Bir eylem türü olarak planlama ve ekoloji mücadelesi
TMMOB'ye bağlı Şehir Plancıları Odası'nın düzenlediği yaz kampında doğa, çevre koruma ve mücadele deneyimleri konuşuldu.
TMMOB Şehir Plancıları Odası'nın düzenlediği 6. Yaz Kampında yapılan söyleşide doğa, çevre koruma ve mücadele deneyimleri konuşuldu. Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Tolga Çilingir ve Evrensel Muhabiri Özer Akdemir'in konuşmacı olarak katıldığı söyleşide çevre sorunları, ekoloji ve planlama ilişkisinin yanı sıra ülkemizdeki ekoloji mücadelesinin güncel durumu da tartışıldı.
PLANLAMA VE DOĞA KORUMA İLİŞKİSİ
Şehir Plancıları Odası İzmir Şube Başkanı Özlem Şenyol Karaer'in açılış konuşmasının ardından sunumunu yapan ŞPO İzmir Şube eski başkanlığı da yapmış olan Akademisyen Tolga Çilingir, ülkenin birçok üniversitesinden gelen 70'in üzerinde Şehir Planlama Mühendisliği öğrencilerine planlamanın doğanın korunması anlamında nasıl bir yerde durduğu konusunu anlattı. Planlamanın var olan sisteme ve düzene bir müdahale özelliği taşıdığını bu anlamda da bir eylem türü olduğunu belirten Çilingir, planlamanın arka planında mutlaka bir politikanın yer aldığını söyledi. Planlamada doğayı ele alış biçimine yönelik teorik yaklaşımları özetleyen Çilingir, özellikle "derin ekoloji" olarak adlandırılan kuram hakkında bilgiler verdi. İnsan merkezli bakış açısı yerine doğa eksenli bir bakış açısını kabul eden bu kuramda insanın doğanın bir parçası olduğunun bilinciyle hareket edilmesi görüşünün öne çıktığını dile getirdi. İzmir açısından son yılların en temel tartışmalarından olan İnciraltı bölgesindeki durum hakkında da bilgi veren Çilingir, İnciraltı’nın doğal güzelliklerini günümüze kadar korumuş, İzmir açısından son derece önemli bir bölge olduğunu söyledi. Çilingir, bölge ile ilgili planlama çalışmaları ve tartışmalarına da değindi.
EKOLOJİ MÜCADELESİNDE GÜNCEL DURUM
Evrensel İzmir Muhabiri ve Çepeçevre Yaşam Programı Yapımcısı Özer Akdemir ise yaptığı sunumda ülkenin birçok yerindeki ekoloji mücadelesinden örnekler vererek doğa yıkımı ve sermaye talanının boyutları hakkında konuştu. Uranyum ve altın işletmeciliği, enerji politikaları, RES, HES, jeotermallerin yarattığı çevre, tarım ve sağlık sorunları, taş ocaklarının, çimento fabrikalarının meydana getirdiği çevre tahribatının ekolojik ve ekonomik maliyetleri ile ilgili haberini yaptığı, tv programı olarak konu edindiği alanlardaki güncel duruma dair verileri paylaşan Akdemir, buralardaki ekoloji mücadelesinin gelişim seyri ve son süreçteki sorunları hakkındaki görüşlerini de aktardı. Artvin ve Karadeniz’deki mücadele deneyimlerinin önemine dikkat çeken Akdemir sunumunu başarıya ulaşan çevre mücadeleleri örnekleri ile bitirdi. Söyleşinin ardından öğrenciler tarafından yöneltilen sorularda özellikle kendi yereline sıkışıp kaldığı için başarısızlığa uğrayan ekoloji mücadelelerinin nasıl birleşebileceği, Artvin Cerattepe mücadelesi, şu anki hukuki süreçle ekoloji mücadelesinin başarı şansı olup olmadığı gibi konuların ön plana çıktığı görüldü. (İzmir/EVRENSEL)