TEKNOROT’ta işçiler istifaya zorlanıyor
Türk Metal Sendikasının düşük zamma imza atmasına karşı başlattıkları direnişleri bitirilen TEKNOROT işçileri istifaya zorlanıyor.
Fırat TURGUT
İstanbul
Türk Metal Sendikasının düşük zamma imza atmasına karşı başlattıkları direnişleri, patronun “Direnişi bitirin eskisi gibi aile olalım” sözü ve emniyet müdürü ile il alay komutanının şahitliğiyle bitirilen TEKNOROT işçileri, istifa etmeye zorlanıyor. Patronun, öncü işçileri hedefe koyduğunu belirten işçiler, “Her gün işçilerin bölümünü değiştirip on gün sonra ya bu şekilde çalışacaksın ya da istifa et diyorlar. İşçiler istifa etmeye mecbur bırakılıyor. Şu ana kadar 30 işçi bu şekilde işten çıkarıldı” dedi.
Direnişleri bittikten sonra içeride baskıların arttığını ifade eden bir TEKNOROT işçisi, “Her gün birilerinin yerleri değişiyor. Birini başka bir yere gönderiyorlar. Oradan aldıkları eleman yerine başka bir eleman veriyorlar. Resmen sürgün hali yaşıyoruz” dedi.
Direnişten sonra 30 işçinin işten çıkarıldığını ifade eden işçi şunları anlattı: “İşçi çıkarmaları da şöyle oluyor. İşçinin mahkemeye gitmesini engelleyerek yapıyorlar. Fabrika çıkardığı zaman işçiye mahkemeye gitme hakkı doğuyor. Bunu yapamasın diye sağa sola sürüyor. Neredeyse her gün farklı bölümlerde çalıştırıyor. Bir hafta on gün falan bu şekilde çalıştırıyor. İşçi de bu şekilde çalışmaktan bunalıyor, sıkılıyor tabii. En son çağırıyorlar işçiyi, diyorlar ki ‘Kardeşim bu şekilde çalışacaksın.’ İşine gelmiyorsa yaz istifa dilekçeni, al haklarını çık diyorlar. Biz seni çıkarmıyoruz, senin haklarını verelim, kendi isteğinle çık diyorlar. Onda da sadece kıdem tazminatını veriyor. İşçi de istifa kağıdını kendi imzaladığı için mahkemeye de gidemiyor. İhbar tazminatını da alamıyor. İşsizlik maaşına da başvuramıyor. İşçiler istifa etmeye mecbur bırakılıyor yani.”
Her sene iş yoğunluğunun azaldığı zamanlar işçi çıkarmaların olduğunu dile getiren işçi, “Bu sene de işten çıkarmalar olacak ama direnişte öne çıkan isimlerden başlayacaklar büyük ihtimalle. Şu an tüm işçiler işten atılma tedirginliğiyle çalışıyor. Ama herkes ne yapacaklarsa yapsınlar artık diyor. Çünkü bu tedirginlikle çalışmak yoruyor işçiyi” diye konuştu.
FABRİKADA BİR BÖLÜM TAMAMEN TAŞERONA VERİLDİ
2 ay sonra burç (motor parçası) üretilen bölümün kapatılacağını söyleyen başka bir işçi “Şimdi o bölümde vardiyaları teke düşürdüler. Sadece 8-4 vardiyası çalışıyor. Bölüm kapandıktan sonra bu bölümdekileri kauçuk preslemeye alacaklarını söylediler. Bu bölümde üretilen ürünleri ise dışarıda bir firmaya vermişler, dışarıda yapılıp gelecekmiş” dedi.
Hem fabrikadaki bir bölümün kapanmasının hem de fabrikadaki paketleme bölümünün taşerona verilmesinin işten atma sürecine doğru gidildiğini gösterdiğini belirten işçi şunları anlattı:
“Taşeron olayı patlayınca millet akın etti TEKNOROT’a. Millet taşeron çalışmaya başladı. Bizim yaptığımız işi yapıyorlar. Hatta paketlemedeki kadrolu elemanların hepsini diğer bölümlere dağıttılar. Paketlemede şu an çalışan işçilerin hepsi taşeron. Aynı işi yapıyorlar sadece asgari ücret alıyorlar. Onlar da 6 ay sonra kadroya geçme ümidi taşıyor. Ama taşeron işçinin kadroya geçebilmesi için bizim işten atılmamız lazım. Zaten sezon sonu geldiği zaman büyük ihtimalle böyle olacak. İşten atmalar olur ama taşeronu kadroya alırlar mı almazlar mı bilmiyorum. Ama ben zannetmiyorum. Şu saatten sonra TEKNOROT ne kadar az kadrolu işçi çalıştırırsa işine gelir.”
