HSK yine hakim-savcıların görev yerini değiştirdi
Hakimler ve Savcılar Kurulu, internet sitesinden yaptığı duyuruda 154 hakimin görev yerlerinde değişiklik yapıldığını açıkladı.
Cansu PİŞKİN
İstanbul
Hakimler ve Savcılar Kurulu, 780 hakim ve savcının görev yerini değiştirmesinin üzerinden 10 gün sonra bu kez de 154 hakimin görev yerini değiştirdi. HSK’nin internet sitesinden yapılan duyuruda, 2017 yılı yaz kararnamesi çalışmaları kapsamında 154 hakimin görev yerlerinde değişiklik yapıldığı açıklandı. Kararnameye yönelik yeniden inceleme talebi olanların, tebligat yapılmasını beklemeksizin taleplerini 17 Temmuz’a kadar Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi (UYAP) personel ekranından iletmeleri istendi.
HSK’nin birbiri ardına yayımladığı atama kararnamelerini Evrensel'e değerlendiren Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ, çıkarılan kararnameleri, ödüllendirme ve cezalandırma kararnamesi olarak değerlendirdi.
‘BAĞIMSIZ VE MUHALİF YARGIÇLAR TASFİYE EDİLİYOR’
154 hakimin görev değişikliğini kapsayan kararnamenin 3 Temmuz’daki Adli Yargı Kararnamesinin devamı niteliğindeki İdari Yargı Kararnamesi olduğunu söyleyen Karadağ, 3 Temmuz’daki Adli Yargı Kararnamesi ile 13 Temmuz’daki İdari Yargı Kararnamesi’nin bakış açısının aynı olduğunu belirterek, “Hükümet kendisini yargı iktidarı yapan ama çok da hoşlanmadığı ortaklarını tasfiye ediyor. Tasfiye edilen bu ortaklar da özellikle sosyal demokrat ve ülkücü cenahından oluşuyor. Hükümet her ne kadar Yargıda Birlik üyesi olmakla beraber kendisi için çalışmayacağına inandığı, kendilerine göre daha bağımsız ve muhalif düşündüğü yargıçları tasfiye ediyor. 13 Temmuz kararnamesinin 3 Temmuz kararnamesi ile benzerliği bu” dedi.
‘KULLAN AT KARARNAMESİ’
2014’te yapılan HSYK seçimlerinde hükümetin, ülkücü ve sosyal demokrat cenahla koalisyon ve ittifak yaptığını söyleyen Karadağ, seçime bu koalisyonla giren hükümetin, yargı iktidarını 2014’ten 2017’ye gelene kadar zaten belli noktalarda ele geçirdiğini, 16 Nisan anayasa değişikliği ile de seçimi tamamen kaldırdığını ifade etti. Karadağ, “Seçimi kaldırıp atamalara bizzat karar veren iktidar, artık tamamıyla yargıya yerleşme yönündeki son rötuşlarını yapıyor. Kendisini yargı iktidarına taşıyan koalisyon ortaklarını Gülen Cemaatini tasfiye ettiği gibi tasfiye ediyor. Yani bu işin kazananı hep siyasi iktidar oldu. Siyasi iktidar hiçbir zaman kandırılmadı; hep kandırdı hep kullandı ve artık işine yaramayan unsurları kullandı ve attı. Bir kullan at kararnamesi” şeklinde konuştu.
‘HALKIN YARGIYA GÜVEN ENDEKSİNİ SIFIRLADI’
Cumhurbaşkanının iktidar partisi genel başkanı olması nedeniyle artık “Cumhurbaşkanınca seçilmiş üyeler” yerine “Siyasi parti genel başkanı tarafından seçilmiş üyeler” denildiğine dikkat çeken Karadağ, “Bağımsız yargı olduğundan bahsedemeyiz artık... Siyasi iktidar yargıya tamamen egemen olmuştur. Hiç kimse yargıdan adil bir karar beklemesin. YSK’den başlayın HSYK seçimine kadar çıkarılan kararnameler bir ödüllendirme ve cezalandırma kararnamesi.
Tamamen kendi istediği gibi kararı verecek olan kişileri atadı. İktidarın atadığı kişilerin partiyle ilişkisi olmasa bile, atananları töhmet altında bırakacak bir kararname bu. Bundan sonra onların verecekleri her karar siyasi olacak. Doğru karar vermiş olsalar bile şaibeden arınmayacak. Bu, neticede halkın yargıya güven endeksini tamamıyla sıfırlayan bir icraat” dedi.
AKP’nin yargıyı tamamıyla ele geçirdiğini vurgulayan Karadağ, anayasal suçlara bakan mahkeme görevlerinin belirleneceği bir Adli Yargı Kararnamesi daha beklediklerini ve çıkması halinde yargıda çok ciddi bir kıyım olacağını da sözlerine ekledi.