Gazeteciler, Türkiye Gazetesi'ne tepki gösterdi
‘Dışarıdaki Gazeteciler’, Türkiye Gazetesi'nin kendilerini hedef göstermesine ‘Bizim mücadelemizden suç üretemezsiniz!’ sözleriyle tepki gösterdi
İstanbul Büyükada’da insan hakları savunucularının gözaltına alınmasının ardından hükümete yakın medyada yapılan dayanaksız haberlere bir yenisi daha eklendi. Türkiye Gazetesi bugün ‘Büyükada baskınının şifreleri’ üst başlığı ve ‘24 Temmuz planı çöktü’ başlığıyla Batuhan Yaşar’ın köşe yazısını manşetine taşıdı. Manşetin spotunda ise şu ifadeler yer aldı:
“WhatsApp gruplarının ismi ise ‘24 Temmuz’da birlikte özgürüz...’ İstihbarat birimleri bu toplantıyı daha hazırlık aşamasındayken takibe başladı. Her adımı izledi, düzenlediği operasyonla 24 Temmuz’da yeni bir ihanete engel oldu.”
Türkiye Gazetesi’nin haberine ilişkin ise ‘Dışarıdaki Gazeteciler’ oluşumundan tepki geldi.
“Türkiye Gazetesi, Cumhuriyet Gazetesi'ndeki tutuklu meslektaşlarımızın masumiyetini anlatmak için çalışan biz ‘Dışarıdaki Gazeteciler’i hedef aldı.” denilen açıklamada “24 Temmuz Planı Çöktü başlıklı yazıda Büyükada’da gözaltına alınan ve iftiralara maruz kalan bir hak savunucusunun dahil olduğu ‘24 Temmuz Birlikte Özgürüz’ isimli whatsapp grubumuz insan aklıyla alay eden bir biçimde suç gibi sunuldu.” ifadelerine yer verildi.
24 Temmuz’da görülecek olan Cumhuriyet davası nedeniyle Whatsapp grubunun isminin ‘24 Temmuz Birlikte Özgürüz’ olduğunu belirten ‘Dışarıdaki Gazeteciler’in açıklamasında şu ifadelere yer verildi:
‘TÜRKİYE GAZETESİ’NİN SUÇLAMASI MASUM DEĞİLDİR’
“Meslektaşlarımıza, arkadaşlarımıza yapılan suçlamaların hukuksuzluğunu anlatıyoruz. Sosyal medyada kampanyalar da yapıyoruz sesimizi duyurmak için açıklamalar da…24 Temmuz; Cumhuriyet davası duruşmalarının ilk günü. Bütün dostlarımızı o gün Çağlayan Adliyesi'nde yargılanan gazeteci arkadaşlarımıza destek olmaya çağırıyoruz. Hep söylüyoruz: "Onlar hapisken biz de özgür değiliz”.
Bu nedenle WhatsApp grubumuzun adı "24 Temmuz Birlikte Özgürüz.”
Çok affedersiniz, birbirimize mesaj bile yazıyoruz!
Hatta Maçka Parkı'nda piknik de yaptık!
Grubumuza adını veren 24 Temmuz tarihini de biz değil, ağır ceza hakimi duruşma günü olarak belirledi. Tamamen rastlantısal olarak verilen bu tarih Türkiye’de sansürün kaldırılmasının yıldönümüne denk geldi.
Yıllarca Fethullah Gülen çetesine verdiği destekle bilinen bir gazetenin, hayatını çetelerle mücadeleyle geçirmiş arkadaşlarımızı suçlaması hiç de masum değildir.
Hiç kusura bakmasınlar: Buradayız, olmaya da devam edeceğiz!
Bizim meşru mücadelemizden, hukuk mücadelemizden, özgürlük mücadelemizden suç üretemezsiniz.
Dün Cumhuriyet gazetesine kurdukları "Ergenekon kumpası"nda da gazetecilerin yanında biz vardık. Yarın kurmayı planladıkları kumpaslara karşı da biz mücadele edeceğiz.
24 Temmuz'da arkadaşlarımızı yargılayacakları duruşma salonunda olacağız. Onların masumiyetini anlatacağız. Ve inanıyoruz ki; Ahmet Şıkları, Musa Kartları, Kadri Gürselleri, Güray Özleri ve tutuklu-tutuksuz yargılanan tüm gerçek gazetecileri bu örümcek ağının içinden çekip alacağız. Bunu başarıncaya kadar da vazgeçmeyeceğiz.
Madem gündeme geldi, bu vesileyle tüm meslektaşlarımızı ve ifade özgürlüğü talep edenleri 24 Temmuz saat 09.00’da Çağlayan Adliyesi’ndeki duruşmaya bekliyoruz.” (İstanbul/EVRENSEL)