‘Fındığımıza sahip çıkıyoruz’ mitingine keyfi yasaklama

Ordu’da Tüm Köy Sen Ordu Şubesinin ‘Fındığımıza sahip çıkıyoruz’ sloganıyla bugün saat 14.00’te Altınordu Cumhuriyet Meydanı’nda yapılmasını planlandıkları miting Ordu Valililiği tarafından yasaklandı. Mitingin yasaklanmasına tepki gösteren Tüm Köy Sen; üreticilerin, parti, sendika, dernek temsilcilerinin katılımı ile Hediyelik Eşya Pazarı Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Valilik, yasaklama gerekçesi olarak “Tüm Köy Sen diye bir sendikanın olmadığını” gösterdi.

Yasaklamanın asılsız olduğunu belirten Tüm Köy Sen Genel Başkanı Sadık Turan, “Ordu Şubemizin miting kararı aldığı günden bu yana mitingin yapılmaması için türlü yollara başvuruluyor. Önce Tüm Köy Sen diye bir sendikanın kütük numarası olmaması nedeniyle kurulmuş olarak görünmediği için mitinge izin verilmedi dediler. Sendikamız 2004 yılında kurulmuştur. Köylü sendika kuramaz diyerek Ankara Valiliğinin hem Asliye Hukuk Mahkemesi hem de İş Mahkemesine açtığı iki davayı da kazanmış ve Yargıtay 9. Dairesinin aralık 2010 yılında mahkemenin kararını onamasıyla böylece hukuki açıdan da köylülerin sendika kurabileceği ve Tüm Köy Sen’in bir sendika olduğu Yargıtay kararıyla da tamamen kesinleşmiş oldu. Yani biz bugünlere hukuk mücadelesini kazana kazana geldik. Belgelerimizle yasaklama kararına itiraz ettik ancak bu sefer de “Tüm Köy Sen Ordu Şubenin kuruluş evrakları arasında sendika genel merkezinin kurucularının görevlendirdiğine dair karar defteri fotokopisi ve tüzük yok” diyerek mitingimizi yeniden sudan bahanelerle yasakladır. Sayılan belgelerin hepsi İl Dernekler Müdürlüğünde var. Bu belgeleri basına da dağıtacağız” dedi.

OHAL KALKMALI

“Bu keyfi uygulama OHAL’in kalkması gerektiğini bir kez daha gösterdi” diyen Turan şöyle devam etti: “Kanunu, yönetmelikleri en iyi uygulaması gerekenler bu gün bunların hiç birisini yapmıyorlar. Hakkını aramak, alın terinin emeğinin karşılığını istemek için her türlü bürokratik engeli aşıyorsun bir yetkili bir imza ile ‘Yasak kardeşim’ diyor. OHAL’in varlığı herkese istediği gibi davranma yetkisi veriyor. Birincisi Ordu Valiliğini bu keyfi yasaklamadan vazgeçmeye davet ediyoruz. İkincisi başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm hükümet üyelerinden OHAL’i bir an önce kaldırmalarını istiyoruz. Kalksın ki sudan gerekçelerle hak arama engellenmesin.” 

ÜRETİCİYE KÖLELİK, ŞİRKETLERE SERBESTLİK DÜZENİ

 “Fındık fiyatı 15 TL olmalıdır. Hem de acil olarak” diyen Tüm Köy Sen Ordu Şube Başkanı Zekai Sağra da şöyle konuştu: “Ekim ayına sarkan fiyat artışı üreticilerin büyük bölümünün işine yaramayacak. Her yıl yapılan fiyat tartışmalarından bıktık. Serbest pazar denilen canavar emeğimizi, ürünümüzü gasbediyor. ‘Türkiye’de fındık üretimi çok. İtalya fındık dolu, Gürcistan, Azarbaycan üretimi artırdı. Serbest piyasa var fiyatı serbest piyasa belirliyor’ diyorlar. Hepsi yalan. İtalya senelik ortalama 100 bin ton fındık üretiyor. Bu yıl geçen yıldan 30 bin ton daha az fındık üretimi var. Ayrıca her sene 100 bin ton fındık ithal ediyor.  Yani İtalya fındık ithalatçısı bir ülke. Onun için İtalyan şirket buralarda 8-9 liraya fındık topluyor.  Fındık az olunca fiyat yükseliyor. Çok olunca fiyat düşüyor. Bu sene rekolte çok diyorlar. Bu da yalan. Serbest piyasa var diyorlar. Bahçe bizim, fındık bizim, dökülen alın teri, verilen emek bizim. Fiyatı şirketler belirliyor. İtalyan Ferroro 9.25, Hükümet TMO aracılığıyla 10 liradan fındık alıyor. Buna da serbest piyasa diyorlar. Bunun adı üreticiye kölelik, şirketlere serbestlik düzeni.”  2000 yılında birlikleri şirketleştiren, devlet desteğini ortadan kaldıran ve piyasayı tekellere teslim eden 4572 sayılı Birlikler Yasası ile AKP Hükümeti zamanında çıkarılan yasaların birleşmesi sonucu bugünkü mağduriyetin ortaya çıktığını belirten Sağra,  “Fındık fiyatını üreticiler değil, tekeller belirlemeye başladı. Hükümetin TMO aracılığıyla açıkladığı 10 TL’lik fiyat fındık tekellerine, özellikle de Ferrero’nun ekmeğine yağ sürdü” dedi.

TALEPLERİMİZ NET

“Taleplerimiz net” diyen Sağra, o talepleri şu şekilde sıraladı: “Birinci talebimiz, Hükümet bir önce fındık fiyatını revize etmeli 15 liradan fındık almalı ve önceden fındık verenlere de fark ödemelidir.  İkinci talebimiz, açıklanan TMO alım fiyatı taban fiyat olarak duyurulmalı ve TMO’nun altında fiyat verilmesi engellenmelidir. Üçüncü talebimiz, Birlikler Kanunu yeniden üretici köylü lehine düzenlenmeli, fındık alım satımı birlikler üzerinden yapılmalıdır. Dördüncü talebimiz, alan bazlı destekleme adı altında verilen tarla parası ve doğrudan gelir desteği uygulamaları son bulmalı. Üretime destek verilmeli.  Beşinci talebimiz, tarım ürünlerinde ithalat engellenmeli, üretici köylüye üretimi teşvik edecek destekler artırılmalıdır. Ve son olarak altıncı talebimiz, tarımda kullanılan mazottan ÖTV kaldırılmalıdır.” (Ordu/EVRENSEL)