KESK: KHK’ler padişah fermanı gibi kullanılıyor
693 ve 694 sayılı KHK’lerle 69 üyesi ihraç edilen KESK tarafından yapılan açıklamada, KHK’lerin padişah fermanı gibi kullanıldığı belirtildi.
693 ve 694 sayılı KHK’lerle 69 üyesi ihraç edilen KESK tarafından yapılan açıklamada, “KHK’ler padişah fermanı gibi kullanılıyor. KESK, darbe hukukuna karşı fiili, meşru ve demokratik direnişini, dayanışma ilişkilerini ve hukuki mücadelesini her ne pahasına olursa olsun, tüm zorlukları göğüsleyerek yürütmeye devam edecektir” denildi.
KESK, 693 ve 694 sayılı KHK’lerle yüzlerce kamu emekçisinin ihraç edilmesine ilişkin açıklama yaptı.
“Tek adam rejimi OHAL ve KHK’ler eliyle inşa ediliyor” diyen KESK, “694 sayılı KHK ile tıpkı torba yasalar gibi birçok alanda düzenlemeler yapılmış, 2019 yılı beklenmeden devletin tüm kurumlarının tek adam rejimine bağlanmasının çalışmaları hızlandırılmıştır. Bundan sonraki KHK’ler ile tek adam rejiminin tüm kurum ve kurallarıyla hayata geçirilmesi 2019 yılından önce tamamlanacaktır” dedi.
KHK’LER DENETİME TABİİ DEĞİL
694 sayılı KHK ile TBMM’nin işlevinin kalmadığı ilan edilirken, milletvekillerinin dokunulmazlığı da tarafsızlığı konusunda inandırıcılığı kalmayan, güven endekslerinin diplerde seyrettiği, kendilerinin belirlediği yargıya teslim edildiğini belirten KESK, “Başbakanlık, cumhurbaşkanının memuru haline getirilirken, MİT her yönüyle Saray’a bağlanmıştır” diye kaydetti. Artık Anayasa ile değil Anayasa’nın yerini alan KHK’ler ile ülkenin yönetildiğini vurgulayan KESK, “Anayasa’nın 90. maddesi ile usulüne göre imzalanmış uluslararası sözleşmeler ile mevcut Anayasa bile bir nebze olsun bir denetime tabi iken, KHK’ler hiçbir denetime tabi değildir. KHK’ler padişah fermanı gibi kullanılmaktadır” diye belirtildi.
69 KESK ÜYESİ İHRAÇ EDİLDİ
694 sayılı KHK ile tek adam rejiminin inşa edildiğini, 693 sayılı KHK ile de inşa sürecinde kendilerine sorun çıkartacağı düşünülen kamu emekçilerinin tasfiye edildiğinin altını çizen KESK, 693 sayılı KHK ile KESK’e bağlı sendikalardan 69 üyelerinin haksız, hukuksuz, sorgusuz ve sualsiz şekilde ihraç edildiğini kaydetti.
“Bu faşist saldırı ve kuşatma, emek ve demokrasi güçlerinin birlikte ve ortak mücadelesi ile mutlaka püskürtülecek” denilen KESK açıklamasında, “KESK ve bağlı sendikalarımız, darbe hukukuna karşı fiili, meşru ve demokratik direnişini, dayanışma ilişkilerini ve hukuki mücadelesini her ne pahasına olursa olsun, tüm zorlukları göğüsleyerek yürütmeye devam edeceklerdir” ifadeleri kullanıldı.
TTB: SON KHK’LER SAĞLIK ALANINA DA DARBE VURDU
TÜRK Tabipleri Birliği (TTB), önceki gün yayımlanan 693 ve 694 sayılı iki OHAL kararnamesine ilişkin açıklama yaptı. “Son iki KHK ile, Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu, Anayasa’ya rağmen, Anayasa’da egemenlik yetkisini toplum adına kullanmaya yetkili kılınmış bütün organların yerine geçmiş durumdadır.” denilen TTB açıklamasında
değiştirilen yapılar içinde Sağlık Bakanlığı teşkilatının da yer aldığı ifade edildi.
TTB açıklamasında son KHK ile sağlık alanındaki temel değişiklikler şöyle sıralandı:
* Kamu Hastaneleri Kurumu ve Türkiye Halk Sağlığı Kurumu, bağlı kuruluş statüleri kaldırılarak merkez teşkilatında Genel Müdürlük haline dönüştürülmüşlerdir.
* Kamu Hastaneleri Birlikleri ve Genel Sekreterlikleri yapılanmasına son verilmiştir.
* Sağlık Bakanlığı taşra teşkilatı, İl Sağlık Müdürlüğü çatısı altında toplanmıştır.
* Hastaneleri yeniden başhekimlerin yönetmesi düzenlenmiş; sözleşmeli çalıştırma il sağlık müdürlerini içerecek şekilde her düzeye yaygınlaştırılmıştır.
* Sağlık Bakanlığı yurt dışında insani ve teknik yardım amacı dışında da sağlık kuruluşu açıp işletebilecektir.
* Hekimler, Bakanlığın uygun görmesi halinde 72 yaşına kadar aile hekimliği ya da Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarında çalışmaya devam edebileceklerdir.
* Sağlık Bakanlığına bağlı sağlık kuruluşlarında asker hekimler görevlendirilebilecektir.
* OHAL uygulaması sırasında istifa edilmesi halinde, hekimler yerine biri atanmasa bile, istekleri kabul edilir, yani istifaları onaylanır ise görevlerini bırakabileceklerdir.
* OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu tarafından başvurusu kabul edilen öğretim üyeleri, eski görev yaptıkları yerlerde değil, 2006 yılından sonra kurulan ve Ankara, İstanbul ve İzmir dışında bulunan öğretim kurumlarında göreve başlatılacaklar.”
Toplumun ve hekimlerin ihtiyacı olan; nitelikli, ücretsiz ve ulaşılabilir sağlık hizmetini, kaynak israfı yapılmadan ve insani çalışma koşulları için gerekli haklara sahip hekim ve sağlık personeli ile sunulmasını sağlayan düzenlemeler olması gerektiğini vurgulayan TTB, bu tür düzenlemelerin ancak demokratik bir işleyiş içinde tüm tarafların katılımı ile yapıldığında amacına ulaşabileceğini vurguladı. (İstanbul/EVRENSEL)