Erdoğan'ın ABD'ye vize krizi mesajında 'İtirafçı' vurgusu
Erdoğan, bir yandan ABD'nin Türkiye'ye karşı sistematik adımlar attığına vurgu yaptı öte yandan krizi Büyükelçi John Bass'a bağlamayı sürdürdü.
ABD ile vize krizinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümetten ılımlı mesajlarla sert mesajlar, direkt suçlamalarla dolaylı imalar bir arada geliyor.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, vize krizinin bir günde dahi çözülebileceğini söylerken ABD Dışişleri Bakanlığı’ndan bir heyetin, vize kriziyle ilgili görüşmeler için önümüzdeki hafta Türkiye'ye geleceği açıklandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ise bir yandan ABD'nin Türkiye'ye karşı sistematik adımlar attığına dair vurgular yaptı diğer yandan ise krizi Büyükelçi John Bass'a bağlamayı sürdürdü ve "ABD'nin stratejik ortağını bir kendini bilmeze feda etmesi kabul edilemez" dedi.
Erdoğan'ın Reza Zarrab ve Mehmet Hakan Atilla'nın ABD'de tutuklu bulunmasına dair sarf ettiği "Yargılayıp itirafçı olarak kullanmak istiyorsunuz" sözleri dikkat çekti.
ERDOĞAN: AMERİKA'NIN STRATEJİK ORTAĞINI BİR KENDİNİ BİLMEZE FEDA ETMESİ KABUL EDİLEMEZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Valiler Toplantısı"nda ABD ile olan vize krizine ilişkin sözleri şöyle:
"Bu olayı ortaya çıkaran buradaki bir büyükelçidir. Amerika'nın Türkiye gibi bir stratejik ortağını bir kendini bilmez büyükelçiye feda etmesi kabul edilemez. Buna bizim evet dememiz mümkün değil. Dışişleri Bakanıma onu söyledim. Onların aldığı karar, metin neyse kelimesi kelimesine aynını onlara iade edeceksiniz dedim. Aynı şekilde uygulamayı biz de başlatacağız. 2 saat içinde biz de başlattık. Kabile devleti değiliz. Bunu kabul edeceksiniz. Biz size muhtaç değiliz. Paramızla silah istediğimiz zaman kongre diyorsun ama terör örgütüne para dahi olmadan ücretsiz olarak veriyorsun. Niye? Türkiye'yi güneyden kuşatalım diye. Geri planını söylemiyorum arka planı da var ayrı bir konu. 3 bin 500'e ulaşan TIR Kuzey Suriye'ye girmiş vaziyette bu TIR'larla bunlar oraya getirildi. Sayın Başkan'a sordum bundan haberiniz var mı? 'Olur mu öyle şey' dedi. Bunlar bizi herhalde görmez sağır zannediyorlar ama böyle bir Türkiye yok artık."
'ARTIK O SİLAHI KULLANMAYACAĞIZ'
"Bundan sonra artık Sig Sauer diye bir silahı artık bizim polis teşkilatımız kullanmayacak. Çünkü onlardan almaya devam ettiğimiz sürece bizi tembelliğe sürüklüyor.
Şimdi hesaplar yapıyorlar. Türkiye'ye zararı 50 milyar dolar diye. Bu hesabı neye göre yapıyorlar, anlamıyorum. Bizim zaten ABD ile ticaret hacmimiz son dönemlerde 15-16 milyar dolara düştü. Onu da bir kenara koy, bu da onlardan savunma sanayisine yönelik ağırlıkları ifade eder. Bizim verdiğimiz zaten çok çok cüzi bir şey.
'VATANPERVERLERLE UŞAKLARI AYIRMA ZAMANI'
Zor günler eleme elenme ayrışma günleridir. Bu günler vatanperverlerle uşakları ayırma zamanlarıdır. Bu süreçte milletimiz kendisi gerçekten sevenleri görme fırsatı buluyor. Ülkesinin yanında olmak varken birilerinin emir eri gibi hazırola geçenlere milletimiz sandıkta gereken cevabı verecektir.
Ana muhalefetin başındaki adamın geçmişine baktığında, zaten bunlar Amerika’daki liderlerin affedersin lider poposunu trabzana dayıyor o da karşısında el pençe divan duruyor. Tabi bu döneler geride kaldı. Böyle bir Türkiye yok artık. El pençe divan duran bir Türkiye yok. Herkes bunu bilecek buna göre konuşacak. Dik duruş bizim için önemli.
