Cumartesi İnsanları Düzgün Tekin’in akıbetini sordu

Cumartesi İnsanları 657'nci haftasında 22 yıl önce önce İstanbul'da gözaltında kaybedilen Düzgün Tekin'in akıbetini sordu. "Failler belli kayıplar nerede?" pankartının açıldığı eylemde kayıpların fotoğrafı taşındı. Eyleme HDP Milletvekili Hüda Kaya ve Pervin Buldan'ın yanı sıra kayıp yakınları ve çok sayıda yurttaş katıldı. Eylemde geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden Hüseyin Toraman'ın babası Ali Rıza Toraman da anıldı.

'ÜLKEYİ YÖNETENLER NE ACIDAN,  NE HUKUKTAN NE DE YASADAN ANLIYOR'

Eylemde ilk söz alan gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un Eşi Hanım Tosun,  Hüseyin Toramanın babası Ali Rıza Toraman’ın anarak konuşmasına başladı. 

Tosun, “Ülkeyi yönetenler ne acıdan, ne hukuktan, ne de yasadan anlıyor. Bu ülkede hukuk, yasa da yok. Beş dakika devleti yönetenler kendileri bizim yerinize koysaydılar, bizi anlarlardı. Hiç bir zaman elimizi onların yakasından çekmeyeceğiz” ifadelerine yer verdi. 

‘DÜZGÜN İÇİN DE ADALETE ULAŞAMADIK’

Daha sonra gözaltında kaybedilen Hasan Ocakın abisi Ali Ocak  da Hüseyin Toraman'ın babası Ali Riza Toraman’ı anarak söze başladı. Ocak, "23 yıldır adalet arıyoruz. Düzgün Tekin'in kemiklerini en ilkel yöntemlerle aramıştım. Aradan 20 yıl geçmesine rağmen Düzgün için de adalete ulaşamadık" dedi. 

‘KAYIPLARIN ACISINI YÜREKTEN HİSSEDİYORUZ’

Ocak’ın ardından söz alana HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya ise "Acılarının her gün derinleşiyor. Fakat yıllardır devam Cumartesi insanlarının hak arama, yakınlarına kavuşma mücadelesi aralıksız devam ediyor. Kayıpların acılarını yürekten hissediyoruz. Onları arama mücadelesinden asla vazgeçmeyeceğiz. Cumartesi analarımız, babalarımız meydanlarda mücadele ederek son nefeslerini vermeye devam ediyorlar. Bunlardan bir tanesi de Hüseyin Toraman'ın babası” şeklinde konuştu. 

Eylemin devamında basın açıklamasını okuyan Cumartesi İnsanlarından Leyla Kaya, eylemlerini haberleştirmenin dahi mahkeme kayıtlarına suç unsuru olarak girdiğine dikkat çekti. 

Kaya, daha sonra gözaltında kaybedilen 21 yaşındaki Düzgün Tekin’in hikayesini paylaştı. 

İTİRAFÇI: JİTEM SORGULADI, ÖLDÜRDÜ

Tekin’in kendisini takip eden otomobilin 34 F 6676  şeklindeki plakasını ailesine verdiğini aktaran Kaya, “Düzgün Tekin 21 Ekim 1995 tarihinde, İstanbul Güneşli Evren Mahallesi’ndeki akrabasının evinden Bayrampaşa’daki işyerine gitmek için çıktı. Bir daha kendisinden haber alınamadı.O günden sonra evin önünde bekleyen otomobil de bir daha gelmedi” dedi. 

Düzgün Tekin'in Ailesinin avukatlarıyla birlikte tüm resmi kurumlara başvurduğuna değinen Kaya, İnsan Hakları Derneği ile Af Örgütü’nün devreye girdiğini buna rağmen bir sonuç alınamadığını belirtti. 

Kaya, “Olaydan 18 ay kadar sonra, JİTEM’le bağlantılı itirafçı Kasım Açık, Düzgün Tekin ile ilgili açıklamalarda bulundu. Basına da yansıyan itiraflarda Açık, Düzgün Tekin’in kendisinin de içinde bulunduğu itirafçılar, polis memurları ve askerlerden oluşan JİTEM birimi tarafından sorgulanarak öldürüldüğünü söyledi. Düzgün Tekin’in bedeninin de Edirne yakınlarındaki askeri alan içinde bulunan Çadırkent çöplüğüne gömdüklerini anlattı” ifadelerinde bulundu. 

BABA OĞLUNA KAVUŞAMADAN ÖLDÜ

Ailenin ve avukatların tüm ısrarlı taleplerine rağmen yetkililerin göstermelik bir arama çalışması yaptığını ve sonuç alınamadığını anlatan Kaya, “Bugüne kadar yetkili makamlardan Düzgün Tekin’in akıbetine yönelik hiçbir açıklama yapılmadı. Baba Veli Tekin, oğluna kavuşamadan aramızdan ayrıldı. Annesi Elif Tekin hala oğluna kavuşmayı bekliyor” şeklinde konuştu. (İstanbul/EVRENSEL)