IŞİD’linin bir polisi öldürmesi kamuoyuna izah edilemiyor

İstanbul’da canlı bomba olduğu şüphesiyle gözaltına alınan ve IŞİD üyesi olduğu belirtilen bir şüphelinin İstanbul Emniyet Müdürlüğüne getirildiği esnada üzerindeki bıçakla polis memuru Sinan Acar’ı öldürmesi olayına savcısı gizlilik kararı getirdi. 

Olay yerindeki polisler tarafından vurularak öldürülen IŞİD üyesinin, yanındaki bıçakla Emniyet Müdürlüğüne aranmadan getirilmesine ilişkin ise bir açıklama yapılmadı. 

Soruşturmaya gizlilik kararı getirilmesini gazetemize değerlendiren Avukat Kamil Tekin Sürek, “Gizlilik kararı bu olay kamuoyuna izah edilemediği için verilen bir karar” yorumunu yaptı. 

12 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

İstanbul’da önceki akşam gözaltına alınan IŞİD üyesi, Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne getirildikten sonra yanında bulunan bıçakla polis memuru Sinan Acar’ı ağır yaraladı. Saldırının ardından şüpheli öldürülürken, boğazına aldığı bıçak darbesiyle ağır yaralanan Acar ise kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.

Bıçaklı saldırının ardından Fatih Aksaray’da IŞİD’e yönelik operasyon düzenledi. Operasyonda 1’i çocuk 12 kişi gözaltına alındı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı konuyla ilgili kısıtlama kararı verildiğini duyurdu. Savcılık, olaya ilişkin yazılı ve görsel medyada yapılan yayınların,  olayın aydınlatılmasını, şüphelilerin yakalanmasını engelleme riski oluşturduğunu savunarak kısıtlama kararı verildiğini duyurdu. 

‘ÜST ARAMASI BİLE YAPMIYORLAR’

Adı açıklanmayan ve IŞİD’li olduğu açıklanan kişinin bıçağı emniyetin içine nasıl soktuğunun araştırıldığı bildirilirken, Avukat Kamil Tekin Sürek, olayın ardından akla ilk gelen şeyin  “IŞID’li bir şüpheliye diğer şüphelilere davranıldığından farklı davranılmış olması” olduğuna dikkat çekti. 

Özellikle son zamanlarda demokratik eylemlere katılanlar, insan hakları savunucuları ve avukatlar da dahil olmak üzere gözaltına alınan  herkese ters kelepçe takıldığını söyleyen Sürek, Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan’ın kırık koluna rağmen ters kelepçeyle bekletildiğini de belirtti. 

Ancak IŞİD operasyonlarında gözaltına alınanlara daha müsamahalı bir tutumun söz konusu olduğunu savunan Sürek, şöyle devam etti: “IŞİD’lilere bırakın ters kelepçe yapmayı, üst araması bile yapmıyorlar. Kesici bir aletle emniyete girerek bir polisi emniyette öldürebiliyor. Biz bunu  daha öncede fotoğraflardan görüyorduk. Elbette ters kelepçe olmasın ama IŞID’lilerin de misafirliğe gider gibi emniyete götürülmemesi lazım. Emniyetten bu konuda bir açıklama olmadığı için sadece yorum yapabiliyoruz.” 

‘KAMUOYUNUN BU OLAYI BİLMEYE HAKKI VAR’

Olayın hemen ardından savcılığın dosyaya kısıtlama kararı getirmesine ilişkin de “olayı kamuoyuna izah edemedikleri için alınan bir karar” yorumunu yapan Sürek, “İlk tutanaklara bakıldığında olayın nasıl olduğu zaten anlaşılır.Buradaki gizlilik kararı kamuoyundan olayı gizlemek, gerekçe uydurmak için alınan bir karar.Ancak  kamuoyu bu olayın nasıl yaşandığını bilme hakkına sahiptir” diye eleştirdi. (İstanbul/EVRENSEL)

TANRIKULU: IŞİD'LİNİN POLİSİ ÖLDÜRMESİNDEN KİM SORUMLU?

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 13 Ağustos günü bir polis memurun ölümüyle sonuçlanan IŞİD zanlısının saldırısını Başbakan Binali Yıldırım'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı. Tanrıkulu, “Canlı bomba” olduğu kuşkusuyla gözaltına alınan IŞİD zanlısının üzeri neden aranmadığı ilişkin hâlâ bir açıklama yapılmadığını ifade ederek, “IŞİD zanlısı üzeri aranmadan gözaltına alındığına göre, Polis Sinan Acar’ın şehit olmasından kim ya da kimler sorumludur ve son 2 yılda IŞİD kaç polis ve güvenlik görevlisini şehit etmiştir?​” sorularına yanıt istedi. (Ankara/EVRENSEL)