı.
Kılıçdaroğlu konuşmasının ardından yürüyüşe geçti. Aşırı sıcakların ardından bugün yağmur yağışı etkili olurken, CHP Genel Başkanı yağmura aldırış edilmeden yürüyüşünü sürdürdü.
YÜRÜYÜŞTEN KISA KISA NOTLAR
- Geçtiğimiz günlerde 45 dereceye kadar varan hava sıcaklığı yerini yağmurlu havaya bıraktı. İstanbul’a yaklaştıkça yürüyüşe katılım da artıyor, binlerce kişi yürüyor.
- Vatandaşlar yağmura rağmen İzmit şehir merkezinde Kılıçdaroğlu'nu karşılıyor. Engelli vatandaşlar da yürüyüşe destek veriyor.
- Yürüyüşe Demokrasi İçin Birlik Girişimi Koordinasyon Üyeleri Rıza Türmen, Levent Tüzel, Erdoğan Aydın, Ayşegül Devecioğlu, Can Dündar'ın Eşi Dilek Dündar, Kemal Türkler'in Kızı Nilgün Türkler Soydan, Sanatçılar, Emekli-Sen, Mali Müşavirler, Eczacılar, Mimar-Mühendisler Kocaeli Emek ve Demokrasi Güçleri, Galatasaray Taraftarları ile on binlerce yurttaş katıldı.
-Küçük bir grup rabia işreteleri yapıp “Recep Tayyip Erdoğan” sloganları atarak yürüyüşü provoke etmeye çalıştı. Kortej “hak, hukuk, adalet” sloganları ile karşılık verdi. (HABER MERKEZİ)
ADALET YÜRÜYÜŞÜNÜ GÖKYÜZÜNE TAŞIDILAR
CHP Karesi İlçe Başkanı Onur Ayan deniz altından sonra bu kez de gökyüzünde 'Adalet' eylemi gerçekleştirdi. Geçen hafta Gökçeada'da 'TCG132' Sahil Güvenlik batığına dalarak, Türk bayrağı ile birlikte su altında 'Adalet' pankartı açan Ayan bu kez paraşütle Fethiye Babadağ'dan 1700 metreden atlayıp, adalet isteğini gökyüzüne taşıdı. Adalet yazılı pankartla havada 2 dakika "duran adam" eylemi yapan Onur Ayan, şöyle konuştu: "Adalet herkese lazım. Bu farkındalığı arttırmak için önce su altında, şimdi ise havada adalet isteğini dile getirdim. Bu eylemlerle adaletin ülkemizdeki her canlıya her yerde lazım olduğuna dikkat çekmek istiyorum. Adalet arayışını çeşitli şekillerde sürdüreceğim." (DHA)