5 Dakikada - Deniz Yücel'in iddianamesi neden hazırlanmadı?
Deniz Yücel’in avukatı Veysel Ok: 8 aydır iddianeme yok, yargılama yapmadan cezalandırıyorlar.
Tutuklu Die Welt muhabiri Deniz Yücel’in Avukatı Veysel Ok Fatih Polat’ın hazırlayıp sunduğu 5 Dakikada’ya konuk oldu.
Yücel’in 8 ayı aşkın bir süredir tutuklu olduğunu ve iddianamesinin hala hazırlanmadığını hatırlatan Ok, “İddianamenin hemen çıkması lazım. Deniz gazeteci, haber dışında toplanacak bir delil yok. Tüm deliller toplandı, tüm işlemler yapıldı, hemen çıkması lazım. İddianamenin çıkmaması Deniz’i mahkeme önüne çıkarmadan, yargılama yapmadan cezalandırma amacı taşlıyor” dedi.
‘İDDİANAME HANGİ AŞAMADA BİLMİYORUZ’
Deniz Yücel’in 14 Şubat’ta gözaltına alındığını ve 14 gün gözaltında kaldıktan sonra tutuklandığını hatırlatan Ok, “Gözaltına alınma sebebi Berat Albayrak maillerini haberleştirmekti, ama savcılık sorgusunda bununla ilgili soru sorulmadı ve Deniz’in daha çok Kürt meselesi ile ilgili yaptığı haberler sorulup, tutuklandı. Ve 8 ayı aşan bir süredir Deniz tutuklu, iddianamesi de yok” dedi.
Yücel’in tutuklanması sonrası adli makamlarla hiçbir temaslarının olamadığını söyleyen Ok, “Sorgudan beri Cumhuriyet Savcısı ile bir temasımız yok çünkü avukatlarla görüşmüyor. Bu anlamda iddianamenin hangi aşamada olduğunu biz de bilmiyoruz. Mahkemeye çıkarmadan, bir resmi suçlama yapmadan, kişilerin cezaevinde tutulması bir cezalandırma yöntemi” dedi.
GAZETECİLİK FAALİYETİ SUÇ SAYILIYOR
Yücel davasının uluslararası bir boyuta ulaştığını söyleyen Veysel Ok devamında şunları kaydetti:
“Bu dava sürekli casusluk ve farklı ithamlarda bulunulan bir dava. Aynı zamanda çıkacak iddianamenin içeriğinin ne kadar boş olacağına dair de emare barındırıyor. Deniz’in tutuklanma gerekçesi ‘terör örgütü propagandası yapmak’ ve ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik’. Bu anlamda, tutuklanma sürecinde Deniz ile ilgili resmi bir casusluk suçlaması yok. Tamamen gazetecilik faaliyeti suçlaması var. Biz casusluk suçlamasını iktidara yakın medyadan ve iktidar mensuplarından duyduk. Bu iddianamenin nasıl şekilleneceği konusunda da bize bir fikir sunuyor. Biz iddianameyi bekliyoruz aslında, casusluk suçlaması ile ilgili bir suçlama olacak mı fikrimiz yok.”
‘AİHM’DEN İLKE KARAR BEKLİYORUZ’
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) sürecine ilişkin de bilgi veren Veysel Ok, “Deniz’in AİHM başvurusunu, öncelikli başvuru talepli yaptık ve AİHM bu başvuruyu kabul etti, Türkiye hükümetinden savunma istedi. Aynı zamanda Deniz’in tutuklanmasının siyasi bir tutuklama olup olmadığını sordu. 24 Ekim son gün. Ve ikinci olarak Almanya devleti bu davaya müdahil oldu. Belki Türkiye tarihinde en son 80’lerde olmuştu bu. Deniz çifte vatandaş olduğu için Almanya Devleti’nin davaya katılma hakkı vardı. AİHM yazı yazdı Alman hükümetine ve müdahil oldu. Deniz’in AİHM’deki davasında gazetecilik anlamında bir temel ilke karar bekliyoruz ve o sürecin iyi gittiği kanaatindeyiz” diye konuştu.
‘DENİZ 8 AYDIR TECRİTTE’
Deniz’in durumuna ilişkin de bilgi veren Ok, “Deniz İstanbul’da tecritte tutulan tek gazeteci. 8 aydır yoğunlaştırılmış bir izolasyon var. Avukatları ve haftada bir saat ailesiyle görüşüyor yalnızca. Güçlü durmaya çalışıyor ama tabii tecridin uzun vadede kişi psikolojisi ve sağlığı üzerinde etkileri olacaktır. Biz bunu da kırmaya çalışıyoruz, bunu da gündemleştirmeye çalışıyoruz. Bütün bunlara rağmen Deniz hala güçlü ve yaptığı işin gururunu yaşayan bir gazeteci” dedi. (MEDYA SERVİSİ)