Gençler Bergama köylü hareketini tartıştı
İlk olarak söz alan Özdamar, madenlerdeki kazaların çoğunun genellikle özel maden şirketlerine ait tesislerde olduğunu, bunun nedeninin ise denetimin yetersizliği ve kâr hırsı olduğunu kaydetti.
Halkın en başta sadece tarımla uğraştığını belirten Özer Akdemir ise, “Bu süreçten sonra Bergama köylü hareketi artık siyasi bir nitelik kazandı ve siyasi taleplerde bulundular” dedi.
2000-2002 yıllarının Bergama köylü hareketi için kırılma noktası olduğunu ifade eden Akdemir, “Hareket toplumsal muhalefeti oluşturuyordu. Bağımsızlık, antiemperyalist söylemler içerisindeydi köylü. MGK da bu duruma karşı psikolojik hareket yürüttü” dedi.
Bergama köylü hareketinin sönümlenmesinde AKP Hükümeti başa geldikten 2 ay sonra suikasta kurban giden Necip Hablemitoğlu’nun yazdığı ve çevre savunucularının Alman Vakıflarından destekle madene karşı çıktığını iddia ettiği kitapla kırılma noktasına geldiğini ifade eden Akdemir, bu kitabın madenciler tarafından finanse edildiğini ve sahte belgelerle yazıldığını dile getirdi.
Eski Bergama Belediye Başkanı Sefa Taşkın da, “Siyanürle altın çıkarma yöntemiyle köylülere, canlarının ve çevrelerinin tehlike altında olduğunu anlattığımızda toplumsal bir hareket başladı” dedi. Bergama’daki köylerin birbirinden farklı olduğunun altını çizen Taşkın, madencilerin gelmesiyle bu farklılıkların ortadan kalktığını ve siyanürle altın madenciliğine hep birlikte karşı çıktıklarını sözlerine ekledi. (Dikili/EVRENSEL)
Evrensel'i Takip Et