'Dışarıdaki Gazeteciler' Adalet Nöbeti'ne katıldı
Avukatların, Cumhuriyet gazetesi davasından tutuklu meslektaşları için başlattığı Adalet Nöbeti'ne 'Dışarıdaki Gazeteciler' katıldı.
Avukatların, Cumhuriyet gazetesinin tutuklu meslektaşları için yaptığı Adalet Nöbeti’ne Dışarıdaki Gazeteciler katıldı. Gazeteciler adına konuşan Banu Güven, avukatlarla dayanışma içerisinde olacaklarını belirterek, “Adalet er ya da geç kazanacak. Arkadaşlarımız, meslektaşlarımız, gazeteciler, avukatlar elbet özgürlüklerine kavuşacak” dedi.
Cumhuriyet gazetesinin tutuklu avukatlarını durumuna dikkat çekmek için her hafta yapılan Adalet Nöbeti 24. haftasını geride bıraktı. Çağlayan’daki İstanbul Adliyesindeki nöbete Dışarıdaki Gazeteciler de katıldı. Dışarıdaki Gazeteciler adına açıklamayı Banu Güven okudu. Galileo Galile’nin, engizisyon mahkemelerinde mahkum edilmesi ve Giardano Bruno’nun, yakılarak idam edilmesini hatırlatan Güven, şunları söyledi: “Düşünen insan bunun bedelini hep ödedi. Ama düşünen insan, özgür insan bu mücadeleden hiçbir zaman vazgeçmedi. Nazilere de faşizme de direndi. Çünkü düşünen insan hakikatin peşindeydi. Demokrasinin, insan haklarının özgürlüklerin kavgasını veriyordu. Dün de bu böyleydi, bugün de böyle yarın da böyle olacak.”
BRUNO, GALİLEO HATIRLATMASI
Cumhuriyet Gazetesi Avukatı Akın Atalay’ın tutukluluğuna işaret ederek 11 Eylül’de Silivri Adliyesinde yaptığı savunmasını hatırlatan Güven devamla şunları dile getirdi: “Kadri Gürsel, Ahmet Şık, Murat Sabuncu, Emre İper, savunmalarında iddianamedeki delilleri çürüttüler. Vicdanı olan, özgür iradesi olan herkes bunu gördü. Ama tutukluluklarının devamına kararı verildi. Sanmasınlar ki bugünler unutulacak. Bruno, Galileo’yu yargılayan mahkemeler nasıl unutulmadıysa, bugünkü yargılamaları tarih yazacak. Gelecek nesiller bizim kalemlerimizden, özgür kalemlerden okuyacak.”
Daha özgür ve daha demokratik bir Türkiye istediklerini belirten Güven, “Modern demokrasinin babalarından Montesquieu’nün de dediği gibi: ‘Bir rejim, halkın adalete inanmaz bir hale geldiği noktaya gelince, o rejim mahkum olmuştur.’ Biz her gün umutlarımızı taze tutmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Kanun hükmünde kararnameyle işten atıldıkları için açlık grevi başlatan ve şu an cezaevinde olan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın durumlarına da işaret eden Güven, “Biz her gün umutlarımızı taze tutmaya çalışıyoruz. Ancak biz bunu yapmaya çalıştıkça yeni bir haksızlık karşımıza çıkıyor. “Nuriye ve Semih’in avukatları, iki gün önce gözaltına alındı. Bugün dava başladı. Bu kadar zulüm artık biraz fazla değil mi?” diye sordu.
DAYANIŞMA SÜRECEK
Güven konuşmasını bitirirken, Fransız Devrimi’nin önemli isimlerinden Mirabeau’nun “Adalet topaldır, ağır ağır yürür; fakat gidebileceği yere er geç varır” sözlerine atıfta bulanarak, “Bunu biliyoruz, buna inanıyoruz. Adalet er ya da geç kazanacak. Arkadaşlarımız, meslektaşlarımız, gazeteciler, avukatlar elbet özgürlüklerine kavuşacak” diye konuştu. .
Meslektaşlarıyla dayanışma içerisinde olacaklarını söyleyen Güven, “Bizimle dayanışma içinde olan avukatlarla dayanışma içinde olacağız” dedi. (MEDYA SERVİSİ)