'MESELE VATAN, GERİSİ TEFERRUAT'
Birisi de çıkmış konuşuyor. Öğrenciler Amerika'ya gidemiyormuş. Mesele burada millidir, mesele burada vatandır, gerisi teferruattır. Yolu doğru olanın yükü de ağır olur. Allah hiç kimseye kaldıramayacağı yükü yüklemez. Türkiye, 2 bin 200 yılı aşan devlet geleneğiyle, bu sıkıntıların üstesinden gelecek birikime sahiptir. Bin yıldır bulunduğumuz bu coğrafyada birilerinin ihsanıyla burada bulunmuyoruz. Artık el pençe, divan duran bir Türkiye yok.
Koskoca ABD'yi Ankara'daki Büyükelçi yönetiyorsa yazıklar olsun. Sen, benim stratejik müttefikime böyle davranamazsın demeleri lazımdı. Ama bunu diyemediler. Şu anda da bu yanlış bu büyükelçiden gelmiştir ve büyükelçi hükümetim adına ben bu adımı attım diyorsa, eğer bunu da Dışişleri Bakanı da Sayın Başkan da savunuyorsa, biz de şu anda aldığımız kararın sonuna kadar arkasındayız. Emin olun, çifte standartlar karşısında bizim gösterdiğimiz sabrı dünyanın hiçbir ülkesi gösteremez."
'YARGILAYIP İTİRAFÇI OLARAK KULLANMAK İSTEYECEKSİN'
Öte yandan Erdoğan, Reza Zarrab ve Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hakan Atilla'nın ABD'de tutuklanmasını hatırlatarak:
"Benim kendi bankamın müdür muavinini hiçbir suçu olmadan tutuklayacaksın. Öbür yandan vatandaşımı hiçbir şey ortaya koymadan 2 yıl oldu alacaksın. Yargılayıp itirafçı olarak kullanmak isteyeceksin.
Benim korumalarıma tutuklama kararı çıkartacaksın. Sonra eyalet polisi bunlar diyeceksin. Ne olursa olsun. Koskoca Amerikasın.
Türkiye Cumhuriyeti cumhurbaşkanının adeta terör örgütleri mensupları rahatsız ediyorsa bu ülkenin vatansever evlatları da orada onları engellemek isterken kalkıp bizim evlatlarımızı tutukluyorsun, PKK teröristlerini birkaç gün sonra serbest bırakıyorsun: Demokrasi bu mu ya? Kendilerine bunu söyleyince talimatlar verildi diyorsun. Biz de talimatları verdik." ifadelerini kullandı.
ABD'DEN BİR HEYET GELECEK
NTV'nin ABD Dışişleri Bakanlığı yetkililerine dayandırdığı habere göre ise önümüzdeki hafta bir heyet Türkiye'ye gelecek. Heyete Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Johnathan Cohen başkanlık edecek. Krizin çözümü için Türkiye'nin ABD'ye ortak bir komisyon kurulmasını teklif ettiği belirtildi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, ABD ile yaşanan vize kriziyle ilgili "ABD ile yaşadığımız anlaşmazlık komplike bir sorun değil, bir günde çözülebilir. Krizin çözülmesi için ABD'nin yaptığı teklifi değerlendireceğiz. ABD yargı süreçlerine saygı duymalı, ölçüsüz ve anlamsız bu tepkiyi anlamakta zorlanıyoruz" dedi.
ADALET BAKANI: METİN TOPUZ YARIN AVUKATIYLA GÖRÜŞECEK
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, 'FETÖ' soruşturması kapsamında tutuklanan ABD İstanbul Başkonsolosluğu çalışanı Metin Topuz'un yarın avukatı ile görüşeceğini açıkladı.
ABD-TÜRKİYE VİZE KRİZİ
İstanbul'da sürdürülen 'FETÖ' soruşturması kapsamında, firari eski savcı Zekeriya Öz ve 'FETÖ' şüphelisi eski polis müdürleriyle de irtibatlı olduğu öne sürülen ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz gözaltına alınmış; adliyeye sevk edilerek 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs', 'Casusluk' ve 'Türkiye hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlarından tutuklanmıştı.
ABD İstanbul Başkonsolosluğu'nda görevli Topuz'un tutuklanmasına ilişkin ABD Büyükelçiliği yazılı bir açıklama yapmış, “Çalışanlarımıza yönelik temelsiz ve kaynağı belirsiz iddialar, bizim uzun dönemli ortaklığımızı baltalamakta ve bu ortaklığın değerini azaltmaktadır” ifadelerini kullanmıştı.
Bunun ardından ABD, 8 Ekim'de Türkiye'den gelen vize başvurularını askıya aldığını duyurdu. Bunun üzerine Türkiye'den de aynı yöntemle misilleme geldi. (HABER MERKEZİ)