İzmir'de belediye işçileri işten atılanlar için iş bıraktı

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde çalışan Genel İş üyesi işçiler işten atılan arkadaşları için iş bırakarak Büyükşehir yönetimini işçileri işe geri almaya çağırdı.

DİSK’e bağlı Genel İş İzmir 2 ve 3 Nolu Şubeler, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde kadro ve ilave tediye davası açan işçilerin işten çıkarılması ile ilgili yarım günlük iş bırakma eylemi ve basın açıklaması yaptı. Büyükşehir Belediyesinin yaptığı açıklamalar ve mesajlarla yaptığı ‘yasal işlem başlatacağız’ tehdidine rağmen iş bırakma  eylemi Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZENERJİ ve İZELMAN’a birçok birimde etkili oldu.
İş bırakan işçiler sendikaların çağrısıyla sabah saatlerinde Konak Pier önünde toplandı. Büyükşehir Belediyesi önüne doğru yürümeye hazırlanan işçilerin önünü Güvenlik Şubeye bağlı polisler ve çevik kuvvet ekibi kesti. Sendika yöneticileri ile görüşen polis amirleri, slogan atılmasına ve pankart açılmasına izin vermeyeceklerini  belirtti ve aksi durumda müdahale etme tehdidinde bulundu.

Yüzlerce İZENERJİ ve İZELMAN işçisi alkışlarla ve ıslıklarla yürüyüşe geçerken yürüyüşe Genel İş 5, 6 ve 7 Nolu, Sosyal İş, Güvenlik Sen ve Tüm Bel Sen şubelerinin yöneticileri ve işyeri temsilcileri de katılarak destek verdi.  Büyükşehir Belediyesi Başkanlık kapısı önünde biten yürüyüşün sonunda işçiler ‘Haksız Yere Atılan İşçiler İçin Adalet İstiyoruz’ pankartı açarak “İş Ekmek Yoksa Barış Da Yok”, “Baskılar Bizi Yıldıramaz”, ve “Hak Hukuk Adalet” sloganlarını atarak atılan işçilerin işe geri alınmasını istedi.

Öte yandan ESHOT şoförleri arasında örgütlü olan Genel İş İzmir 1 Nolu Şube, 12 işçinin işten çıkarma işlemlerinin askıya alınması ile iş bırakma eylemine katılmaktan vazgeçti. 12 işçi Büyükşehir tarafından 10 günlük ücretsiz izne çıkarıldı. Bundan dolayı otobüslerde sabah yapılması planlanan iki saatlik iş bırakma eylemi de gerçekleşmedi. Genel İş 1 Nolu Şube yöneticileri eyleme de katılmadı.

BÜROKRATLAR SENDİKACILARI TEHDİT ETTİ

Büyükşehir önünde basın açıklamasını okuyan Genel İş İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Arif Yıldız, ilk olarak kendilerini ve işçileri tehdit eden belediye bürokratlarına tepki gösterdi. Kıyımın durmasını, atılan işçilerin geri alınmasını isteyen Yıldız “Bu işten çıkarmalar ne KHK’ler aracılığıyla hükümet tarafından ne de halkın iradesine ipotek koyan bir uygulama ile atanan kayyımlar tarafından gerçekleştirilmişti. Ne yazık ki bu işten çıkarmalar sosyal demokrat bir anlayışla belediyeyi yönetme iddiasında olan İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde gerçekleşmişti. Bizler her türlü olgunluğu ve diyalog çabasını göstererek Belediye yönetiminin yanlışını düzeltmesini ve atılan işçilerin işe geri alınmasını beklerken Belediye yönetimi atılan işçileri geri almadığı gibi geçtiğimiz gün yine onlarca işçi arkadaşımızı daha işten çıkarmıştır” dedi.

'HAK ARAMAK SUÇ DEĞİLDİR'

İşten çıkarmaların yasaya ve TİS’e aykırı bir şekilde yapıldığının da altını çizen Yıldız şunları söyledi “İşçilerin haklarını araması bir suç değildir. Belediye ve Şirket yönetimlerini, bu haksız, hukuksuz, adaletsiz uygulamadan bir an evvel geri dönmeye çağırıyoruz. İşten çıkarılan başta İzenerji’deki üyelerimiz olmak üzere tüm şirketlerdeki işçilerin işlerine geri dönmelerini istiyoruz. Hak arayışında olan işçilere baskı uygulamalarına son vermeye hukukun vereceği kararlara göre davranmaya davet ediyoruz. Toplu sözleşme ihlallerine son vermeye, işyerindeki her türlü sorun ya da konuyu yetkili kurullarda görüşmeyle çözüme kavuşturmaya hazır olduğumuzu bildiriyoruz. Sorunların çözülmediği, taleplerimizin karşılanmadığı durumda her türlü mücadeleyi vermeye hazır olduğumuzu ilan ediyoruz.”

DİĞER SENDİKACILARA DA ÇAĞRI

Son olarak iş bırakmayan sendikalara da tepki gösteren Yıldız “İşten atılan işçiler Türk-İş ve DİSK’e bağlı bağlı sendikalar üyesidir. Sendikaların varlık sebebi üyelerini haksızlığa, hukuksuzluğa, adaletsizliğe karşı koruyabilmektir. Bunun ise en temel konusu üyelerinin iş güvencesini sağlayabilmektir. Bugün binbir türlü kaygıyla üyelerine sahip çıkmayan, kafasını kuma gömen sendikacılara da buradan sesleniyoruz. Korkunun ecele faydası yok. Üyesinin hakkını arayamayan, imzalanan toplu sözleşmeye sahip çıkamayan, iş güvencesini koruyamayan sendikalar, sendikacılar er ya da geç işçi sınıfı karşısında kaybetmeye mahkumdur. Gelin hep birlikte bu gidişe bir dur diyelim. Birlik olalım. Sesimizi daha güçlü çıkaralım” dedi. (İzmir/EVRENSEL)