Munzur Festivali'nin yasaklanmasına tepkiler sürüyor

Alevi dernekleri, 17’incisi yapılmak istenen Munzur Festivalinin yasaklanmasına tepki gösterdi. Bu yıl  ‘OHAL ve Barajlara Hayır’ temasıyla 17.’si yapılması planlanan Munzur Doğa ve Kültür Festivali Tunceli Valiliği tarafından yasaklanmıştı. Yasaklanmaya tepki gösteren Alevi Dernekleri, İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi’nde düzenledikleri basın toplantısında, “Devler ve Hükümet dün olduğu gibi bugün de bu yasak kararıyla dersim haklına ‘ayıp’ ediyor, ‘günah’ işliyor” dediler.

Burada konuşan Ankara Dersimliler Derneği Şube Başkanı Ali Ekber Çeker, 15 Temmuz’un yıl dönümünde kitlelerin güvenliğini alabilen devletin, Munzur festivalini ise “güvenlik” gerekçesiyle yasaklamasını eleştirdi. 

Festivalin Dersim halkı için kültürel olarak önemine vurgu yapan Çeker, “Devletin marifetiyle ülkenin ve dünyanın dört bir yanına dağılmış Dersimli’nin çevresine, kültürüne ve bir araya gelme isteğine kıyım geleneğiyle yaklaşmış bulunuyor” dedi.

SAYGISIZLIK

Çeker, Dersim halkının da her halk gibi kültür ve inançlarını yaşamaları gerektiğini belirterek, “Devlet ve yöneticilerinin sorumluluğu ise yaşamın bu koşullarını oluşturma ve güven altına almaktadır” diye konuştu. Kültür ve Doğa Festivalinin yasaklanmasının OHAL’le yasallaştırılmaya çalışıldığını kaydeden Çeker, “Anayasanın 15’inci, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 15’inci maddesi hükümlerine göre OHAL’de dahi temel hak ve özgürlüklere yönelik kısıtlamaların orantılı ve ölçülü olması gerekmektedir” dedi.
Dersim Halkı’nın on binlerce kardeşi ve doğa severleriyle buluşmasının engellenmesinin kabul edilemez olduğunu kaydeden Çeker, “Dersim halkının ülke ve dünyaca bilinen dervişane sabrına, alçak gönüllülüğüne ve saygısına saygısızlıkla cevap vermeyi yeğlemiştir” dedi.

‘DERSİMLİLER KÜLTÜRLERİNİ YAŞAMAK İSTİYOR’

Çeker, Dersim halkının Türkiye ve dünyanın dört bir yanından gelerek kültürlerini yaşamaya çalıştığını ifade ederek, “On binlerce Dersimli kimisi acısına, kimisi anısına, kimisi ölüsüne, kimisi dirisine gelirken, bu toplaşmayla ilimizin ekonomik, sosyal, siyasal ve kültürel değerlerine de önemli katkı sağlamaktadır” dedi.

Festival için gelenlerin, ölülerin mezarlarına su döktüğünü, kutsal mekanlarda mum yaktığını, topraklarıyla hasret giderdiğini kaydeden Çeker, “Festival Dersimli’nin yaşamındaki anlamı budur. Bu buluşmalara getirilen yasak tamı tamına zülümdür” dedi.

‘DERSİM DİYEN CEZA ALABİLİR’

