Direnişteki işçiler deneyimlerini paylaştı

SAVRANOĞLU DİRENİŞİ 353. GÜNDE SONA ERDİ

Forumda ilk konuşmayı 353. gününde direnişlerini bitiren Savranoğlu işçisi Aydın Genç yaptı. Yaşadıkları sorunlardan dolayı sendikalaşmaya karar verdiklerini anlatan Genç, sendikalaştıktan sonra Savranoğlu patronunun fabrikayı kapatarak işçileri İstanbul Tuzla’daki Kampana Deri’ye çalışmaya yollamak istediğini belirtti. “38 arkadaşımız ailelerinden ayrılarak İstanbul’la gitmeyi kabul ettik. İstanbul’a gittiğimizde ise kalacak yerimiz olmadığı için fabrikada konakladık. Sonra bizi fabrikayı işgal ettiğimiz gerekçesiyle işten attılar. Daha sonrada İzmir’e gönmek zorunda kaldık” diyerek yaşadıkları sıkıntıları anlatan Genç, fabrika kapısı önünde tam 353 gün boyunca eylem yaptıklarını belirtti.  Savranoğlu’nun çevreye de zarar verdiğini kaydeden Genç, bu nedenle çalmadıkları kapı kalmadığını ancak kimsenin bu konuda bir şey yapmadığını ifade etti. Konfederasyon genel merkezlerinin ilgisizliğinden dolayı eylemlerinin 353. gününde direnişlerine son verdiklerini söyleyen Genç, Savranoğlu direnişini yargıya taşıdıklarını söyledi.

TEK İSTEDİĞİMİZ ‘DESTEK’

TOGO direnişinin 77. gününde, direnişte olan Mehmet Karasakal da işçi-işsiz gençlik forumundaydı. TOGO patronunun işçilerin sendikalaştığını öğrendiğinde 9 işçiyi işten çıkardığını 26 işçiyi ise ücretsiz izne çıkardığını anlatan Karasakal, izine çıkarılan işçilerin evine ‘iş sözleşmelerinin feshedildiğine’ dair belge gönderildiğini söyledi.  

196 gündür direnişte olan Billur Tuz işçisi Aykut Hızlı da forumdaydı. Daha iyi çalışma koşullarına sahip olabilmek için sendikalaştıklarını belirten Hızlı, patronun işçilerin sendikalaştığını öğrendikten sonra işçileri sendikadan ayrılmaları için zorladığını ifade etti. Bu zorlamaya boyun eğmeyince de işten çıkarıldıklarını kaydeden Hızlı, 1 Ocak’tan beri direnişte olduklarını kaydetti. Hızlı, tek isteklerinin ‘destek’ olduğunu söyledi.

Çiğli Organize Sanayi’de genç işçi sayısının çok fazla olduğunu vurgulayan Schneider elektrik fabrikası işçilerinden Cihan İşçi, sanayi bölgesinde bulunan diğer fabrikaların işçileriyle bir ara geldiklerini ve genç işçilerle birlikte ‘işçi kurultayı’ yaptıklarını anlattı. Yeni anayasa çalışmalarına da değinen İşçi, anayasa yapım sürecinde işçilerin, sendikaların ve gençlerin birlikte mücadele etmesi gerektiğini vurguladı. İşçi- İşsiz gençlik forumunun katılımcılarının gençlerden oluştuğuna dikkat çeken İşçi, “Bu durum sizi de ilgilendiriyor. Geleceğin işçileri sizlersiniz. Eğer birlikte mücadele hattı örülmezse, lokal eylemler olur. AKP de istediği gibi yönlendirir” dedi. (Dikili/EVRENSEL)

PATRONLAR İŞÇİLERE MAHKUM

Foruma katılan genç işçilerden Heja Tutulmaz, Mersin’de sanayi işçisi. Örgütlü ve örgütsüz olmak üzere 2 çeşit işçi olduğunu dile getiren Tutulmaz, örgütsüz işçinin ezilmeye mahkum olduğunu ifade etti. Örgütlü işçinin ise yenilmeyeceğini söyleyen Tutulmaz, iş yerinde yaşadıkları bir olayı şöyle anlattı: “Beraber çalıştığımız bir kalfa ustayı kızdırdı. Usta da ona hakaret etti, vurdu. Ben de neden vuruyorsun, doğru dürüst anlatsana dedim. Ben böyle diyince, Başbakan Erdoğan’ın ‘ananı da al git dediği gibi’ arkadaşını da al git o zaman dedi. Bana mahkum oldukları için geri çağıracaklarını biliyordum. Ben de arkadaşımı da aldım gittim. Bir süre sonra aradılar bizi geri çağırdılar. Ertesi gün o kalfa arkadaşım bir şeye çarpıp devirdi. Ama bu kez ustanın tepkisi daha önceki gibi olmadı.”

MÜCADELELER BİRLEŞMELİ

İş kolları farklı da olsa yaşanan sorunların aynı olduğunu söyleyen Tek Gıda İş Genel Başkan Danışmanı Gürsel Köse, anayasa tartışmalarına da değindi. “Anayasa diyoruz. Anayasa şimdi de var, ama anayasa da sendikalan işçilerin işten atılmasına dair bir şey yok” diyen Köse, sendikalaşan işçilerin işten çıkarıldığına dikkat çekti. “Mücadeleyi yükselterek sokağa çıkmazsak hiçbirimizin kurtuluşu yok” diyen Köse, işçilerin, emekçilerin ve gençlerin sandıktan gelen gücünü kullanması gerektiğine dikkat çekti. Gençlere seslenen Köse, “Öğrenciler işçilerle mücadelelerini birleştirmeli. Ya birlikte mücadele edip işçi sınıfını özgürlüğe kavuşturacağız ya da hepimiz yok olup gideceğiz” dedi.