Seyitömer'e komşu Bozcahüyük köyünün dramı

Bülent ÖZGEN
İzmir
 

Kütahya'daki Seyitömer termik santralin neden olduğu hava kirliliği yüzünden Bozcahüyük köyü sakinleri zor günler geçiriyor. Yeryüzü Derneği'nin organizasyonu ile bölgeye giden yaşam savunucuları ve gazeteciler bir insanlık dramına tanıklık ettiler. 

Seyit Ömer Termik Santrali 600 MW kurulu gücü ile Türkiye’nin 34, Kütahya’nın  en büyük elektrik santrali. Türkiye’nin 7. büyük linyit Termik Santralin  arıtma  tesisi de sanki "arıtmama tesisi" görünümünde.

YA KANSERDEN YA KOAH'TAN ÖLÜYORUZ

Seyitömer Termik Santralinin bulunduğu Bozcahüyük  köyü  Muhtar Ali Erez, termik santralin dumanları nedeniyle yıllardır köyünün zehirlendiğini söyledi. Artık yaşamdan bezdiklerini söyleyen köylüler kanser ve KOAH gibi solunum rahatsızlıklarının köyde had safhada olduğunu, ölümlerin çoğunun da ya kanserden ya da KOAH’tan kaynaklandığını dile getirdiler. Köy muhtarı Ali Erez, termik santralinin  sularını akıttığı  derenin çok kirli olduğunu, dere kenarlarında külün yoğun olduğunu anlattı. Bu kirli derenin Porsuk Barajına döküldüğünü ve barajı da kirlettiğini belirten muhtar, ekili alanlardan alınan verimin de yüzde  10’a kadar düştüğünü belirtti. Şirketin hiçbir konuda kendilerine yardım etmediğini ifade eden muhtar, eskiden ekilen  tarlada pancarın şimdi ekilemediğini, çiftçinin sağlık dışında ekili arazi açısından da  mağdur olduklarını, kendi arazilerine giremediklerini anlattı.

KAMULAŞTIRMA BEDELİ İÇİN SADECE 60 LİRA VERDİLER!

Termik santralin yöredeki arazileri istemesi sonrası kamulaştırmalar olduğunu ve şirketin köylülere hisse başına  60 lira (sadece 60 lira) vermek istediğini belirten muhtar, köylü kabul etmeyince bu sefer de mahkemeye verildiklerini söyledi. Köylüler, termik santralden duman çıktığında, her tarafın kül olduğunu, kimsenin çamaşırlarını asmayı bırakın dışarı çıkamadıklarından dert yandı.            

ŞİRKET MEZARLIĞI YOL YAPMIŞ        

Şirketin içinden yol geçirdiği mezarlığa gitmek isteyen grubun önünü kesen şirket özel güvenlikçileri fotoğraf çekilmesinin yasak olduğunu söyleyerek gruba engel olmak istediler. Gruptakiler ise yolun devlet yolu olduğunu ve şirketin buraya müdahale edemeyeceğini belirterek incelemelerini sürdürdüler. (İzmir/EVRENSEL)