Burada konuşan HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, 15 Temmuz’da Ankara, İstanbul ve diğer illerde meydanların insanlarla dolu olduğunu hatırlatarak, “Muhalefete herşey yasak. Yeni iç tüzük değişikliğiyle artık sıfatları da kullanmak yasak hale gelecek. Böyle bir çalışma var. Artık ‘Dersim’ dediğimiz zaman ceza alabiliriz. Ya da ‘Kürdistan’ dediğimiz de ceza alabiliriz” dedi. İktidarın tekçiliği dayattığını kaydeden Doğan, “Buna karşı muhalefet geliştirmemiz gerek. Bu siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının görevidir” dedi. 
İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi’nde gerçekleşen basın toplantısına Dersim Dernekleri Federasyonu, Ankara Dersimliler Derneği, Pir Sultan Abdal Derneği, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Demokratik Alevi Derneği, Divriği Kültür Derneği, İnsan Hakları Derneği Ankara Şubesi, KESK Ankara Şubeler Platformunun yanı sıra HDP Diyarbakır milletvekili İmam Taşçıer, HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan Dersimli sanatçı Şenol Akdağ katıldı. (Ankara/EVRENSEL)

İSTANBUL'DAN DA TEPKİLER YÜKSELDİ

İnsan Hakları Derneği'nde (İHD) Dersim Dernekleri Fedarasyonu tarafından "Munzur  Doğa ve Kültür Festivali'nin yasaklanmasına yönelik basın açıklaması düzenlendi.

 İnsan Hakları Derneği  ( İHD ) İstanbul Şubesi'nde  "Festival Halkın Kalacak OHAL Ve Barajlara Hayır" teması ile düzenlenen basın açıklamasında .  Munzur Doğa Ve Kültür Festivali'nin Tunceli Valiliği tarafından yasaklanılmasına tepki gösterildi.

Dersim Dernekleri Fedarasyonu Sanat Kordinasyonundan Vedat Baran tarafından okunan basın açıklamasında; "Tunceli valiliğinin 17.Munzur Doğa ve Kültür Festivalini yasaklamaya karar verildiği gün olan 15 Temmuz ; devletin,ülke çapında vatandaşları sokaklara ,meydanlara çağırdığı günle aynı gündür.Kendisinin düzenlediği açık alan etkinliklerinde kitlelerin güvenliğini alabilen devlet ,Dersim halkının 16 yıldır tekrarlanan ve tek bir insanın burnunun dahil kanamadığı ,barışçıl ve her tür mali giderini gönüllülük esasına dayanarak demokratik kurumların üzerinden karşıladığı şenliği güvenlik gerekçesiyle yasaklamıştır. Devlet ve hükümet dün olduğu gibi bugün de bu yasak kararıyla Dersim halkına "ayıp" ediyor ,"günah "işliyor .Devletin marifetiyle ülkenin ve dünyanın dört bir yanına dağılmış Dersimlilerin çevresine kültürüne ve bir araya gelme isteğine  kıyım geleneğiyle yaklaşmış bulunuyor. Doğa ve Kültür Festivalimizin yasaklanması OHAL' e dayandarılarak "yasallığa "bulandırılsada , her halk gibi Dersim halkı da tarihi ,dili ,kültürü ve inanç değerleriyle özgünlüğü bulunan bir halk olarak paylaşma ,kucaklaşma ,sevinme ve mutlu olma hakkına sahiptir .Devletin ve onun yöneticilerinin sorumluğu ise yaşamın bu koşullarını oluşturma ve güven altına almaktır. Tunceli valiliği bir taraftan festivali yasaklarken ve halen bir çok alanın güvenlik bölgesi olması sebebiyle erişimlere izin verilmezken ,valinin sosyal medya hesabından "Tuncelimiz misafirperver insanları ve doğal güzelikleri ile sizleri ağırlamaya herzaman müsait.. bekleriz " açıklmasını yapması festivalin iptal gerekçesini ne kadar tutarsız olduğunu bir kez daha göstermektedir" dedi.

Açıklamada 27-30 Temmuz tarihleri arasında arasında 17.Munzur Kültür Ve Doğa Festivali yapılacakmış gibi dersimde olacağız.Doğamızı insansız ,insanımızı doğasız bırakmayacağız .Dersimde büyük kucaklaşmayı sağlamak için Dersimlileri ve dostlarımızı bir seferberlik fikri ile festivali sahiplenmeye çağırıyoruz şeklinde konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)