TAŞERON İŞÇİLER TEMİZLİK ELBİSESİ GİYİYOR
Taşeron işçilerin kendileriyle aynı işi yaptığını vurgulayan işçi, “Ama temizlik firmasının elbiselerini giyiyorlar. TEKNOROT’ta taşeron temizlik şirketi var. Bu şirketteki işçiler fabrikanın genel temizliğini yapıyorlardı. Müdürlerin odaları, tuvaletler, çalışma alanları. Tüm silme süpürme işlerini temizlik şirketindeki taşeron işçiler yapıyor. Şu an aldıklarını da temizlik şirketi bünyesinde aldı. Bizimle aynı işi yapıyorlar ama biz TEKNOROT amblemli tişörtler pantolonlar giyiyoruz, onlar temizlik şirketinin kıyafetlerini giyiyorlar” diye konuştu.
Direnişin son günü patronla yapılan görüşmede, patronun ‘Biz bir aileyiz’ dediğini hatırlatan bir işçi, “O görüşmede öyle demek zorunda kalmıştı. Başında alay komutanı, emniyet müdürü, İŞKUR müdürü ve direnen işçiler var. Mecbur öyle diyecekti. Ama ne ailesi; millete eziyet ediyorlar. Söylediklerinin hepsi hikayeydi. İşçi çıkarmayacağız, şu an zam olmaz ama önümüzdeki aylarda bakarız falan, bunların hepsi hikayeydi. Şimdi bu daha anlaşılır oldu” diye konuştu. Buna, aralarındaki birliği sağlayamamalarının neden olduğunu belirten işçi, “İlk başta dediğimiz gibi yapsaydık, ‘Bir işçi bile atılırsa eylem devam eder’ demiştik, öyle yapsaydık böyle baskıya uğramazdık. Şimdi de birliğimizi sağlayamazsak, birbirimize sahip çıkmazsak patron, bizim zararımıza olan kafasına koyduğu her şeyi yapacak” diye konuştu.
‘TEMSİLCİLERLE SELAMI SABAHI KESTİK’
Direnişe geçtiklerinde ve direniş sonrasında Türk Metal yöneticilerinin ve temsilcilerinin ortadan kaybolduğunu hatırlatan bir işçi de şöyle konuştu:
“Temsilciler daha yeni yeni bölümlere girmeye başladılar. Bizim bölüme kimse gelmedi ama temsilciler çalışmaya başladı. Temsilcileri kimse insan yerine koyup da selam vermiyor. Muhatap alan da var ama her yerde 3-5 yalaka çıkıyor. Ama yüzde 90’ı temsilcilerle selamı sabahı kesti. Sendika yöneticilerinden ise bir haber alamıyoruz. Bu saatten sonra fabrikaya gelirler mi bilmiyorum. O tepkiden sonra işçinin karşısına çıkmadı sendikacılar, bundan sonra da nasıl çıkacaklar bilmem. Zaten gelseler muhakkak fabrikada duyulur.”
Direnişten sonra temsilcilerle bir kez görüştüklerini anlatan işçi, “Aynı tezgahta yan yana çalışıyoruz, niye bizim aramızda değildiniz diye sorduk. Yok siz kanuna aykırı iş yapıyorsunuz dedi. Çok iyi, istediğimiz gibi olmadı ama aldığımız zam çok kötü de değil diyor. Bizi bu hale Türk Metal getirdi. Oradaki işçi kendi kendine gaza gelmedi. O gazı Türk Metal verdi. ‘Geri adım atmayacağız, sonuna kadar arkasındayız. Gemileri yaktık, greve çıkacağız, hakkımızı söke söke alacağız’ dedi sendikacılar. İşçiyi bu şekilde gaza getiren de siz oldunuz zaten. Sonra sattınız işçiyi” dedi.
BAZI İŞÇİLER BİRLEŞİK METAL’E ÜYE OLDU
İşçilerin büyük bir bölümünün hâlâ Türk Metal üyesi olduğunu vurgulayan bir işçi de, “Ama işçilerin bir kısmı da şu an Türk Metal gelip ‘5 bin lira maaş alacaksınız’ dese bile Türk Metal’e üye olmaz” dedi. Bazı işçilerin Birleşik Metal-İş’e üye olduğunu söyleyen işçi, “Ama bu Birleşik Metal-İş’e yapılan üyelikler de işçilerin büyük bir beklentisi olduğundan olmadı. İşçinin beklentisi yarın öbür gün sendika işçinin yanında dursun. Ayrıca bunu yapmak da zorunda. Çünkü orada örgütlenmeye çalışıyor. İşçinin güvenini kazanması lazım. Ama Birleşik Metal-İş’e, Türk Metal’e ders vermek için üye oldu” diye konuştu.