Saya işçisinin kararlılığı patronlara TİS imzalattı
Adana saya işçileri, birlik olup mücadele ederek patronları dize getirdi. Patronlarla sözleşme imzalayan işçiler yüzde 21 zammı kabul ettirdi.
Cumali AKKAŞ
Volkan PEKAL
Adana
Türk, Kürt, Suriyeli... Sendika bir yana parça başı çalışan ve sigortası bile olmayan Adana saya işçileri, birlik olup mücadele ederek patronları dize getirdi. Patronlarla sözleşme imzalayan işçiler yüzde 13’ü şimdi, yüzde 8’i aralık ayında olmak üzere yüzde 21 zammı kabul ettirdi.
Adana’da saya işçileri yüzde 25 zam ve her yıl yüzde 10 zam talebiyle iş bırakarak 3 gün direniş yapmış ve patronlar bu talepleri kabul ettiklerini söylemişlerdi. Haftalıkların alındığı cumartesi günü patronların zammı vermek istememesi, zammı veren patronların da direniş biterken söz verildiği gibi sözleşme imzalamaya yanaşmaması üzerine işçiler, komitenin çağrısıyla bir araya geldi. Yapılan oylamadan direniş kararı çıkarken, bir çok atölye iş bıraktı. Polis OHAL gerekçesiyle işçilerin bir arada durmasına izin vermezken işçiler, arasta çevresinde bekleyişe geçti. Taleplerin tüm işçilere yansıması ve kalıcı hale gelmesi gerektiğine dikkat çeken işçiler, talepleri karşılanana kadar mücadele edeceklerini söyledi.
SABIRLI VE DİRENÇLİ OLURSAK KAZANIRIZ
Burada komite adına işçilere seslenen Ömer Tahak, işçiler arasında yapılan oylamayla direniş kararını aldıklarını söyledi. Patronların sözleşmeyi aralık ayında imzalamayı teklif ederek kendilerini oyalamak istediğini ifade eden Tahak, işçiler arasındaki birliğin devam etmesi halinde kazanacaklarını söyledi. Sadaka istemediklerini vurgulayan Tahak, saya işçilerinin haklarından başka bir talebinin olmadığını belirtti. Tahak, işçilere sabırlı ve dirençli olma çağrısında bulundu.
Direnişin 1200 işçinin katılımıyla kararlılıkla sürmesi üzerine patronlar da heyet oluşturarak, komiteyle toplantı yaptı. Görüşme sonunda tüm işçilere yüzde 21 zam yapılması ve her yıl en az yüzde 8 olmak ve o günün şartlarına göre görüşmek üzere anlaşma sağlandı. 73 firmayla bütün işçiler adına imzalanan sözleşme, 1200 işçiyi kapsıyor.
SURİYELİ İŞÇİLER: BİZ KATILMASAYDIK İŞÇİLER BÖLÜNECEKTİ
Patronların ucuza çalışmak zorunda kalmalarına güvenerek ücretleri aşağıya çektiğini ifade eden Suriyeli mülteci işçiler, bunu kabul etmemek için diğer işçi arkadaşlarıyla birlikte sonuna kadar mücadeleye devam edeceklerini ifade etti.
Suriyeli işçilerin temsilcisi olarak komitede yer alan Aziz Can, ucuza çalışmayı kabul ederlerse hem kendilerinin hem Türkiyeli işçilerin zarar göreceğini belirterek “Ucuza çalışmayı biz istemedik. Türkiyeli işçiler bizi yanlış anladılar. Bu birlikte hareket etmemiz için bir fırsat. O yüzden sonuna kadar birlikte devam edeceğiz” dedi. Adana’ya geldiğinden beri ev kirası, yemek, su, elektrik faturasına zamlar geldiğini ifade eden Can, devam etti: “Bir bize zam gelmiyor. Hepimiz kardeşiz. Bize ‘Burada ekmeğimizi beraber yiyoruz. Ekmeğimize beraber sahip çıkalım’ dediler. Biz de üzerimize düşeni yapıyoruz. Bizimle ilgili ön yargıları ortadan kaldırmanın zamanı. Biz katılmasak saya işçileri bölünecekti.”
Kendilerinin istedikleri 50 kuruşluk zammın patronlar için 10 aylık 10 bin liraya tekabül ettiğini ifade eden Can, patronlar kendi çalıştıkları çarşı içerisindeki işyerlerine lüks arabalarla gelirken kendisinin bir bisikleti bile olmadığını belirtti. Can “Onlar gittikçe zenginleşirken biz fakirleşiyoruz. Biz hakkımızı istiyoruz” dedi.
5 yıldır Adana’da olan bir başka Suriyeli Mülteci İşçi Mahmut İbrahim, Suriye’de de yaptığı mesleği burada da bir atölyede başka bir sayacının yanında yaparak devam ettiriyor. Evli ve iki çocuk sahibi olan İbrahim, iş bırakma sebeplerini şöyle sıraladı: “Burada sizin işiniz çok zor. Çalışıyorum, çalışıyorum elimize bir şey geçmiyor. Elektrik, su, kira, yeme içme, çocukların masrafını çıkarınca elimize bir şey kalmıyor. Geldiğimde döner 2.5 liraydı. Şimdi 4 lira oldu. Ancak ücretlerimiz yerinde sayıyor. Haftada 400 liraya çalışıyorum. Zam olursa bizim ücretimiz de artacak. Kazanırsak seneye de zam alırız” dedi. Suriye’den kendi ailesi ile birlikte 16 kişi gelen İbrahim, ilk yıllarda zorluklarla karşılaşmış. Adana’ya ilk geldiğinde ayrımcılık yapanlar da, kendilerine yardımcı olanlar da olduğunu dile getiren İbrahim, “Şimdi burada herkes bir. Ayrımcılık yok” diye konuştu.