Şişli EML'nin yıkılmak istenmesine Eğitim-Sen'den tepki
Eğitim-Sen İstanbul 3 No'lu Şube, Şişli Endüstri Meslek Lisesi'nin yıkılması kararına ilişkin; 'Okulumuzu rant sistemine kurban etmeyeceğiz' dedi.
Eğitim-Sen İstanbul 3 No'lu Şube, Şişli Endüstri Meslek Lisesi'nin yıkılması kararına ilişkin sendika binasında basın toplantısı düzenledi. Eğitim Sen adına yapılan açıklamada, "Ülkeyi kocaman bir şantiyeye çeviren bu rant sistemine okulumuzun vermeyeceğiz. Yıkılmak istenen sadece Şişli EML değil emekçilerin çocukların geleceğidir" denildi.
Basın açıklamasını Eğitim- Sen 3 No'lu Şube Başkanı Ayfer Koçak gerçekleştirdi.
Koçak, "Şişli EML 6000 öğrencisi ve 300’e yakın eğitim emekçisi olan, robot kulübü ile Amerika’da ödül alan, tiyatro ekibi ile yıllardır en önemli tiyatro ödüllerini toplamış, 4 blok 20 atölye 90 dersliğe sahip ve sadece İstanbul’un değil Türkiye’nin en önemli ve en geniş imkanlara sahip olan bir okuldur.
Bu kadar önemli ve büyük bir okulun önce başka bir okula taşınma sonra da mevcut alanda barakalarda eğitim verileceğinin söylenmesi ve okulun geleceğinin belisizliğe sürüklenmesi bir eğitim cinayetidir" dedi.
'OKULUN GELECEĞİ BELİRSİZ'
"16 yıldır iktidarda olan AKP 6 yıldır yaşanan bu süreci çözüme değil belirsizliğe itme politikası MEB’i öğrencileri değil inşaat firmalarının çıkarlarını ön planda tutan bir yaklaşımdır" diyen Koçak, "MEB tarafından sunulan “barakalarda eğitim” önerisi, asla bir çözüm önerisi değildir, çözümsüzlükte ısrardır. Sunulan bu öneri ile okulun yapımı TAŞ YAPI inşaat firmasının insiyatifine bırakılmaktadır. Bu inşaat firması bu taahhütünü yerine getirmediğinde yapılabilecek hiçbir yaptırım yoktur. Böylece iki farklı sorun da ortaya çıkmaktadır. Birincisi önümüzdeki kış mevsiminde öğrencilerin barakalarda eğitim görmeye zorlanması, ikincisi ise okulun geleceğinin belirsizleştirilmesidir" diye konuştu.
'RANT SİSTEMİNE OKULUMUZU KURBAN ETMEYECEĞİZ'
Sendika olarak öneri de bulunan Koçak şunları söyledi: "Okul temsilcilerinin de dahil olduğu Okulumuzu Yıktırmayacağız İnsiyatifin de önerdiği gibi okulun yıkılmadan imar planında tahsis edilen arazisinde öncelikle planlandığı üzre nitelikli ve öğrenci potansiyeline uygun olarak yapımın gerçekleşmesi olmalıdır. Dolayısıyla tartışma okulun taşınması veya baraka yapımı üzerinden değil okulun bir an önce nasıl yapılabilineceği tartışması olmalıdır. Bunun dışındaki tüm alternatifler okulun yıkılıp tekrar eğitim öğretim sürecinin yeniden başlamasının imkansızlaştıracak ve ŞİŞLİ EML’nin en iyi ihtimalle küçültülmesi veya kapatılmasına yol açarak merkezi olan yerinin ranta kurban edilmesi anlamına gelecektir. EML’de yaşanan süreç AKP nin özellikle son 5 yıllık politikaları, devletin eğitimde güvencesizleştirme özelleştirme politikalarından bağımsız değildir. İstanbul başta olmak üzere tüm ülkeyi kocaman bir şantiyeye çeviren bu rant sistemine okulumuzu vermeyeceğiz." (İstanbul/EVRENSEL)