İnsan hakları ve hukuk örgütlerinden tek tip kıyafete tepki
İHD, TİHV, ÇHD ve ÖHP mahpuslara tek tip kıyafet dayatmasına ortak açıklama yaparak tepki gösterdi: 'Mahkeme bile daha suçlu görüyor'
İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) mahpuslara tek tip kıyafet dayatmasına karşı ortak açıklama yaptılar. “Guantanamo'daki gibi” diye tarif edilen tek tip kıyafet dayatmasının bireysel ve toplumsal zararlarına dikkat çekilen açıklamada, yapılan araştırmaların mahkeme heyetlerinin tulum giyen bir sanığın giymeyen birinden daha fazla suçlu olduğuna inanmaya eğilimli olduklarını gösterdiği vurgulandı.
İnsan Hakları Derneği (İHD), Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Özgürlükçü Hukukçular Platformu (ÖHP) yaptıkları ortak açıklamada, tek tip kıyafet dayatmasının mahpuslara ve topluma olacak zararlarına dikkat çektiler. Özellikle 1980 askeri darbesinden sonra derin acılara yol açan, yaygın bir direniş sonucu kaldırılan mahpusların hapishanelerde tek tip elbise giymeye zorlanmasının son dönemde yeniden gündeme getirilmeye çalışıldığı belirtildi. Guantanamo esir kampı uygulamalarına atıf yapılmasının konuyu gündeme getirenlerin zihniyetinş göstermesi açısından dikkat çekici olduğu ifade edilen açıklamada, 20. yüzyılda çeşitli ülkelerde terk edilen mahpuslara tek tip elbise zorunluluğunun ceza politikalarının sertleşmesine paralel olarak 21. yüzyıl başında yeniden gündeme geldiği kaydedildi. Cezaevleriyle ilgili uluslararası insan hakları standartlarının mahpusların tek tip elbise giymeye zorlanmasını henüz açıkça yasaklamadığı kaydedilen açıklamada, bu durumun mahpus haklarının uluslararası insan hakları hukukunda en ihmal edilen ve geri bırakılan alanlardan biri olmasıyla bağlantılı olduğu ifade edildi.
ONUR KIRICI BİR CEZA
Tek tip elbise dayatmasına ilişkin 3 noktaya dikkat çekildi. İlk olarak hapishanede tek tip elbise dayatmasının, onur kırıcı bir ceza niteliğinde olduğu vurgulanan açıklamada, “Çeşitli araştırmalar ve mahpusların yaşam öyküleri, tek tip elbise zorlamasının psikolojik olarak yaralayıcı, kişilik örseleyici etkileri olduğunu ortaya koymaktadır. Tek tip elbise, mahpusları toplumun geri kalanından -temiz, masum insanlar- ayırma amacı taşır, hem dışardakilerin hem de kişinin kendine bakışı açısından bir etiketleme, damgalama amacı vardır” denildi.
SANIĞIN SALDIRIYA UĞRAMASI KOLAYLAŞIYOR
İkinci olarak hapishanede tek tip elbise dayatmasının mahpusun dış dünyasına da olumsuz etkileri olduğu belirtilen açıklamada, tek tip elbisenin uygulandığı birçok yerde hukuk, adalet kavramlarının tartışılır düzeyde gerilediği, mahpusa yönelik her türlü şiddet uygulamasının kolaylaştırıcı bir aracı olduğu ifade edildi. Psikolojik bir cezalandırma ve aşağılama aracı olarak, tek tip elbise sadece mahpusları değil, yargılama süreçlerindeki sivilleri de etkilediğine dikkat çekilen açıklamada, tek tip elbise ile damgalanmış olan mahpusun duruşmalara götürülürken, izleyicilerin saldırılarının da kolaylaştığı, hatta yapılan araştırmaların mahkeme heyetlerinin tulum giyen bir sanığın giymeyen birinden daha fazla suçlu olduğuna inanmaya eğilimli olduklarını gösterdiği vurgulandı.
TOPLUMA DA OLUMSUZ ETKİLERİ VAR
Üçüncü olarak hapishanede tek tip elbise dayatmasının aynı zamanda tüm topluma olumsuz etkileri olduğunu ifade edilen açıklamada, “Tek tip elbise uygulaması aracılığıyla suç ile özdeşleştirilmiş bireyin toplum karşısına tehdit ve sindirme aracı olarak sunulmasıyla toplumsal dışlanma arzulanır. Aynı zamanda bir duygu tasarrufu gözetilmeden toplumun bunu sindirmesi ve cezanın yıldırıcılığına boyun eğmesi istenir. Tek tip kıyafet iktidarların politik tercihlerine uymayan bireylere yönelik simgesel, biçimsel, politik bir saldırı aracına dönüştürülmek istenmektedir. Bir şiddet simgesi olan tek tip elbise kişi üzerine kurulan, aynı zamanda tüm topluma gösterilen iktidar otoritesinin en görünür ifadelerinden birisidir” ifadelerine yer verildi. (Ankara/EVRENSEL)